Çiftçi eğitim programları ile birçok mahallede çiftçileri eğitici seminerler veren İnegöl Belediyesi, Bursa Arıcılar Birliği ile ortaklaşa bir program gerçekleştirdi, Sani Konukoğlu Konferans Salonunda Arıcılık Paneli düzenlendi. •Serhat ÇİÇEK
Dün saat 13.30’da düzenlenen panele Belediye Başkan Yardımcısı Eşref Yiğit, Bursa Arıcılar Birliği Başkanı Selami Seymen, İlçe Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürü Turan Aksakallı, Ziraat Odası Başkanı Sezai Çelik, İnegöl Muhtarlar Derneği Başkanı Mehmet Çuluk ile arıcılar katıldı.
PARA ÖDEMEK ZORUNDA KALIYORSUNUZ
Panelin açış konuşmasını yapan Belediye Başkan Yardımcısı Eşref Yiğit, belediye olarak kırsal kalkınmayı sağlamak ve çiftçiye gerekli desteği sunmak adına son dönemde tarımla ilgili pek çok projeyi hayata geçirdiklerini belirterek, “Özellikle geçtiğimiz günlerde başlattığımız bilgilendirme toplantılarıyla toprağın işlenme dönemi öncesinde çiftçimize gerekli uyarıları yaparak toprağın daha doğru işlenmesi ve verimin artmasıyla ilgili bilgilendirme çalışmaları yapıyoruz. Tarımın içinde önemli yere sahip olan arıcılığın geliştirilmesi ve teşviki de kırsal kalkınma projelerimiz arasında yer alıyor. Arıcılığı sadece polen, bal, arı sütü, bal mumu vb. ürünler gibi düşünmemeliyiz. Dünyada ve ülkemizde arıcılığın insanlığa en önemli katkısı çiçeklerden polen toplarken yapmış olduğu tozlaşmasıdır. Çünkü arılar polen toplama sırasında çiçekler arasında döllemeyi sağlamış oluyorlar. Ne kadar tozlaşma fazla olursa o kadar bitkilerden elde edilen ürün kaliteli ve sağlıklı olmaktadır. Arıların yapmış olduğu bu görevin bitkilerin verimine yüzde 40’lık bir katkısı olduğu görülmüştür. Sırf bu nedenle yurtdışında insanlar bahçelerinde tozlaşmayı sağlaması için arı kovanı kiralamaktadırlar. Ne yazık ki ülkemizde ise tam tersi olmaktadır. Yani bir kişinin bahçesine kovanlarınızı koyabilmeniz için bahçe sahibine para ödemek zorunda kalıyorsunuz” dedi.
ARI YETİŞTİRİCİLERİMİZE FAYDALI OLMASINI TEMENNİ EDERİM
Tarımla ilgili yapılacak çok iş ve kat edilecek çok yollarının olduğunu ifade eden Yiğit, “Bu kapsamda bugün arıcılık üzerine bir panel düzenledik. İnegöl kırsalında mevcut olan arı yetiştiriciliği ve bal üretimini desteklemek, teşvik etmek, mevcut sorunlara çözüm üretmek, arı yetiştiricilerimize teknik ve akademik bilgi akışı sağlamak, pazarlama teknikleri ve imkânların araştırılması konularında Bursa Arı Yetiştiricileri Birliği ile birlikte organize ettiğimiz bu panelle İnegöllü arıcılarımızı bilgilendireceğiz. Arıcılar Birliği’ne kayıtlı olan ve olmayan yaklaşık 250 arı yetiştiricisinin olduğu bölgemizde verim mevsim ve iklim şartlarına göre değişkenlik arz etmekle birlikte yıllık ortalama 130 ton civarında organik bal üretilmektedir. Panelimizdeki temel hedeflerimiz arasında önceliğimiz bölgemizdeki arı yetiştiricisi sayısını ve organik bal üretim rekoltesini arttırmaktır. Bugün değerli öğretim üyelerimizin katkılarıyla arı yetiştiriciliğinin teknik unsurları, holinasyon (tozlaşma) kriterleri, pazarlama imkânları gibi konularda bilgi sahibi olacağız. Bu panelin ilçe tarımına ve arı yetiştiricilerimize faydalı olmasını temenni ederim” diye konuştu.
ARICILARA 67 BİN LİRA DESTEK DAĞITILDI
İlçe Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürü Turan Aksakallı ise, “Arıcılık doğaya ve çevreye zarar vermeden yapılan tarımsal faaliyetlerden biridir. Özellikle arıların tozlaşmayla birlikte bitkisel üretime sağladığı faydalar ile toprağa bağımlı olmadan yapılan bir faaliyet olduğundan dolayı günümüzde vazgeçilmez bir tarımsal faaliyettir. Malumuz Bakanlığımızın bu konuda desteklemeleri vardır. Arıcılık sistemine kayıtlı olan yaklaşık 86 üreticimize destek verildi. En az 30 adet arı kovanı sahip olan üreticiler bu desteklemeden faydalandı. Kovan bedeli yakalık 10 lira olmak üzere 2014 yılında üreticilerimize 67 bin lira destek dağıttık” dedi.
