Cumhuriyet Halk Partisi İlçe Başkanı Halil Büyükışıklar, CHP’nin kendilerince 17-25 Aralık tarihlerini Yolsuzluk Ve Hırsızlıkla mücadele haftası olarak ilan etmelerinden dolayı bazı açıklamalarda bulunarak hükümete yüklendi.
Konu ile ilgili açıklamalarda bulunan Büyükışıklar, “1 Trilyon dolar ekonomik bütçeye inanan bir toplum, 17 milyar dolar yolsuzluk olur mu diye soruyor. 1 trilyon dolar bütçe açıklandığında buna inanıyoruz da, 17 milyar dolar yolsuzluğa neden inanmıyoruz? Biliyorsunuz Ak Parti hükümeti döneminde Türk Telekom 11,5 milyar dolara satıldı. Peki, özeleştirme yapılmadan önce ne yapılmalı? Satılacak kamu iktisadi teşebbüsünün değerlendirilmesi yapılmalı. Bu değerlemede 40 milyar dolar değerleme biçildi. 40 milyar dolar değerlendirme biçilen Türk Telekom’un 11.5 milyar dolara satılmasını halkımızın vicdanın bırakıyorum. Türkiye’de ki yolsuzluklar 17-25 Aralık ile sınırlı değildir. Yıllardır sürüyor ve gelecekte de halk bunun bedelini ödeyecek. Halkımız bu borç batağının altında mücadele etmeye devam edecek. 81 Şirkete getirilen vergi affı değil verginin silinmesidir. Bu 81 şirketin tamamı yandaş şirketlerdir. 1 trilyon dolar ekonomik bütçeye inanıyoruz ama 17 milyar dolar yolsuzluk olmaz diyoruz. Şiddetle ve esefle kınıyoruz. Bu yolsuzlukları yapanlar bunun hesabını bu halkın önünde vereceklerdir. Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak unutmayacağız, unutturmayacağız”
“Bugün birebir kendimin şahit olduğu bir konuyu paylaşmak istiyorum. Üzerlerinde devlet memurluğuna yakışır kıyafet olmayan iki tane genç arkadaşımız, Şebboy Caddesinde ki kafeleri dolaşıyorlar ve insanları ön tarafa yaptıkları sundurmalarda ki kül tabaklarını kaldırmadıkları takdirde cezai müeddedeye tabii tutmakla tehdit ediyorlar. Ne bir yaka kartları var, ne de kılık kıyafetleri devlet memurluğuna uygun. Neden, çünkü birileri emretti diye. Yasalar birileri emretti diye değil, yasama, yürütme ve yargının kararlarıyla işlenir. Eğer yönetmelik varsa kılık kıyafetine de dikkat edeceksin. Yaka kartını da takacaksın, öyle geleceksin. İnsanları tehdit ederek, insanları sindirmeye çalışarak korku düzeni kurarak bir ülkeyi yönetemezsiniz” dedi.