AK PARTi, AK PARTi iLE YARIŞIYOR

Bursa AK Parti Milletvekili Aday Adayı Bülent Temelli, gazetemize özel açıklamalarda bulundu. Temelli, siyasete başladığı tarihten bugüne kadar gelinen süreci kısaca özetleyerek, “Vatandaş kendisini mutlu eden bir iktidar ister. AK Parti’nin bu verdiği imkanları verecek bir rakip yok. Vatandaş bunu gördüğü için daha çok destek veriyor. Bir nevi bir yarış. Ama AK Parti, AK parti ile yarışıyor. Keşke muhalefet ile yarışsa, ama muhalefet buna yanaşamadığı için bu böyle” dedi.

Yayınlama: 01.05.2018
1.030
A+
A-

Bursa AK Parti Milletvekili Aday Adayı Bülent Temelli, gazetemize özel açıklamalarda bulundu.

 

Siyasete nasıl başladınız?






“Siyaset önce merak edilmesi gereken bir konu. Eğer merak yoksa siyaset olmuyor. Geçmişte rahmetli Turgut Özal’ın son dönemlerinde siyaset deneyimimiz oldu Anavatan Partisi’nde. 20 Ekim 1991 seçimleri sonrasında ANAP’ın, Turgut Özal’dan ayrılması ile birlikte bizimde yollarımız ayrıldı. Belki de bir daha hiç yapmamak üzere kapattığımız siyaset defteri, 14 Ağustos 2001’de AK Parti kurulduğunda davet almamıza rağmen,o günlerde işimiz ile ilgili düşüncelerimizden dolayı uzak durduk. 2002’de normal bir vatandaş olarak oyumuzu kullandık. Onun haricinde aktif bir siyaset hayatımız olmadı. 2004 Mahalli İdareler Seçimlerine kadar bu böyle sürdü. Bu seçim geldiğinde yapı itibariyle, belediye konuları, yatırım konusunda merakım var. MODEF Fuarı’nın yapılması gibi çalışmalarımız hep oldu. Arkadaşların teşviki ile neden olmasın dedik ve 2004 seçimleri ile ilgili AK Parti’den aday adayı olarak müracaat ettik. Siyaset çok hızlı bir giriş olacağını tahmin edemedik. Aday adayı olduk, aday olamadık. O gün Alinur Aktaş arkadaşımız belediye başkanı olarak devam etti. Hemen akabinde, aday adaylığı için hazırlanan projeler, o gün ki ilçe başkanımız Burhan bey ve milletvekilimiz Sedat bey adayımız olarak gösterilen Alinur Aktaş tarafından da beğenildi. Tüm aday adaylarının projeleri ortak bir şekilde AK Parti’nin seçim projeleri oldu. Bu ekibinde başına getirildim Burhan başkan tarafından. Dediler ki sen bunları yap. Hazırladık o gün için yandan seçim çalışmalarına katıldık. Elhamdülillah aday adayı olarak girdiğimiz seçimde, aday olarak gösterilmesek bile, davaya inandığımızdan içinde bulunduk ve güzel bir sonuç ile Alinur Aktaş başkanımızı belediye başkanlığı koltuğuna oturttuk. Aynı yıl rahmetli Hikmet Şahin’de Büyükşehir Belediye Başkanı oldu. Burada bizim artık siyasetin aktif çalışmaları başladı. 