Saadet Partisi Mart ayı ilçe divan toplantısı parti binasında gerçekleşti. Program da konuşan ilçe başkanı Ertan Sütçü doğu yaşanan terör olaylarının çözümü için ümmet bilincinin oluşturulması gerekir dedi.
“KARDEŞLİK DİVANI”
Program esnasında bir konuşma yapan SP İlçe Başkanı Ertan Sütçü, “Huzur ve barışa en çok ihtiyaç duyduğumuz bir dönemden geçiyoruz. Mübarek üç ayların müjdecisi olan Regaib Kandilinde yaptığımız ibadet ve dualar inşallah özümüze dönüşün bir vesilesi olur. Bu temenni ile başta ilçe halkımızın, aziz milletimizin ve İslam âleminin mübarek üç aylarını ve Regaib Kandilini tebrik ediyor kurtuluşumuza vesile olmasını diliyorum. Bizler, böylesine mübarek ve manevi bir günde yaptığımız bu ilçe divan toplantımızı ‘Kardeşlik Divanı’ olarak gerçekleştiriyoruz. Çünkü öyle bir coğrafya da yaşıyoruz ki artık kaybetmeye tahammülümüz yoktur. Irak düşmüş, Mısır düşmüş, Libya düşmüş, Suriye düşmüştür. Bu topraklar artık son kaledir. Burası son direniş hattıdır. Bu vatan bölünürse, bu topraklar parçalanırsa, kardeş kavgasına tutuşursa, bizim gidebilecek hiç bir yerimiz yoktur. Yaşanan terörden dolayı birçok değerimizi kaybediyoruz. Çanakkale’de tankla, topla yapamadıklarını, içimizde kardeş kavgası çıkararak yapmaya çalışıyorlar. Resmi kayıtlara göre son 30 yılda terör belasına kurban verdiğimiz insan sayısı 50 binin üzerindedir. Bu rakam I. Dünya Savaşı hariç, Türkiye’nin son 100 yılda girdiği tüm savaşlarda kaybettiği insan sayısından kat be kat fazladır. Yine son 30 yılda terör belası yüzünden savunma harcamalarına ayrılan kaynak 500 milyar dolar civarındadır. Zaten bölünmüş bir coğrafyada, daha da küçük lokmalar haline getirilmek isteniyoruz. İslam ümmeti, ‘Kürt, Türk, Şii, Sünni, Arap, Acem’ gibi her türlü etnik ve mezhebi farklılıklar tahrik edilerek birbirine düşürülmek isteniyor. Tüm bunlar olurken, bir yandan da Avrupa Birliği ile müzakereler, vize pazarlıkları devam ediyor. Bir yandan da Amerika’daki siyonist lobilerle yuvarlak masa toplantıları icra edilmeye devam ediliyor. Başından beri haykırarak söylüyoruz ve yine burada tekrar ediyoruz ki; Avrupa ile Amerika ile işbirliği yapılarak İslam dünyasına hizmet edilemez. Çözüm Batı’ya yönelmek değil, kendi tarihimize, kendi inancımıza, kendi değerlerimize dönmektir” dedi.
“TERÖR ANCAK ÜMMET BİLİNCİYLE BİTER”
“Terör belasının sebepleri ne şiddetle ne de zoraki asimilasyon politikalarıyla yok edilemez” diyen Sütçü, “Mesele ancak kardeşlik hukukuna dayalı bir ümmet bilinci ile çözülebilir. Hiçbir çözüm, İslam faktörünü göz önüne almadan tasarlanamaz ve yaşama şansı bulamaz. Çözüm önerileri bölgenin tarihi ve sosyal gerçeklerine uygun olmalıdır. Haklar pazarlık konusu yapılamaz. Kürt ve Türk kardeşliği ayrılmaz bir bütündür. Bir Türk’ün Diyarbakır’a, bir Kürt’ün ise İzmir’e pasaportla gitmek zorunda kalması bu kardeşliğe yapılacak en büyük ihanettir. Peki, şu anda doğuda yaşanan bu karmaşadan kurtulmak için neler yapılmalıdır? Acilen TBMM bünyesinde bir Araştırma Komisyonu kurulmalı, olaylar objektif bir şekilde araştırılmalıdır. Silahlı mücadele elbette olacaktır, ancak meselenin çözümü için siyasal, sosyokültürel ve ekonomik adımların da atılması gerekmektedir. Siyasetin acilen dilini düzeltmesi ve kutuplaşmadan vazgeçmesi gerekmektedir. Vatandaşlar arasında en güçlü bağın dindarlık olmasından ötürü İslam faktörünün göz ardı edilemeyeceğinin bilinmesi gerekmektedir. Bu nedenle İslam kardeşliği vurgusu samimi olarak ifade edilmelidir. Hızlı ve planlı kalkınma için, serbest piyasa anlayışı yerine, geçici süreyle de