Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) tercihi yapacak adayların ilgi, yetenek, hayalleri ve gelecekte kendilerini görmek istedikleri konumu dikkate alarak tercih yapmaları gerektiğini belirten uzmanlar, başarı sıralamasının geniş tutularak tercih listesi oluşturulmasını önerdi.
2024-YKS sonuçlarının açıklanmasının ardından üniversite hayali kuran on binlerce aday için en önemli ikinci adım olan tercih maratonu 25 Temmuz’da başlayacak.
Üniversiteye adım atmanın kritik aşamalarından biri olan YKS tercih süreci, geleceğin şekillenmesinde büyük bir rol oynarken, hem akademik hem de profesyonel yaşamın da temelini oluşturuyor.
AA muhabiri, doğru ve bilinçli bir tercih listesi oluşturulması için dikkat edilmesi gereken hususları, eğitim uzmanları ve tercih danışmalarına sordu.
Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) Eğitim Fakültesi Dekanı, Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Engin Deniz, üniversite tercihinin hem bir meslek seçimi hem de geleceğe dönük kariyer planının başlangıç noktası olduğunu söyledi.
Öğrencilerin gelecekte kendilerini nerede görmek istediklerine ve hayallerine uygun tercih yapılması gerektiğini dile getiren Deniz, bireyin ileriki hayatındaki yaşam doyumu, mutluluğu, kişilerarası ilişkileri ve aile hayatı gibi pek çok değişkenle ilgili olduğundan yapılacak tercihin önemine dikkati çekti.
Deniz, bölüm veya program tercihi yaparken kaç puan alındığından öte başarı sıralamasının göz önünde bulundurulması gerektiğini belirterek, şöyle konuştu:
“Bireyin öğrenim göreceği bölümü, üniversiteyi seçerken kariyer gelişiminin yanında sosyal gelişimini sağlayacak, kendi potansiyelini ortaya koyma imkanı sunacak bölümleri seçmesi gerekiyor. Dolayısıyla bunları öncelikli olarak araştırması gerekiyor. Tabii her üniversitenin güçlü yanları farklı farklı olabilir. Hangi programı seçecekse o programdaki en yetkin, en güçlü akademik çalışmaları ortaya koyan üniversiteleri seçmesini öneririz. Potansiyelini geliştirme imkanı sunan üniversiteler, programlar neler? Artık diplomanın yanında üniversitenin sosyal, kültürel, sportif ya da kulüp etkinlikleri de göz önünde bulunduruluyor. Mesela, lisans eğitiminde hangi toplumsal projelerde yer aldı, hangi sosyal etkinliklere katıldı gibi… Öğrencilerin bu imkanları sunan üniversitelere bakması gerekiyor.”
Tercih kılavuzundaki üniversitelerin ya da programların özel koşullarının mutlaka incelenmesi gerektiğini vurgulayan Deniz, bunlara dikkat edilmediğinde öğrenci şartları sağlayamıyorsa yerleşse bile kayıt yaptırmayabileceği konusunda adayları uyardı.
Deniz, üniversitelerin ulaşım ve barınma imkanları ile uluslararası konumu, öğrenciye sunduğu kariyer olanakları, seçeceği bölümün öğretim üyesi sayısı ve özellikleri ile sağladığı proje imkanlarının da araştırılmasını önerdi.
Üniversite tercih sürecinin YKS sonuçları açıklandıktan sonra 1-2 haftada belirlenebilecek bir süreç olmadığını belirten Deniz, küçük yaşlardayken çocuğun ilgi ve yetenekleri ile mesleki yönelimlerinin çeşitli testlerle belirlenip buna uygun bir çerçeve çizilmesi gerektiğini söyledi.
Mesleklerde hızlı bir değişim olduğunu işaret eden Deniz, şöyle konuştu:
“Geleceğin mesleğinden öte aslında şunu önemsiyorum. Somut olarak yazılımcı ya da psikolog olsun gibi bir tercihin ötesinde çocuğun ilgisi, yeteneği, hayalleri ile kendisini gelecekte nerede görmek istiyor, buna dikkat edilmesi gerektiğini düşünüyorum. Yani iyi meslekten öte seçtiği meslekte iyi olmasını önemsiyorum. Yoksa bugün mesela X mesleği çok çok ön plandadır ama mezun olana kadar belki ona ihtiyaç kalmayacaktır ya da bir başka meslek çıkacaktır. Dolayısıyla severek potansiyelini ortaya koyabileceği bir alana yönelirse, kişinin mutlaka bu hayalleri doğrultusunda gelecekte olmak istediği yerde kariyerini çok daha sağlıklı planlayabileceğini ve başarılı olabileceğini düşünüyorum.”
Prof. Dr. Deniz, ailelerin kendi hayallerini çocukları üzerinde gerçekleştirmek istediğini aktararak, ebeveynlere şu tavsiyelerde bulundu:
“Ailelerin kendi hayallerini değil, çocuklarının hayallerini gerçekleştirmelerine fırsat vermelerinde yarar var. Dolayısıyla ailelerin bu bağlamda farkında olmaları, anlayışlı bir tutum sergilemeleri, eğer tereddütleri varsa çocuğun yönelmek istediği alanla ilgili bunu uygun bir iletişim diliyle çocuğa baskı kurmadan açık iletişimle konuşmaları gerektiğini düşünüyorum. Aileler çocuklarını dinlemeli, onun potansiyelinin, ilgi ve yeteneğinin farkında olmalı ve bu alanlara yönelmelerinde çocuklarına destek olmalı.”
