İnsansız hava aracı projeleri yürüten Sapmaz Havacılık, 3. Askeri Lojistik ve Destek Zirvesi’nde, askeri ihtiyaçları karşılamaya yönelik yeni çözümlerini ilk kez sergiledi.
Sapmaz Savunma Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Sapmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, faaliyete 2014 yılında eğitim çalışmalarıyla başladıklarını söyledi.
Bugüne kadar 6-7 bin insansız hava aracı (İHA) pilotunu lisanslandırdıklarını ifade eden Sapmaz, bunun yanında tarım, haritacılık ve eğitim alanlarına yönelik İHA’lar geliştirdiklerini belirtti.
Tarımsal faaliyetlere yönelik yaklaşık 60 çözümü yurt içinde ve dışında kullanıma sunduklarını dile getiren Sapmaz, toplamdaki uçuş sürelerinin de 4 bin 500 saate ulaştığını bildirdi.
Sapmaz Savunma’yı kurarak, oluşan deneyimi savunma alanına taşıma kararı aldıklarını anlatan Sapmaz, geliştirdikleri ilk ürüne de “DROKET” ismini verdiklerini kaydetti. Sapmaz, şöyle konuştu:
“Aslında ne dron ne de roket. İkisi arasında bir şey. Benzerini ne Türkiye’de ne de yurt dışında görmedik açıkçası. Kamikaze dronlara ve dronlardan serbest düşüm yöntemiyle atılan havan mermilerine alternatif olarak geliştirdiğimiz tamamen akıllı ve güdümlü bir ürün.
Aynı zamanda kendi geliştirdiğimiz bir gimbal sistemiyle dron üzerinde 8 tane DROKET taşıyabiliyoruz. Ciddi ilgi var. Birleşik Arap Emirlikleri’nden de ürünün ihracatına yönelik bir teklif aldık.”
Serdar Sapmaz, dronlara son dönemde yaygın şekilde 60 milimetrelik havanların entegre edildiğini ve serbest düşüşle bırakılan bu mühimmatın yere çarparak patladığını söyledi. Sapmaz, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Birincisi bu sistem oldukça ilkel. Çünkü çok yüksekten atsanız hedefi vuramazsınız, muhtemelen bir rüzgar etkisiyle sağlaya sola sapma gösterecektir. İkincisi yere düştüğünde çarpma etkisiyle patlayacağından dolayı yer yumuşaksa patlamaz bile. Patlama durumunda da yer yüzeyi bunun etkisinin yaklaşık yüzde 30-40’ını absorbe eder. Dolayısıyla tam performans alamazsınız.
DROKET ile aynı patlama etkisini oluşturabilecek hacmi, güdümlü hale getirdik. Yatayda gitme kabiliyeti olmadığı için roket, dron gibi havada asılı kalamadığı için de dron değil. İkisi arasında bir ürün olduğu için ismine DROKET diyoruz. Arkasında bir itki kuvveti oluşturan sistemi var. Kendi ağırlığıyla değil o itkinin etkisiyle hızlanıyor, ivmeleniyor. Orta kısmında parçacık tesirli bir patlayıcısı var. Bu tamamen elektronik fünyeye sistemiyle çalışıyor. Dolayısıyla istediğiniz yerde ve anda patlatabilirsiniz. Ön tarafına koyduğumuz mesafe ölçer sensör ile bunu yere istediğimiz mesafede patlatabilme imkanına sahibiz otonom olarak. Aynı zamanda ön taraftaki kamerayla görüntü işleme yöntemiyle hareketli ya da sabit objeyi takip edebilme kabiliyetimiz var. Bütün sistemi, patlayıcı etkisi maksimum olabilecek şekilde tasarladık.”
DROKET’in drondan bırakılma dışında da görev yapabileceğini anlatan Sapmaz, farklı kullanım konseptlerine ilişkin şunları kaydetti:
“İlla bunu drondan atmanıza gerek yok. Diyelim ki bir mağaradasınız, oraya tuzak kurmak istiyorsunuz. Bunu bir yere kamufle ettiniz. Sadece lazerin görüneceği kadar bir boşluk bıraktınız. Sistemin on/off tuşuna bastığınızda sistem açılır ve lazer aktif olur. Yani oradan biri geçtiği an bu patlayabilir. Siz bunu kurup orayı terk edebilirsiniz. Veya meskun mahalde terasta ya da bir evin içindesiniz. Aşağıya bunu elinizle atın. Nereden ne zaman istiyorsanız görüntü zaten size geliyor. O görüntüye bakarak istediğiniz yerde patlatabilirsiniz. Yine bunu bir yere bırakın, yakınında herhangi bir tehdidi gördüğünüzde istediğiniz an basıp patlatabilirsiniz. Veya aranan bir kişi var. Öncesinde makine öğrenmesi yöntemiyle görüntülerini buna yüklediniz o kişiyi gördüğünde patlar. Herkesi görür patlamaz ama o kişi gördüğünde patlayabilir. Dolayısıyla bu özellikleri hem dron da hem dron dışında kullanabileceğiniz bizim bildiğimiz dünyada bir ürün yok.”
Serdar Sapmaz, yaklaşık 1 yıldır ürün üzerinde çalıştıklarını söyledi.
Görüntü işlemeyi, işlenen görüntüyü otopilotla haberleştirerek kumanda ve kontrolü, otonom takibi tamamladıklarını bildiren Sapmaz, “Drondan fırlatmaya yönelik patenti bize ait olan bir fırlatma mekanizmasını tasarlıyoruz. Kendisi, fırlatma mekanizması ve gimbali dahil. Güdümlü fırlatma testleri yapılacak. Hedefi takip edebiliyor mu, istediğimiz hedefi vurabiliyor mu… Bunlara önümüzdeki aydan itibaren başlıyoruz. Saha testlerine başlama aşamasındayız.” dedi.