Kısa süre önce gerçekleştirilen Olağan Kongre ile Atatürkçü Düşünce Derneği İnegöl İlçe Şubesi Başkanlığına getirilen Birol Atay, Atatürkçülük ile ilgili eleştirilerde bulunan Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Atilla Olçum’u hedef alan açıklamalarda bulunarak, ” Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Atilla Olçum, iktidarın gücüne ve desteğine güvenerek düşman tanımlamasını ve içlerindeki kini bir kez daha ortaya koymuş oldu” dedi.
“ÖZGÜRLÜKÇÜ DÜŞÜNCE SAYESİNDE BÖYLE KONUŞABİLİYORSUN”
Atatürkçü Düşünce Derneği İnegöl Şube Başkanı Birol Atay, “Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Atilla Olçum; ‘Kemalist ruhu, Kemalist ideolojiyi müfredatımızdan ciddi bir şekilde arındırıp medeniyet değerlerini içselleştirmiş bir müfredatı ortaya koymamız gerekiyor’ sözleriyle, siyasi iktidarın gücüne ve desteğine güvenerek ‘düşman tanımlamasını’ ve ‘içlerindeki kini’ bir kez daha ortaya koymuş oldu. Atilla Olçum’a birilerinin Kemalist düşünce sayesinde eğitim aldığını, öğretmen olduğunu ve Cumhuriyet özgürlükçü düşünce sayesinde bu kadar rahat konuşabildiğini hatırlatması gerekiyor. Atatürkçü düşünceden uzaklaşmak ile Karaman, Artvin ve ülkemizin değişik yerlerinde yaşanan olaylarla, toplumsal yıkıntının bedelini vicdanen tüm toplum olarak ödemekteyiz.”
ATATÜRKÇÜLÜK NEDİR?
“Türk milletinin bugün ve gelecekte tam bağımsızlığa, huzur ve refaha sahip olması, devletin milli egemenliği esasına dayandırılması, aklın ve ilmin rehberliğinde Türk kültürünün çağdaş uygarlık düzeyi üzerine çıkarılması amacıyla temel esasları yine Atatürk tarafından belirtilen devlet hayatına, fikir hayatına ve ekonomik hayata, toplumun temel müesseselerine ilişkin gerçekçi fikirlere ve ilkelere Atatürkçülük denir. Atatürkçülük; emperyalizmin düşmanıdır, anti-emperyalisttir. Tam bağımsız Türkiye’den yanadır. Özgürlükçüdür. İnsan hakları savunucusudur. Her türlü terörün karşısındadır. Yobazların, vurguncuların, çıkarcıların düşmanıdır… Atatürkçülük; 20. yüzyılın yüz akı, ulusal direnişlerin temelindeki ‘tam bağımsız’ harcıdır. Atatürkçülük; ulusal bağımsızlık demektir, ulusal kurtuluş demektir, antiemperyalist bilinç demektir. Atatürkçülük; aşırı sağa ve aşırı sola ödün vermeyen, kişi haysiyet ve onuruna inanan, ulusal, akılcı ve insancıl bir görüştür. Atatürkçülük; Atatürk’ü bütün yönleriyle ve eserleriyle tanımak, sevmek, benimsemek, tanıtmaya ve sevdirmeye çalışmaktır. Başka bir ifadeyle Atatürk’ün ideolojisini, ülkü ve eserlerini eksiksiz öğrenip tam olarak gerçekleştirmek, yüceltmek ve aynı yoldan Türk ulusunu çağdaş uygarlık düzeyine ulaştırmak için bütün gücümüzle çalışmaktır. Atatürkçülük; siyasi bir öğreti değil, bir dünya görüşüdür. Türkiye’nin ve Türk ulusunun gerçeklerine gereksinimlerine ve yeteneklerine en uygun gelen, denenmiş başarılı sonuçları alınan bir öğretidir. Atatürkçülük; herhangi bir yabancı siyasal akım ya da ideoloji ile açıklanamaz. Atatürkçülük, Türk halkının ve Türk yurdunun tabiatından, tarihinden doğmuştur. Atatürkçülük; Türkiye’nin gerçeklerinden doğmuş bir düşünce sistemidir. Türk milletinin iradesiyle oluşmuş, tarihi bir gelişmenin ürünüdür. Atatürkçülük, her şeyden önce millete haklarını tanıma ve tanıtmadır; millet egemenliğinin ifadesidir. Atatürkçülük bir kurtuluştur, milletçe bağımsızlığa kavuşmadır. Atatürkçülük, modern bir toplum hayatı yaşama demektir. Atatürkçülük, ‘halkçılık’, ‘laiklik’, ‘cumhuriyetçilik’, ‘devrimcilik’, ‘devletçilik’ ve ‘milliyetçilik’ olmanın ötesinde, değişen nesnel koşullar karşısında, bu ilkeler çerçevesinde sürekli tutumlar takınmaktır. Atatürkçülük, kesinlikle salt ilerleyen açık bir ideolojidir. Atatürkçülüğü yorumlarken bazı farklı noktalara varabilmesi olasıdır. Ancak Atatürkçülükte olmayan şey; ‘tutuculuk’ ve ‘statükoculuk’tur. Atatürk’ün düşünceleri nesilden nesle aktarılacak bir put değil, yönlendirici bir dünya görüşü ve dünyanın dinamik bir yorumudur. Yöneticilerin kişilikleri çoğu kez, siyasal düzenin niteliğine bağlıdır. Eğer bir toplum, ulusal kurtuluş savaşı yaşamışsa, bu toplumda yöneticilerin kişilikleri ulusal kurtuluş hamuru ile yoğrulmuş demektir. Bu kişilikler ulusal bilince dayanır. Her eylem, her davranış, bu ulusal bilinç ile şekillenir. Mustafa Kemal, bu tür kişilerin örneğidir. Mustafa Kemal’i Atatürk yapan bu ulusal onur ve bu ulusal bilinçtir. Bunun içindir ki, Mustafa Kemalcilik ulusal onur, Atatürkçülük ise ulusal bilinç demektir. Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir. Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir kurtuluş savaşını başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir. Kemalist ideoloji de bu düşünceleri devam ettirmek demektir. Bu zihniyet unutmasın ki bu devleti, bu Cumhuriyeti kuranlar kan ile kurmuştur. Bunu yıkmaya çalışanlar bunu asla beceremeyecektir. Unutulmaması gereken bir konu da; Türk milleti para gibidir, ışığa tuttuğunda içinde Atatürk yoksa sahtedir” ifadelerini kullandı.