“Hiç kimseyi ötekileştirmiyoruz”

Erdoğan Kızmaz’ın başkanlığında 3 yıl önce kurularak aktif olarak çalışmalarına başlayan İnegöl Manavlar Kültür ve Dayanışma Derneği’nde yeni dönem başladı. Kızmaz olağanüstü kongrede kendisi ile birlikte göreve seçilen üyeleri düzenlenen bir kahvaltılı toplantı ile basına tanıttı.

3-4 YIL ÖNCE MANAV DİYE BİR ALGI DAHİ YOKTU

Kahvaltının ardından konuşan İnegöl Manavlar Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Erdoğan Kızmaz, Bildiğiniz gibi 12 Eylül 2014 Cuma günü İnegöl Manavlar Kültür ve Dayanışma Derneği olarak, olağanüstü genel kurulumuzu gerçekleştirdik. Ve bugün de burada Yönetim ve Denetleme Kurulu üyesi arkadaşlarımızla kahvaltıda buluştuk. Öncelikle bizleri bugün burada kahvaltıda buluşturan Yönetim Kurulu Üyemiz Nurullah Kaya’ya teşekkür ediyoruz. Biliyorsunuz bizler İnegöl Manavlar Kültür ve Dayanışma Derneği olarak, sivil toplumculuğu farklı bir yönüyle yapmaya, etkinliklerimizi de ona göre planlamaya çalıştık. Bunca yıllık sürede teşkilatlanma üzerinde çalıştık ve arkadaşlarımızla beraber bugüne kadar bizlere hizmet eden, bizlerle beraber olan tüm ekibimizle birlikte gerçekten güzel işler başardığımızı, İnegöl gündeminde derneğimizle ilgili oluşan algıdan da anlayabiliyoruz. Biz bunu her zaman söylüyoruz, her zaman söylemeye de devam edeceğiz; 3-4 yıl önce 2011 yılının başına geldiğimizde, İnegöl’de Manavlar Derneği diye bir algı yoktu. İnegöl’de Manavlar Derneği dendiğinde meyve ve sebze satanların oluşturduğu bir dernek olarak insanlar anlıyordu. İnegöl’de Manavlar Derneğinin bir lokali yoktu, bir mekanı yoktu. Bize bugüne kadar destek olan herkesle beraber, maddi ve manevi olarak yanımızda yer alan bütün arkadaşlarımızla beraber, İnegöl’de Allah’a şükür bu algıyı çok güzel bir hale getirdik. Bugün 3 yıllık süreçte, İnegöl’de artık Manavlar Derneği dendiğinde herkes ne olduğunu, amacının ne olduğunu da herkes çok iyi anlıyor. Bu bir algı yönetimidir. Biz bunu gerçekleştirdiğimize de inanıyoruz. Artık bundan sonraki süreçte de yeni arkadaşlarımızla, yeni oluşan Yönetim Kurulumuzla, Denetleme Kurulumuzla bütün ekibimizle beraber inşallah yeni bir anlayışla, yeni bir yol ve yöntemle sivil toplumculuğu İnegöl’de anlatmaya çalışacağız.

KÖY ZİYARETLERİMİZ DEVAM EDECEK

Artık biliyorsunuz zaman değişiyor, çağ değişiyor. Ülkemizde de her şey değişiyor. İşte ilk defa halkımız Cumhurbaşkanını seçti. Bu ülkemiz adına değişik bir olay. Ve biz de artık yeni Türkiye’nin konuşulduğu, yeni Türkiye anlayışının konuşulduğu bir zamanda diyoruz ki, yeni bir dernekçilik anlayışı, yeni algı yönetimine başlayalım. Bunun için arkadaşlarımızla beraber inşallah bundan sonraki süreçte de biz dernek olarak artık eğitim ve gençlik komisyonu oluşturarak, kadın kolları komisyonumuzu devam ettirerek, tarım komisyonu oluşturarak, engellilerle iletişim komisyonu kurarak, yine ilçemizdeki ve ülkemizdeki sivil toplum kuruluşlarıyla bir iletişim kurarak, yine derneğimizin artık sosyal yönünü güçlendirme anlamında halk oyunları anlamında değişik oyun ekipleri kurarak, tabi burada öncelik nedir? İnegöl çiftetellisinin, İnegöl’ümüze has olan, İnegöl’deki Manav, Yörük, Muhacir, Türkmen dediğimiz grupların her an düğünlerinde oynayabildiği bu güzel oyunu artık hocalarından öğrenerek, üyelerimize yönelik bu tür çalışmalar yapacağız. Bizler bu tür organizasyonlarımızı devam ettireceğiz. Yine köylerimize, kasabalarımıza ziyaretlerimizi devam ettireceğiz. Çünkü, bizim anlayışımız neydi? Şeyh Edebali’nin güzel sözünü her zaman kullanıyoruz; ‘İnsanı yaşat ki, devlet yaşasın’ diyor. Biz bu anlayışla insanlarımızın daha iyi bir ortam da olmaları için mücadele ediyoruz. Yine biz yaratılanı yaratandan ötürü sevdiğimiz için bütün insanlar kardeşimizdir, bütün insanlarla birlikte ve beraber her türlü güzellikleri ortaya koyabiliriz, anlayışındayız. Biz hiç kimseyi ötekileştirmiyoruz, kimseyi ayırmıyoruz. Hep beraber güzelliklerin içinde olduğumuza inanıyoruz. Çünkü, bizler Osmanlı’nın torunlarıyız. Osmanlı bu topraklarda kurulmuş ve bütün dünyaya barışı, huzuru ve kardeşliği götürmüş. Bugün dünyanın değişik yörelerinde, Ortadoğu’da Osmanlı çıktığından beri kan durmuyor. Yine Balkanlarda huzur ve mutluk yoksa, Osmanlı’nın olmadığından dolayı. Biz inşallah yeniden o güzel günler için elimizden geldiği kadar buradaki tüm arkadaşlarımızla beraber çalışmalarımızı sürdüreceğiz.