İNEGÖL MOBİLYASI HIZLI BÜYÜDÜ TEDİRGİNİM

İnegöl Yeni Gazeteciler Derneği tarafından düzenlenen ‘Ramazan Sohbetleri’ programına konuk olan İnegöl Mobilya Sanayicileri Derneği (İMOS) Başkanı Mustafa Akyol, İMOS ve İnegöl Mobilyası hakkında önemli açıklamalarda bulundu.

TASARIM MERKEZİNE YER TAHSİS EDECEK

İMOS’un İnegöl Mobilyasına ciddi değer katacak olan Tasarım Merkezi projesi hakkında bilgi veren Mustafa Akyol, “Devletimiz aynı sektör kollarından insanlar birleşirlerse, BEBKA vasıtasıyla teşvikler veriyor. Bizler de İnegöl’de önemli sorunlarımızdan biri olan ürünlerin birbirine benzemesiyle alakalı sıkıntıyı aşmak adına Tasarım Merkezi kuralım noktasında bir proje hazırladık. Projemizi BEBKA’ya sunduk ve yaklaşık 700 milyar civarında destek hazırladı. Bu destek projenin yüzde 75’i. Yüzde 25’lik kısmını da İnegöl Belediyesi üstlendi. Belediye Başkanımızın daha önce böyle bir projesi varmış. Biz daha önce adım atınca, belediyemiz de bize destek vermeyi uygun gördü. Yönetim kurulumuzdan 3 arkadaşımızı bu konuda görevlendirdik. Şuanda tasarım merkezimiz bitme aşamasında. 2-3 ay içerisinde İnegöl tasarım merkezi faaliyete girmiş olacak. Bursa-Ankara karayolu üzerinde geçici süreyle yer kiraladık, çalışmalar orada başlayacak. Daha sonra Mobilya AVM tamamlandığında 800-1000 metrekare bir alanda Mobilya AVM yönetimi kira almadan 6 ay ile 1 yıl gibi bir süre içerisinde de tasarım merkezi AVM’de yerini alacak. Bu merkez ile birlikte mobilyaların birbirine benzemesi ortadan kalkacak ve kuluçka makinesi gibi tasarımcı üretecek sistem. Böylece sektörün gelişmesine de katkıda bulunacak” dedi.

ETİK KURALLARA UYAN HERKES İMOS’A ÜYE OLABİLİR

İMOS’un küçük işletmelere bakış açısı ve İMOS’a üye olabilmek için istenen şartlar hakkında da bilgi veren Mustafa Akyol, “İMOS’a en az 15 çalışanı olan herkes üye olabilir. İhracat yapması gerekiyor. Bir de etik kurallarımız var. İnegöl’de sıkça yaşadığımız taklit sorunumuz var. İMOS’a üye olan insanların, ben derneğinize üye olduğumda taklit ürün yapmayacağım, yaparsam da dernekten üyeliğimin feshedilmesini kabul ediyorum noktasında anlaşmamız oluyor. Bu büyüklüğe ulaşan ve etik kurallara uyan herkes İMOS’a üye olabilir” diye konuştu.