1 sene sonra yapılan İnegöl İlçe Kongresi’nde Burhan Alıcı başkanlığında ki yönetim kurulunda yönetim kurulu üyesi olarak görev aldım. Daha sonra Tanıtım ve Medya Başkanı olarak yürütme kurulu üyesi olarak 2008 yılına kadar devam ettik. 2008 yılında ki ilçe kongresinde eski ilçe başkanımı,milletvekilimiz, belediye başkanımız ve Hikmet başkan, teşkilatında talep etmesi ile ilçe başkanlığı görev tarafıma tevdi edildi. O yıl ki kongrede 2014’e kadar bu göreve devam ettik. 2014 senesinin Aralık ayında yapılan kongrede Adem Demirel kardeşimize devreden kadar devam ettik. Siyaset yorucu, ilçe başkanlığı İnegöl’de kolay bir iş değil. İşten aksattırıyor. Bizimde işlerimizde aksaklıklar olduğunu gördüm. Bırakıp ticaretimize döndük. 7 Haziran ve akabinde 1 Kasım seçimleri gerçekleşti. Bu seçimlerde de aday adayı olarak müracaat ettik. Ama adaylık alamayınca benim için siyasete nokta koyduğum dönemdi. Bu arada Allah güzel imkanlar çıkarıyor insanların karşılarına. Mesela İMOTİM adını verdiğimiz Mahmut Yaran arkadaşımızın kaba inşaatını yaptığı, ne yapmakta karar veremediği, nasıl bir kiralama ve işlev yükleyeceğiz diye düşündüğü yapıyı 40 bin m2’lik bir alanda, küçük esnafın bir araya geldiği bir mekanı oluşturduk. Geçen sene Eylül ayına geldiğimizde biliyorsunuz önce AK Parti Bursa İl Başkanı Cemalettin Torun’un görevden ayrılması ile yerine bir atama yapıldı. Buda bizim geçmişte birlikte siyaset yaptığımız Ayhan Salman’dı. Belki de Ayhan Salman olmayıp herhangi biri il başkanı olması durumunda ben gidip te yöneticilik  yapmak durumunda kalmayabilirdim. Ama Ayhan beye bu görev tevdi edilicinde, birlikte yol arkadaşlığı yapmamız hasebiyle nasıl oluyor diye gittik ve gidiş o gidiş. Hemen arkasından Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe’nin görevden ayrılması ve onun yerine yine bizim İnegöl’den arkadaşımız Alinur Aktaş’ın atanması. Benimde orada ki görevim belediyelerden sorumlu olan Yerel Yönetimler Başkanı olmam olaya farklı bir boyut getirdi. Bugüne kadarda böyle gitti. Çok ani bir karar, erken seçim deniyor ama erkenin erkeni bir seçim. Sayın Bahçeli’nin 26 Ağustos’u işaret etmesi, sayın Cumhurbaşkanımızın 24 Haziran’da erken seçim kararı isabetli bir karar oldu. Doğru bir karar ile 24 Haziran tarihinde alınan seçimlerde, önce arkadaşlarımız ile istişare ederek tekrar aday adayı olmak gibi bir duruma ulaştım. Kısmet olursa AK Parti Bursa İl Yerel Yönetimler Başkanlığından ayrılarak 27. Dönem TBMM yenilenme seçimlerinde milletvekili aday adayı olarak müracaat etmiş bulunuyor. 21 Mayıs günü YSK’ya listeler verildiğinde kısmetse, kendimiz, ülkemiz, ilimiz, ilçemiz adına hayırlısı olur.

