Ukrayna’da yaşanan iç savaştan kaçan Ahıska kökenli aileler akrabalarının yardımıyla İnegöl’e sığınıyorlar. Donetsk bölgesinin Slavyansk şehrinden kaçarak İnegöl’e gelen 17 kişilik 3 ailenin ardından, kısa bir süre sonra 15 ailenin de İnegöl’e geleceği öğrenildi.
Ukrayna’da Kırım Özerk Cumhuriyeti ile Sivastopol’da yapılan halk oylaması sonucunda Rusya’ya bağlanması yönünde çıkan karar ile birlikte iyice büyüyen iç savaş bölgedeki Ahıska Türk’ü aileleri Türkiye’ye göç etmeye zorunlu kıldı.
Ukrayna’nın Donetsk bölgesinin Slavyansk şehrinde yaşayan 3 aile tanıdıklarının ve akrabalarının yardımlarıyla İnegöl’e sığındılar.
Yaşadıkları sıkıntıların ardından İnegöl’e ulaşan ailelerin fertleri yaptıkları açıklamalarda şunları söylediler:
UKRAYNA’DA TÜRKLER YOK GÖRÜLÜYOR
Sait Eyüp, “Donetsk bölgesinin Slavyansk bölgesinden geldik. Savaş çıktıktan sonra, ülkeden kaçmak için çalışmalarımızı hızlandırdık. Vatanımız olan Türkiye’ye gelip, İnegöl’e yerleştik. Türk hükümetimiz bize vatandaşlık ve iş konusunda yardımcı olursa bizi mutlu ederler. Şu an sıkıntılar yaşıyoruz. Ukrayna’da yaşayan milletler arasında Türkler yok görülüyor. Türkiye Türkler içindir. Bizde Türk olduğumuza göre, buraya güç katmaya geldik” diye konuştu.
BİZİM BÖLGEMİZDE ÇOK ÇATIŞMALAR OLUYOR
Yahya Kibar, “Bizim bölgemizde çok çatışmalar oluyor. Ukrayna ile Rusya arasındaki bu savaş bizi çok etkiledi. Ne yapacağımızı bilemedik. Zorlukla Ukrayna’dan çıkıp Türkiye’ye geldik” dedi.
ÜLKEDEN ÇIKIŞIMIZ YASAKTI
Laçin İsa, “Bizim bulunduğumuz bölge çatışmaların yoğun olduğu bölgeydi. Bizim evimizin yanına düştü. Komşumuzun evi yıkıldı. Bombalar üzerimize düşüyordu. Nereye kaçsak oraya bomba atıyorlar. Ruslar ile Ukraynalılar birbirine bomba yağdırıyordu. Bombalar biz arada olduğumuz için bizim bölgemize düşüyordu. Ukrayna’da yaşamamıza rağmen bizi güvenli bir bölgeye taşımak için çalışma yapmadılar. Ülkeden çıkışımız yasaktı, başka bölgelere göç edip zorlukla ülkeden çıkış yaptık” şeklinde konuştu.
ÜLKE DIŞINA ZORLUKLA ÇIKABİLDİK
Gözyaşları içerisinde yaşanan olayları anlatan Gülnara Eyüp konuşmasında şu ifadelere yer verdi: Bizim bulunduğumuz yerde iki hafta boyunca teröristler yaşadı. Ondan sonra bölgemize bombalar yağmaya başladı. Evlerimizi bombaladılar. Yıktılar. Ahırlarımızdaki hayvanları öldürdüler. Bombardıman yavaşlayınca ülkeden kaçmak için çalışmalar yaptık. Pasaportlarımızı aldık. Ülke dışına zorlukla çıkabildik. İlk olarak İstanbul’a geldik. Oradan da İnegöl’e geldik. Bölgemizde yaşanan savaşta, kimse gelip bize ‘iyi misiniz’ diye sormadı. Hiçbir yerde bizim ismimizi kullanan yok. Türkiye yaşanan zulümlere karşı gerekli çalışmalar yapıyor ama bizi kimse düşünmedi. Bizi korumadılar. Türkiye Büyük Elçiliğine müracaat ettik ama bizi dikkate alan olmadı.
