Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Şerafettin Aşut, iş ve aş konusunun kendileri için sadece ekonomik bir konu değil, aynı zamanda toplumsal barışın ve huzurun da payandası olduğunu ifade ederek, “Ancak, bu konuda realist olmak zorundayız. Hayali rakamlar ve sözler, günü kurtaran demeçler yarar getirmez. Çünkü bizim hedefimiz insanımıza sürekli ve kalıcı bir istihdam yaratılmasıdır. Bunun da özü ve temeli mesleki eğitimdir” dedi.
Başkan Aşut, yurt dışı temasları ve güncel ekonomik gelişmeleri değerlendirdi. MTSO Toplantı Salonu’nda gerçekleştirilen toplantıda Aşut’a, oda yönetim kurulu üyeleri de eşlik etti. Burada konuşan Aşut, MTSO’nun 2000’li yıllara kadar, üye olmak dışında uluslararası oluşumların etkin bir parçası olmadığını söyledi. MTSO’da ilk görevi aldıklarından itibaren, üretim ve ihracata dayanan ekonomisi ve Mersin iş dünyasının uluslararası oluşumlarda daha etkin yer almasını temel hedef olarak belirlediklerini vurgulayan Aşut, “Kentlerin yarıştığı yeni dünya ekonomisinde uluslararası kurum ve kuruluşlarda olmamak, bu yarışın dışında kalmaktır. Bu anlamda ilk adımı ve en etkin adımı Akdeniz Ticaret ve Sanayi Odaları Birliği ile attık. 22 ülke ve 300’e yakın ticaret ve sanayi odasının üye olduğu bu büyük oluşuma önce üye olduk, sonra çalışmalarımızla öne çıkarak sanayi komisyonu başkanı olduk. Akdeniz’in ilk sanayi yatırımları zirvesini Mersin’de düzenledik. Bu ülkelere Mersin’in aynı zamanda bir sanayi kenti olduğunu gösterdik. Önerimizle Akdeniz Serbest Bölgeler Birliğinin kurulmasını sağladık ve Dünya Serbest Bölgeler Federasyonu-FEMOZA Başkanını Mersin’de ağırladık. Bunlar aslında Mersin’in küresel lansmanı anlamına geliyordu” diye konuştu.
“İş dünyası olarak Mısırla bağı hiç kopartmadık”
Bir günde baharın gelmediğini, tanıtımın olmadığının altını çizen Aşut, “Tüm bunlar tanıtım duvarının tuğlalarıdır. ASCAME’de ikinci aldığımız ve hala yürüttüğümüz görev Lojistik Komisyonu Başkanlığıdır. ASCAME sayesinde Akdeniz çanağındaki ülkelerin bürokratlarından bakanlarına kadar bir çok etkin kişi ile doğrudan temas kurabildik. Hatta Mısır ile tüm ilişkilerimizin kesildiği dönemde, biz ASCAME Lojistik Komisyonu Başkanlığı olarak Barselona’da Mısır Ulaştırma Bakanı ile doğrudan görüşmeler yapıyorduk ve devletimizi de bilgilendiriyorduk. Mısır Odalar Birliği Başkanı ile temaslarımızı sürdürüyorduk. Yani, iş dünyası olarak Mısır’la bağı hiç kopartmadık. Geçtiğimiz hafta Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) öncülüğünde Mısır’a yaptığımız seyahatte bir Türk-Mısır İş Forumu düzenledik. Gururla ifade etmek isterim ki, Mersin burada öncü oldu. Bazı etkinlikleri Mersin olarak biz düzenledik. Yetkililerin çoğunu biz tanıştırdık. Mısırla ilişkiler iş dünyası aracılığıyla eski günlere dönecek ve Mersin bu konuda büyük destek vererek, etkin rol oynayacaktır” şeklinde konuştu.
“Bölgedeki 3. ülkelere Ürdün ile birlikte açılabiliriz”
Mısır’ın yanı sıra Ürdün’e de bir ziyaret gerçekleştirdiklerini söyleyen Aşut, “Türk iş dünyası için yatırım odaklı bir ziyaret oldu. Ürdün ciddi alt yapı yatırımlarına gidiyor ve Mersin olarak burada olmak zorundayız. Eğer bu yatırımlardan yararlanmak istiyorsak bu görüşmelerin içinde biz de olmalıyız. TOBB öncülüğündeki bir heyetle başta Ürdün Başbakanı Sayın Al Mulki olmak üzere Maliye, Su İşleri, Ulaştırma, Sanayi, Ticaret ve Ekonomi Bakanları ile görüştük. Ürdün, Suriye kapısının kapanmasından sonra bizim için önemli bir ülke oldu. Çünkü bölgedeki üçüncü ülkelere Ürdün ile birlikte açılabiliriz. Tüm bu ziyaretler Mersin’in de bu pastadan pay alma çabasıdır. Tüm bunlar bölgede etkin hareket edebilmek adına atılmış önemli adımlardır. Elbette son yıllarda kaybettiğimiz pazarlarda gayret sarf ederken, daha istikrarlı olan ama son dönemde gerek ekonomik gerekse siyasi anlamda olumsuz ilişkiler içine girdiğimiz Avrupa pazarını ihmal etmedik. Bu nedenle geçtiğimiz hafta Berlin’de düzenlenen Fruit-Logistica fuarına katıldık. Elbette fuar işin sadece bir yönüydü, bunun dışında bir çok kurumsal temasımız oldu” ifadelerini kullandı.