 

Abdullah Gül’ün son yaptığı açıklamayı nasıl değerlendiriyorsunuz?

“Görünene göre konuştuğumuzda eleştiriler gündemde oluyor. Kapalı kapılar ardından neler konuşulduğunu bizim bilmemize imkan yok. Bir partinin lideri 15 milletvekilini istifa ettirip, görevleri bitince geri döneceklerdir dememsi gerekiyor. Siyaset bir nevi satranç oyunu. Bunun nasıl çözümünü bulamıyorsak, isimlerin parti ile ilgili eleştirileri olduysa, günü geldiğinde liderin yanında durması önemli. Bu bir dava, bu davanın kim neresinde, ve nasıl duruyor. Biz görünene göre bugün bunları konuşuyoruz. Tarih bunları daha iyi değerlendirecektir. 15-20 yıl sonra bugün yapılanlar ortaya çıkacaktır. Bugün söylenilen bir söz üzerine birilerini yargılayıp, cevap vermenin çok doğru olmadığını düşünüyorum”

 

Vatandaşlarımız neden AK Parti’ye oy vermeli?

“Kurulduğu günden bugüne kadar, Cumhuriyet tarihimizden AK Parti’ye kadar ki dönem ve AK Parti’nin iktidarından bugüne kadar olan dönem, bunan nereden bakarsak bakalım ortalamaya vurunca %3.5 kattır. Türkiye 3.5 kat büyümüş.  Bunları yaparken merkezinde insanın olduğu bir anlayış ile, siyaseti insan merkezli yapıyorsunuz. İnsanınızı mağdur edecek bir uygulama yapmıyorsunuz. AK Parti’nin yapmış olduğu en iyi şey, sahada uygulamayı ölçüp , arzu edilen amaca ulaşılmış mı, eğer ulaşılmadıysa tamamlamak. AK Parti’nin düsturu bu. Geriye dönüp baktığımız da vatandaşını mağdur edecek bir uygulama bulamazsanız. Vatandaş kendisini mutlu eden bir iktidar ister. AK Parti’nin bu verdiği imkanları verecek bir rakip yok. Vatandaş bunu gördüğü için daha çok destek veriyor. Bir nevi bir yarış. Ama AK Parti, AK parti ile yarışıyor. Keşke muhalefet ile yarışsa, ama muhalefet buna yanaşamadığı için bu böyle. Bunu rahatlıkla söylüyorum,  3 Kasım 2002 ‘de AK Parti iktidara geldiğinde o gün ki maaşı neyse o günün bordrosunu atmadıysa duruyordur kaç para alıyormuş yasın. Kaç litre su,kaç tane yumurta ne alıyorsa yazsın iddia ediyorum en az 4-5 misli artış vardır. 100 birim aldığı, 250’ye çıkmıştır ama 99’a düşmemiştir. Bu nedir vatandaşın parasına sahip çıkmaktadır. Şikayet ettiğimiz katsayı problemi hayal oldu. Bugün inancı gereği başörtü takan kardeşimiz devlet kurumlarında istediği gibi giyinip görevini yapıyor. Dış dünyada Almanya senin verdiğin tankını güneydoğuda senin hakkın olan terörle mücadelede kullandırmazdı. Verdiği silahı İstanbul’da teröriste ateş edemezsin derdi. Bu Pazarlıklara konu olan Türkiye silah sanayinin %75’ini kendi yapar hale gelmiş. Bugün 15 Temmuz’dan hemen 2 ay sonra Irak’ta, bugün Suriye’de operasyon, artık kendi içinde terörü karşılamak yerine, sınır dışında operasyonlar yapan bir ülke haline geliyor. Emir alan değil, Dünya 5’ten büyüktür dediği bir duruma geliyoruz. Türkiye’nin nereye gittiği gözüküyor. Vatandaşımız bunları biliyor. Hastane kuyruğunda sırada ölen vatandaşlar değil, 1. sınıf devlet hastanesinde karşılanmanın gururunu yaşıyor. Bugün gittiğinde emekli sandığı mı diye sorulduğu dönemden,tedavinin önce yapıldığı döneme geldi. İlaç fiyatları düştü ve kolay ulaşılabilir hale geldi. Vatandaş bu yüzden AK Parti diyor. Ben bunu her seçimde söylüyorum, 2002’den itibaren bir öncekine göre oylarımızı arttırarak çıktık. Bizde o oyları veren seçmene mahcup olmamak için gecemizi gündüzümüze kattık. İnsan odaklı, merkezine insanı koyan, insanı yaşat ki devlet yaşasın felsefesi ile, her şeyden önce hayır duası. AK Partili kadrolara Dünyada ki tüm mazlumların duaları bence ayakta tutuyor diye düşünüyorum.

 

Son olarak neler söylemek istersiniz?

“İnşallah bu seçimle, daha da güçlenen Türkiye’yi,çok daha güçlü Türkiye’yi getirecek, bu nedenle vatandaşlarımızın bu seçimlerde çok daha bilinçli, memleketin bundan sonraki konunu belirleyecek bir seçim olma düşüncesi ile hareket etmesini, bu ülke hepimizin diyerek, siyaseti mübarek Ramazan ayında etrafımıza anlatarak, daha güçlü bir Türkiye bilinci ile gereğini yapmasını rica ediyorum. Her seçim çok önemli diye çıkarız ama bundan sonra her seçim çok daha önemli. Türkiye zirveye çıktıkça, zirvede rüzgar sert eser ve yalnızlaşırsın. Bugün 16 büyük ekonomiye geldik, artık g-20’lerde mücadele ediyoruz. Türkiye’nin üzerinde oynana oyunların nedeni bu. Yukarıya çıktıkça rüzgar daha da sertleşecek. 2023’e girdiğimiz o lig daha sert geçecek. İlk 5’e girdiğimiz bizi aşağı atmak için daha sert olacaklar. Ya yukarı çıkacağız yada geçmişin Türkiye’sine döneceğiz, herkesin vurduğu bir Türkiye’yi göreceğiz. Hep ileri diyoruz, sayın Cumhurbaşkanımızın arkasında tek millet,tek bayrak,tek vatan,tek devlet düşüncesi ile koşturacağız, daha güzel bir Türkiye için hep birlikte çalışacağız”



Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.

betnis giriş
betnis
yakabet giriş