ZAMAN VE KARAR

İnsan hayatında geçen zamanı matematiksel kavramlar yada sayıyla belirlese de yaşadıklarını,zamanın akışını tarif yada belirleyici kavramlar ile açıklayamaz.Çünkü yaşadıklarımız dediğimiz kavram aslında hatırlayabildiğimiz  anılarımızdan meydana gelmektedir.Anlık olarak bütün yaşadıklarımıza hakim bir yapımız mevcut değildir.Bir çok insanın dilinde dolaşan bir cümle vardır ya hani “ zaman su gibi akıp geçiyor “ diye,işte akıp giden zaman bizim ömrümüzdür yani akıp gitmez aslında bizleriz zaman bir araçtır.

Kum saatleri,eskilerde bir zaman ölçüm aracı olarak kullanılsa da şimdilerde aksesuar olarak bir çok yerde görebiliyoruz.Bu kum saatlerinin kumun dolu olan kısmından boş olan kısmına doğru tamamının akması ile geçen süre bir zaman dilimi olarak adlandırılmış ve geçmiş nesil hayatında zamansal olarak bir kolaylık sağlamıştır.Kum saatini hep insana benzetmişimdir bu yüzden,dolu olan kısmı dünya,akan kum taneleri ise insanın hayatı ve yaşam serüvenidir.Kumların akması ile boşalan bir dünya ve insanın asıl yurdu ahiret hayatı.Bu kadar kısa zamana o kadar çok şey sığdırabiliyoruz ki, mesela kariyer,iş hayatı,evlilik vb hayatımızın tamamında geçen anımsadığımız her şey.Sonuna bakıyoruz,kocaman bir boşluk! Aslında her şeyin kocaman bir boşluktan ibaret olduğunun acı gerçeğini kum saati anlatır bize.Bu boşluk aldatmasın bizi ama, çünkü bu boşluğun oluşması içinden akıp gidenlerledir.Akıp giden kum taneleri misali,kaliteli,düzgün ve usulüne uygun bir yaşam bizi diğer tarafta karşılayacak, emek verdiğimiz bu maksat ve gaye bize diğer dünya hayatını hazırlayacaktır.Kaliteli ve usulüne uygun yaşamdan kasıt, KUL olmaktır.İnsan bu bu dünyaya ne için geldiğinin ve neden burada olduğunun farkında olmalıdır, bu da iman ile kavi olunur.İman yok ise zaten her kelime kifayetsiz her nesne dilsiz ve her kuram karanlık olurdu!
Bize emredilen ölçü ise aydınlığa yürümek,ümitsizliğe ve karamsarlığa kapılmadan menzilimize ulaşmak için elimizden gelen tüm çabayı sarf etmektir.Ülke olarak bir çok sıkıntılı durumlar yaşadık ve yaşamaya devam ediyoruz.Ülkemiz ve milletimiz çok çetin imtihanlardan geçiyor.Bizler umudumuzu yitirmede mücadelemizi sonuna kadar vermeliyiz.Milletimiz için kritik kararların verildiği şu zamanda akli selim düşünmeli,fanatizmi ve partizanlığı bir tarafa bırakıp selametimiz için en doğru kararı vermeliyiz.Düşünmeliyiz ki vereceğimiz karar sadece kendimizi bağlayacak yada etkileyecek bir karar değildir.Zamanla neler getireceği ve neleri etkileyeceğini ve hatta gelecek nesilleri ve tüm insanlığı düşünerek karar verme niyetinde olmalıyız.Çünkü demiştik ya bu dünya hayatını yaşayış şeklimiz diğer dünyanın temini için gereklidir diye,işte bu yüzden zamanımız çok değerli,kararlarımız çok değerli.Umut sadece bize has menfaatler barındırır nitelikte olmamalı,bütün milletimiz adına verilen bir karar gibi olmalı,gelecek nesil ve tüm insanlık düşünülmelidir.Zamana hakim olmamız ve menfi değil milli kararlar verebilmemiz temennisi ile…