olsa yatırımları kamu üstlenmelidir. Devletin riske girmediği bir yerde özel sektörün riske girmesini beklemek ancak zaman kaybına neden olmaktadır. Bu ise terörün gelişimine zemin hazırlamaktadır. Ne olursa olsun, çözüm süreci, muhtevası, yöntemi ve metodu değiştirilerek sürdürülmelidir. Bölgede sadece bir grup ya da siyasi oluşum değil, bütün kesimler bu sürece dâhil edilmelidir. Milli Görüş politikalarına dönülmedikçe ne terör bitecek ne de halkımız huzur ve refaha kavuşacaktır. Çünkü Hizmet ve başarının temelinde zihniyet yatar. Milli Görüş’ün ortaya koyduğu ilkelere inanan ve bu ilkelere göre çalışan idareciler, ancak üstün başarılı hizmetlerin altına imza atarlar. Şayet, aynı yöneticiler bu ilkelerden uzaklaşır ve Milli Görüş gömleğini çıkarırlar ise, aynı başarıyı sağlayamazlar. Çünkü bu işler inanç işidir, bu işler iman işidir, bu işler azim işidir. Bu işler, ‘Bana ne Amerika’dan, bana ne Amerika’dan!’ diyebilme işidir. Bu nedenle bir kez daha söylüyorum; Milli Görüş politikalarına dönülmedikçe, ne terör biter, ne de halkımız huzur ve refaha kavuşur. Son olarak bizi biz yapan değerlerimizi hatırlamamıza ve güçlendirmemize yardımcı olan, birlik ve beraberliğimizi güçlendiren, öfkemizi, sevgiye, düşmanlıklarımızı kardeşliğe dönüştüren mübarek üç ayların, bütün dünyada barış ve huzurun hâkim olduğu bir dünyaya vesile olmasını diliyor, hepinize teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.
“HER YERDEN AHLAKSIZLIK AKIYOR”
Saadet Partisi Bursa İl Eğitim Başkanı Salih Berber ise, “Seçimler geldi, geçti. Tarihler verildi, zaman geçti. İşler düzelecek denildi her şey daha kötüye gitti. Umutlar 2023 diye bir tarihe bağlandı. Bu, iş yapamayacak olan birilerinin vatandaşa gelip gelmeyeceği, geldiğinde de onların olup olmayacağının belli olmadığı tarihe umutların ertelenmesinden başka bir şey değildir. İnancımızın ve insanlığın baş belası olan faiz mikrobu şuanda ülkemizde ticari hayatın ve tüm insanlığın hayatının içerisine girmiştir. Faiz mikrobundan insanımız, ülkemiz inim inim inlemektedir. Faiz belası her geçen gün katlanarak devam ediyor. Muhafazakâr bir yapıyla idare edildiğimiz söylenen bir dönemde ahlaki değerlerimiz dibe vurmuştur. Televizyon kanallarından ahlaksızlık akıyor. Sokaklarımızda, parklarımızda yüzümüzü öteye çevirecek yer kalmadı. Sağa dönseniz de, sola dönseniz de, yere baksanız da, yukarıya baksanız da ahlaki anlamda sıkıntı duyacağımız, üzüleceğimiz olaylarla karşılaşıyoruz” diye konuştu.
“İTMEYECEĞİZ, ÖTELEMEYECEĞİZ”
Berber, “Milli Görüş Saadet Partisi aldığı oy ne olursa olsun, bu salondaki Saadet Partililerin sayısı ne olursa olsun bir değerdir, bir anlam ifade ediyordur. Sizler de bu değerin takipçilerisiniz. Bu kuru gürültüler geçecek. Göreceksiniz ki yine bizim, sizin dalgalandırdığımız bayrak ülkemize fayda getirecek. Çözüm süreci dediler, bilmem ne süreci dediler, bir şey çözemediler. Faizli, ahlaksız düzeni durduramadılar. Batının ülkemizi parçalamasının önüne geçemediler. Tüm bu sorunlar bizi bekliyor. Dönem, Saadet Partililer olarak bu sorunlara ve ülkeye sahip çıkma ve çözme dönemidir. Bunu şu anda muhalifimiz gibi görünen kardeşlerimizle yapacağız. Siyasi yelpazenin hangi kanadında olursa olsun insanları itmeyeceğiz, ötelemeyeceğiz. Meşrebi, mezhebi ne olursa olsun Müslüman kardeşlerimizi itmeyeceğiz, ötelemeyeceğiz. Hangi bölgeden olursa olsun kardeş bileceğiz. Tüm hatalarına rağmen hiçbir kardeşimizi batılı emperyalistlerin eline, onlardan merhamet dilenir duruma düşürmeyeceğiz. Kardeşçe bağrımıza basacağız” ifadelerini kullandı.