Bulgaristan sınır kapısındaki uygulamalar
Almanya’da öncelikli olarak Türk-Alman Ticaret ve Sanayi Odası’nı ziyaret ettiklerini kaydeden Aşut, ziyarette Almanya’ya yapılan ihracatta kalıntı sorununu ve Bulgaristan sınır kapısında yaşanılan sorunları konuştuklarını dile getirdi. Bulgaristan sınır kapısında ürünlerin tırlardan tamamen indirilerek incelenmesinin ciddi ekonomik kayıplara neden olduğu konusunda fikir birliği oluştuğuna vurgu yapan Aşut, “Böylesi sorunlar bire bir takip olmadan ne yazık ki çözülemiyor. Elimizden geldiğince Mersin firmalarının bu pazarda yaşadıkları sorunlarını gündeme getirdik. Avrupa’nın en önemli alım heyetleri ve firmaları ile görüşerek alımlarını neden Mersin’den yapmadıklarını sorduk. Kiraz ve kayısının Türkiye’den ithalatının devam ettiğini belirterek, bazı ürünlerde sorun yaşadıklarını söylediler. Türkiye’den nakliye maliyetlerinin yüksek olması, biberde kullanılan ambalaj boyutunun uygun olmaması, Fas’tan tedarik edilen biberin fiyat avantajının olması, salatalığın Ürdün’den direkt ithalatının yapılabildiği ve uçakla transferinin mümkün olması, Türkiye’den gelen ürünlerde kalıntı probleminin olması, Türkiye’den gelen tırların söz verilen zamanda gelmemesi, yeşillik ve domateste İspanya’nın tercih edilmesi,kabak ve patlıcanda kota olması, Türkiye’den gönderilen ürünlerde ambalajlama ve boylama sorunu olması gibi nedenler söylediler .Bunlar içinde doğru olanlar var, eksik olanlar var. Kendimizi yeterli anlatamadığımız maddeler var.Tüm bunları konuştuk.İhracatımızı arttırmak istiyorsak başkalarına kızmak yerine önce kendimize çeki düzen vermek ve gelişmiş pazarların kalitesini sağlamak zorundayız” dedi.
“Hedefimiz sürekli ve kalıcı bir istihdam yaratılmasıdır”
Son günlerde gündemde olan istihdam seferberliği konusuyla ilgili de konuşan Aşut, “Bu gün sayın Valimizle de bu konuda bir görüşme yapacağız. Öncelikle iş ve aş bizim için sadece ekonomik bir konu değil, aynı zamanda toplumsal barışın ve huzurun da payandasıdır. Uzun süredir yaşanan ekonomik sıkıntılara rağmen, iş dünyası bu toplumsal sorunun çözümünde elini taşın altına koyacaktır. Ancak, bu konuda realist olmak zorundayız. Hayali rakamlar ve sözler, günü kurtaran demeçler yarar getirmez. Çünkü bizim hedefimiz insanımıza sürekli ve kalıcı bir istihdam yaratılmasıdır. Tüm çabamız bu yönde olacaktır. Bunun da özü ve temeli mesleki eğitimdir. Hükümetimiz de bu konuda başta çıraklık eğitiminin zorunlu kılınması ve meslek lisesi öğrencilerinin staj kalitesinin artırılması gibi hayati adımlar atmıştır. Bizler bu adımları büyük bir memnuniyetle takip ediyor ve artarak devam etmesini diliyoruz. Bu adımlar kalıcı istihdam ve kalifiye iş gücü için elzemdir” diye konuştu.
Hedefleriyle ilgili de bilgi veren Aşut, “Girişimci sayımızı arttırmak, kadınlarımızı ekonomiye entegre etmek, üretim, hizmet ve ticarette orta üstü ve yüksek teknolojiye geçmeye çalışmak, bunu teşvik etmek, mentörlüğünü yapmak, e-ticaret, e-ihracat gibi merkezinde internetin olduğu dijital bir ekonomiyi teşvik etmek, buna bağlı projeler üretmek, ihracatı arttıracak projeler geliştirmek hedeflerimizdir. Çünkü değişmeyenin geride kaldığı değil, değişmeyenin yok olduğu bir dünyaya doğru gidiyoruz” şeklinde konuştu.
Mersin İdmanyurdu’na oda olarak destek vermelerinin kanunen yasak olduğunu da vurgulayan Aşut, “Ancak bireysel olarak hepimiz bugüne kadar Mersin İdmanyurdu’na destek olduk, olmaya da devam ediyoruz. Ancak bizden çok büyük paralar beklenmesin. Biz zamanında bunu yaptık. Mersin İdmanyurdu kentin bir markasıdır. O yüzden de biz elimizden geldiği kadar yardım etmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.