RECEP TAYYİP ERDOĞAN’DAN YARDIM BEKLİYORUZ
Kenvir Eyüp’de “Bölgemizde yaşarken, Ruslar ile Ukraynalılar arasında kaldık. Çatışmanın ortasındaydık. Uçaklar ile bizim bölgemizi vurdular. Teröristlerin içinde kaldık. Evlerimizin çoğunu parçaladılar. Çocuklarımız bu yaşanan olayları gördüler. Onların da psikolojisi bozuldu. Türkiye’den beklentilerimiz var. Yaşadığımız bölgede bulunan çok Türk milleti var. Türkiye hükümeti, onlara da yardım edebilir. Ormanların arasından ülkeden çıkış yaptık. Bir gün boyunca yolculuk yaptık. Bulunduğumuz bölgede çıkış yoktu. Zorlukla farklı bölgelerden çıktık. Bizde vatan toprağımız olan Türkiye’ye geldik. Ölümün ortasından İnegöl’e geldik. Buraya sağ salim gelmekten dolayı mutluyuz. Burası bizim anavatanımız. İnşallah burada ülke vatandaşı oluruz. 3 erkek çocuğum var onlar bu ülkeye asker olacak. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’dan yardım bekliyoruz. Biz Türkiye’nin vatandaşı olmak istiyoruz. Bizde Türk’üz sadece vatandaşlığımız eksik. Bize kimlik kazandırın. Gözümüz para da değil. İş imkânı olsun biz yaşamımızı sürdürürüz. Buradaki din kardeşlerimizle bir arada yaşamak istiyoruz” diye konuştu.
VATAN TOPRAĞI BIRAKILMAZ
Zarife Şahin, “Pasaportumda bile Türk yazıyor. Ben bu ülkenin vatandaşıyım. Kaçak vatandaş muamelesi gördük. Ceza yazıldı. Cezayı ödemezsem bizi sınır dışı edeceklerini söylediler. Türk olup ceza ödedim. Bu çok olumsuz etkiledi. Ben Suriyeli olsaydım, iç savaşı bırakıp Türkiye’ye gelmezdim. Vatanım da savaş olacak, orada ölürdüm yine gelmezdim. Vatanında savaş varsa niye geliyorsun? Bizim bulunduğumuz bölgeyi Ukrayna bize vermiş olsaydı, burası senin toprağın deseydi, ben yine Türkiye’ye gelmezdim. Vatan toprağı bırakılmaz. Baskı gördük Ukrayna’da. Üçüncü sınıf insandık. Suriyeli Müslümansa biz hem Türk hem de Müslümanız. Türkiye’den beklentimiz kimliğimiz ve iş izni. Bize yardım edin. İnegöl’ü neden seçtik? İnegöl’de iş imkânı çok. İnegöl’de yaşayan hemşerilerimiz var. İnegöl’ü gelmekten dolayı mutluyuz” dedi.
KALANLAR ÇOK ZOR DURUMDA
Halime Vahit’de ise şunları dile getirdi: Ukrayna’da kalan Türkler çok zor durumda. Savaşın içindeler. Yaşamak onlar için zor. Yaşam savaşı veriyorlar. Güzel gün görmüyorlar. Ukrayna’da yaşayan Türkler, Türkiye’nin desteğini, yardım elini bekliyor. Gece gündüz bu yardımı bekliyorlar. Ukrayna’dan buraya gelmek çok zor oldu. Hala o savaşın içinde kalanlar var. Biz Ukrayna’dan eşim ve iki çocuğumla geldim. Bir çocuğumuz orada kaldı. Pasaportu yoktu. 22 yaşındaki çocuğumu Allah’a emanet ettim. Çocuğuma sahip çıkacak kimsemiz yok orada. Geride kalanlara Allah yardım etsin. Türkiye’ye bize sahip çıkar diyerek ümit edip geldiğimiz Cumhurbaşkanımız var. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, bu ülkenin vatandaşlarına sahip çıktığı gibi bizim gibi Türklere de sahip çıkmasını istiyoruz.
BİR DAİRE DE ÜÇ AİLE YAŞIYOR
İnegöl Ahıska Türkleri Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Mehmet Taş ise yaşananlarla ilgili yaptığı değerlendirmesinde şu ifadelere yer verdi: Ahıskalı kardeşlerimiz buraya gelmeden önce Ramazan ayı içinde üç defa Ankara gittik. Ukrayna’daki sıkıntılar başladığını, o bölge de 2 bin civarında Ahıska Türk’ünün olduğunu, Türklerin o bölgeden tahliye edilmesi gerektiğini anlattık. Onlarca Ahıskalı hayatını kaybetti. Ahıska Türklerini, taraf olması istendi. Bunlarda taraf olmayınca, savaşın ortasında ölümü bekler duruma geldiler. Dernek olarak elimizden geldiğince yardım etmeye çalışıyoruz. İnegöl Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Metin Anıl ile görüştük. İş imkanı konusunda destek istedik. Çalışma ve Sosyal güvenlik bakanlığına bu konuyu iletmelerini istedik. Başkanımız bu konuda çalışma yapılacağını bildirdi. Kendisine de teşekkür ediyoruz. İnşallah olumlu sonuçlanır. Göç eden ailelerin çocuklarını okullara yerleştirmek için uğraşıyoruz. Ayrıca burada kiralık ev bulmak da zor. Bir daire de üç aile yaşıyor. Sosyal güvence ve iş imkanı için her türlü zahmete katlanacaklar.