Üsküdar Üniversitesi Tercih ve Kariyer Danışmanı Uzman Psikolojik Danışman Ece Tözeniş Ayaz, öğrencilerin kariyer yolculuklarının başladığı bu dönemin ergenlikten yetişkinliğe geçişin de ilk adımı, iş hayatlarıyla ilgili nereden başlayıp nasıl yol çizeceklerine dair önemli bir süreç olduğunu belirterek, bu nedenle bu dönemin araştırma yapılarak birebir doğru yerlerden ve kişilerden bilgi alarak geçirilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Tercihin durağan değil çok dinamik bir süreç olduğuna, sadece başarı sıralaması üzerinden bir liste oluşturulmaması gerektiğine işaret eden Ayaz, öğrencinin bu süreçte tamamen bireysel davranması gerektiğini, başkalarından ya da sosyal medyadan alınan yanlış bilgiler ve söylemler üzerinden giderek tercih yapmanın doğru olmadığını söyledi.
Ayaz, tercihte bulunacak adaylara şu önerilerde bulundu:
“Öncelikli olarak öğrencinin kendini tanıması, yetenekleri, ilgilileri neler bunlarla ilgili kendine sorular sorması önemli. Bu bilgiler doğrultusunda da hangi meslekler ona uygun bunları çok iyi araştırması gerekiyor. Tercih listelerini oluştururken imkanları doğrultusunda üniversitelere gidip bireysel görüşmeler yapabilirler, üniversiteleri gidip gezmek gibi bir imkanları yoksa da web sayfalarından, birebir telefonla, sosyal medya hesapları üzerinden iletişime geçerek bilgi alabilirler. Bu araştırmaları sonucunda kendilerine uygun olan bölümleri belirleyip ona göre bir liste hazırlamaları tercih sürecinde izleyecekleri en doğru yoldur.”
Bu süreçte uzmanlardan da destek alınmasının önemini vurgulayan Ayaz, “YKS bir sıralama sınavı olsa da tercihlerimizi isteğimize göre yaparız. Listenizi oluştururken en çok istediğiniz bölümlerden başlayabilirsiniz. Bu yıl özellikle başarı sıranızı geniş bir aralıkta tutarak tercihlerinizi oluşturun. İlk 5 tercihinizi başarı sıranızın yarısı kadar üstünden başlatabilirsiniz, sonrasında 6-20 arasındaki tercihlerinizi başarı sıranıza yakın ve başarı sıranızda olmalı, 20-24 arası tercihleri ise başarı sıranızın yarısı kadar altında kalan yerleri yazarak tamamlayabilirsiniz.” diye konuştu.
Ayaz, tıp, diş hekimliği, eczacılık ve sağlık alanları ile hukuk ve psikoloji bölümlerinin tercih listelerinde en üst sırada yer almaya devam ettiğini kaydetti.
Teknolojik gelişmelerin, çağın getirdiği şartların mesleklerde de birtakım değişiklikler yapılmasını zorunlu kıldığına işaret eden Ayaz, “Yazılım, bilgisayar mühendisliği bölümlerinde son yıllarda artan taleplerle dijitalleşen dünyada yeni meslek alanları ortaya çıkmaya başladı. Bu doğrultuda bu yıl ÖSYM tarafından açılan robotik ve otonom sistemler mühendisliği, siber güvenlik mühendisliği, veri bilimi ve analitiği, yapay zeka ve makine öğrenmesi gibi bölümler tercih eğilimlerini değiştirmiş olacak. Bu süreçte de geleceğe hazırlanan ve öğrencilerini hazırlayan, gelişmelere en kısa zamanda uyumlanan üniversiteler tercih edilir hale geleceklerdir.”
Gelecekte dijital alana yatırım yapılabilecek her mesleğin kıymetli olacağını belirten Ayaz, burada meslek eğitiminin yanında kişinin bireysel gelişiminin de önemli hale gelmeye başladığını, mesleğiyle ilgili kendini sürekli güncelleyen, oluşan şartlara, günün koşullarına göre kendini yenileyen çalışanların ön plana çıkacağını dile getirdi.
Ayaz, meslek seçiminin önemli bir karar olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:
“Burada öğrencilerin tüm bilgileri topladıktan sonra kendi kararlarını vermesi gerekiyor. Sadece puanım yetiyor ya da bu yıl mutlaka yerleşmem lazım diyerek yapılan seçimler bazen daha büyük sorunları beraberinde getiriyor. Öğrencilerin tercih listelerinde okumak istemedikleri bölümlerin olmaması gerekir. Burada tercih listesini tamamladıktan sonra ‘Listede yer alan tüm bölümler benim istediğim alanlar mı, hangi tercihim gelirse gelsin gidip okuyacağım bölümler mi?’ sorularını kendilerine sorup ona göre listelerini tamamlamaları gerekir.”