CHP İlçe Kadın Kolları Başkanlığı, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısı ile Atatürk Anıtına çelenk sunumu gerçekleştirerek açıklamalarda bulundular. Kadın Kolları Başkanı Ayşe Pakoğlu, kadınlara yönelik gerçekleştirilen şiddet ve olumsuz davranışları kınayarak kadınların toplum içerisindeki başarılarıyla anıldıkları bir Türkiye hedeflediklerini belirtti.
Dün saat 09.00’da Atatürk Anıtına çelenk sunumu ile başlayan programda bir konuşma yapan CHP İlçe Kadın Kolları Başkanı Ayşe Pakoğlu, “Bugün dünyanın Kadınlar Günü olarak kutladığı, bizim ise siyasal duruşumuzla yoğurarak Dünya Emekçi Kadınlar Günü andığımız, kutladığımız 8 Mart. 8 Mart’ın tarihi kökenine de atıf yaparak, 1857 yılının 8 Mart’ında daha iyi çalışma koşulları isteyerek greve başlayan, sayıları 40 bini bulan emekçi kadınlarımızı manevi şahıslarında selamlıyoruz. Bu grev sırasında o fabrikada çıkan yangın nedeniyle can veren 129 kadın işçiyi hüzünle anıyoruz” dedi.
DEV ADIMLAR ATILDI
Pakoğlu, “8 Mart’ın derinliğini anlamaya çalışırken, kadının yeri bakımından ülkemizin tarihinde de bir haftalık bir geri gidişle içinde olduğumuz Mart ayının önemine de değinmek isteriz. Ülkemizde kadının çağdaş ve özgür bir birey olması konusunda öncü olan kurucu Genel Başkanımız Mustafa Kemal Atatürk’ün 1923 yılının 1 Mart’ında Latife Hanım’ı yasama dönemi açılışı nedeniyle yapılan oturumu izlemesi için Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne getirerek o dönemin koşullarında nasıl bir çığır açtığını hatırlatıyoruz. Yine 1935 1 Mart’ında Türkiye Büyük Millet Meclisi 5. dönemi çalışmalarına başlarken ilk kez 18 kadının Milletvekili olarak meclis sıralarında yer aldığını belirtiyor, bu dev adımları atan Ulu Önderimizi şükranla ve minnetle anıyoruz” şeklinde konuştu.
“KADININ TOPLUM İÇİNDEKİ BAŞARISIYLA ANILACAĞI BİR TÜRKİYE”
“Kadın gördüğü şiddetle, uğraştığı haksızlıklarla, çileli koşullarıyla değil, toplum içindeki başarısıyla, fedakâr duruşuyla, yeni nesillerin yetişmesindeki olmazsa olmazlığıyla anılacağı bir Türkiye için çalışıyoruz” diyerek sözlerine devam eden Pakoğlu, “Tüm çabamız kadınların insan hakları temelinde siyasi ve sosyal bilincinin geliştirilmesi, toplumun bu gelişimi benimsemesi ve içselleştirilmesi, bu değişim ve gelişimin de kadının ekonomik, siyasi ve sosyal başarılarıyla taçlandırması içindir” ifadelerini kullandı.
CHP’DEN KADINLARA MEKTUP
Pakoğlu konuşmasının ardından partili kadınlara üzerlerinde “Dünyanın En Güzel Kadını” yazılı bir zarf ve mektup verdi. Mektubun içerisinde; Kadınlığın kutlu olsun arkadaşım… Sen, evladına yüreğinden yürek veren, onurundan onur veren asil, şanlı Türk kadınısın. Canından can, nefesinden nefes veren. Biliyorum ki anne oluşunla birlikte önce çocukların, sonra kendin için yaşamaktasın. Ama bil ki yeryüzünün en kutsal mevkiindesin. Çocuğun toprağısın, yağmurusun, güneşisin. Sen yoksan ne çocuk ne de gelecek var bu ülkede, sakın unutma! Sen eksiksen bil ki hep eksik olacak bu memleket. O kadar değerlisin ki… Kutsal kitabımızın ilk emri olan ‘oku’ kelimesinden ilham alıp ilimden, fenden, sanattan vazgeçmeyin. Okuyunuz ve çocuklarınızın eğitimine destek olunuz, özen gösteriniz. Onların başarısı sizleri daha da kutsal yapacaktır. Onların insanlığa, doğruya, iyiye hizmeti size cennetin kapılarını daha geniş açacaktır. Ancak bilen, anlayan, öğrenen insan vatanını sahiplenir, mutlu huzurlu olabilir, gerçeği görebilir. Bu durumda sizlere bizlere düşen vazife, onlara en iyi şekilde rehberlik yapmaktır. Türk kurtuluş savaşı ancak kadınların, annelerin desteği ile kazanılmıştır. Bursa’nın kurtuluşunda düşmanla çatışan ve üsteğmenliğe kadar yükselen Kara Fatma, unutulması imkânsız ve mutlaka örnek alınması gereken bir kadındır. Şuna katiyen inanmak lazım ki, yeryüzünde gördüğümüz her şey kadının eseridir. Yüreğin ile şefkatin ile asil ruhun ile sen annelerin en mükemmelisin sevgili Türk kadını. Kadınlığının kutsallığı tabi ki bir gün ile sınırlı değil. Her gün asil, her gün en yüce, her gün aslan gibi olmak zorundasın. Dik durmalı, eğilmemelisin. Ve asla unutmamalısın; bu vatan herkesten çok sana emanet. Vatanın geleceği olan çocuklarımız da sana emanet. İyi yetiş, iyi yetiştir. Sevgiyle kal ey güzeller güzeli, emektar Türk kadını. Kadın oluşun bir ömür boyu kutlu olsun! Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi; ‘Kadının en büyük vazifesi analıktır. İlk terbiye verilen yerin ana kucağı olduğu düşünülürse, bu vazifenin ehemmiyeti layıkıyla anlaşılır’” ifadeleri yer aldı.