ASLINDA OLUMSUZLUK BİZE BİR DERSTE VERMİŞ OLDU

Mustafa Akyol, Ortadoğu’da İnegöl’ün mobilya pazarları olan ülkelerde yaşanan savaşların mobilyacıyı nasıl etkilediği şeklindeki soruya ise şöyle yanıt verdi: “Türkiye 2 milyar dolar civarında ihracat yapıyor. Bunun 700 milyon doları Libya ve Irak’a. Bu 2 ülkeye yapılan ihracat, toplam ihracatın 3’te 1’i. İnegöl’e baktığımızda yine veriler yaklaşık olarak aynı. İnegöl’ün 320 milyon dolar ihracatı var. Bunun 3’te 1’i 105 milyon dolar yapar. 105 milyon doları Libya ve Irak’a yapıyorduk biz. Ancak Libya ve Irak’taki karışıklıklar Türkiye’deki mobilya sektörünün yüzde 30’unu ihraç eden sektörümüze olumsuz yansıdı. Bu konu biz mobilyacıları biraz düşündürmektedir. Ama aynı zamanda bir şey de öğretmektedir. Böyle 2 pazara siz kapasitenizin yüzde 30’unu bağlarsanız, bu doğru bir ticaret değildir. Pazarlarımızı çeşitlendirmek gerektiği kanısıyla şuanda herkes yanıp tutuşuyor. Hızlı bir şekilde şuanda Katar, Cezayir, Dubai, Suudi Arabistan, Özbekistan, Kazakistan ve Avrupa’ya saldırıyor. Aslında olumsuzluk bize bir derste vermiş oldu. Pazarımızı çeşitlendirmeliyiz dersi de çıkmış oldu. Ama umarım bu sorunlar kısa sürede çözülür. Çünkü Irak ve Libya bizim için önemli pazarlar. Siparişleri var, şuanda çekemiyorlar. Bazı bölgelerde dükkânlar kapalı. Bazı TIR’lar yollarda mahsur. O bölgedeki arkadaşlarımız da bu olanlardan etkileniyor. Ama hızla farklı ülkelere manevra yapıyoruz.”

TİCARET MARATON KOŞUSUDUR, 100 METRE KOŞUSU DEĞİL

İnegöl Mobilyası ile alakalı yaşadığı korkulardan da söz eden Akyol, ticaretin maraton koşusu olduğunu anımsatarak şöyle konuştu: “Kayseri üretimde İnegöl’den biraz fazla. Ancak İnegöl Mobilyası da hızla gelişiyor ve İnegöl’de üretim tabana yayılmış durumda. İnegöl’de bin kişi ile üretilen, Kayseri’de 100 kişi ile üretiliyor. Aslında devletimiz de bunu seviyor. Ankara’da hantallaştı. İnegöl’de üretim tabana yayıldığı için refleksi ve manevrası daha güçlü. Ancak İnegöl’ün en büyük sıkıntısı nedir diye sorarsak, biraz hızlı gidiyoruz. Ben bundan korkuyorum. 2. OSB açıldı. Arkasından Türkiye’nin en büyük projelerinden biri olan Mobilya AVM. Burada da sanayicimize büyük bir yük bindi. Hızdan dolayı biraz tedirginim. Biraz demlenmemiz lazım. Büyümemizi dikey değil, biraz daha yatay olarak sürdürmemiz lazım. Teknik, sermaye ve alt yapıda gelişmeliyiz diye düşünüyorum. Sermaye çıkışlarını binalara değil de sistemlere, makinelere, ihracata ve markalaşmaya ayırmalıyız. Korkum, İnegöl mobilyası hızlı büyüdü, bunu biraz soğutmamız lazım. Babamın bir sözü vardı; ticaret maraton koşusudur, 100 metre koşusu değil derdi. Devamlı olmak esastır derdi. İnegöl’de de benim önemsediğim şu var, 20 yıldır istikrarlı şekilde ivmeyle giden firma bir elin parmaklarını geçmiyor. Buna odaklanmamız gerekiyor. O yüzden maraton koşusuna odaklanmalıyız.”

İNEGÖL’DE YAPILAN EN DEĞERLİ 5 YATIRIM

Son olarak İnegöl’de son 100 yılda mobilya ile ilgili yapılan en değerli 5 yatırımı anlatan Akyol, “Birincisi Muhittin Tanoğlu’nun kooperatif dükkânlarını düşünmesi. İkincisi, rahmetli Hikmet Şahin ağabeyimizin bu fuar alanını yapmasıdır. Üçüncüsü İnegöl’de Mehmet Yıldız amcamızın yaparak mobilya sektörüne hediye ettiği mesleki eğitim kampusudur. Dördüncüsü Mobilya İhtisas Organize Sanayi bölgesidir. Ve beşinci yatırım da kısa bir süre içinde açılması beklenen Mobilya AVM’dir. Son 100 yılda mobilya adına yapılan en değerli 5 hediye bunlardır. Bu yatırımlarda katkısı geçenlere teşekkür ediyorum” dedi.