İNEGÖL BELEDİYESİNDEN DE ARICILARIMIZA BU TÜR DESTEKLER BEKLİYORUZ
Arıcılığın tabiatın bütün zorluklarına katlanarak insanlık için çok değerli heder olup gidecek ürünleri elde etme sanatı olduğunu belirten Bursa Arıcılar Birliği Başkanı Selami Seymen, “Birliğimiz her yıl İl düzeyinde düzenlediği etkinliklerin birini de İnegöl’de Belediye iş birliği içinde gerçekleştirmektedir. Birliğimiz bugün 850 aktif üyesi ile faaliyetlerine devam etmektedir. Bugünkü toplantımızda arıcılarımızın güncel sorunlarının çözümü için üniversitelerden bilim adamları sizleri bilgilendirmek için aramızda bulunmaktadır. Son 10 yıldır insanlığın ve tabiatın varlığı arıcılıkta eş değer kılınmıştır. Birçok bilim adamı ve dünya örgütleri konunun ehemmiyetine istinaden düzenledikleri toplantılar ve kongrelerde arısız tarım yapılmayacağını açıklamışlardır. Canlıların varlığını devam ettirmeleri açısından çok önemli olan arı neslinin devamını ve ülke ekonomisine sağladığı faydaları devam ettirebilmek için arıcılarımızın Dünya arıcıları ile rekabet edebilir hale getirilmesi gerekmektedir. Bunun için desteklerin artırılması, sübvansiyonların uygulanması gerekmektedir. Örneğin Boş kovan, Arılı kovan, bal, ana arı, polen, propolis, arı sütü üretimi ve polinasyon destekleri, arıcının aracına yakıt, kamyon kamyonet alımlarında hibe destekler gibi. Arıcılık tabiatın bütün zorluklarına katlanarak insanlık için çok değerli heder olup gidecek ürünleri elde etme sanatıdır. Arıcı, soğuk demeden, sıcak demeden, evinden uzak yaşam koşullarını tabiatın şartlarına göre belirleyerek her türlü zorluklara göğüs gererek üretim yapmaktadır. 2014 yılında Büyükşehir yasasının değişmesiyle birlikte Belediyeler merkezi idarenin desteklediği hizmetleri üstlenmiş ve bunun ilk icraatını Bursa Büyükşehir Belediyesi gerçekleştirmiştir. Birliğimiz üyelerine 450 boş kovan dağıtımı yaparak sürece ilk katkıyla bunun devam edeceği izlenimlerini oluşturduğundan Büyükşehir Belediye Başkanımıza teşekkür ediyoruz. İnegöl belediyesinden de arıcılarımıza bu tür destekler bekliyoruz” diye konuştu.
ÜRÜNLERİ ÜRETİM ALANLARINA KURULMASI İÇİN GÖRÜŞMELER YAPTIK
2014 yılında Ana Arı Yetiştiriciliği kursu düzenlediklerini ifade eden Seymen, “İnşallah 2015 yılı içinde arı sütü üretimi ile ilgili de bir kurs düzenleyeceğiz. Her yıl olduğu gibi 2014 yılında da ilçe toplantılarımızı yaptık. Mali genel kurulla birlikte kuruluş belgesi intibakını yaptık. Gelenekselleştirdiğimiz arıcılık panelini ülkemiz bilim adamlarının katılımı ile gerçekleştirdik. Muğla Fethiye’de düzenlenen 4. Uluslararası Muğla Arıcılık ve Çam Balı Kongresine ve İstanbul Harbiye Bal ve Arıcılık Fuarına Büyükşehir Belediyemizin araç desteği ile katılım talebinde bulunan üyelerimizle birlikte katıldık. İnegöl Belediyemizin de bu konuda daha evvel desteklerini gördük ve bugün de desteğini arıcılarımızdan esirgemeyeceğine inanıyorum. Orman Bölge Müdürlüğü ile Kestane ve Çam balı üretim alanlarının konaklanabilir hale getirilmesi, yani bal ormanlarının kurulması, kuruluşunda mevcut bal ve polen açısından önem arz eden bitkilerin korunarak ve arıcıların tercih edeceği arı ürünleri üretim alanlarına kurulması için görüşmeler yaptık. İnşallah bizim talep ettiğimiz alanlarda bal ormanları oluşturulacaktır. Yeni İnegöl’de de bir bal ormanı çalışması planlanmaktadır. Ayrıca Orman Bölge Müdürlüğüne son yıllarda Pamucak (Laden) Bitkisinin çiçeklenme döneminde kurtlanarak polen verimindeki kayıpları önlemek için mücadele edilmesi ve Püren (erica) bitkilerinin süpürge olarak kullanımı konusundaki kesimin durdurulması ile ilgili başvurularda bulunduk. Orman yetkililerince gerekli tespitler yapıldı, bu sezon mücadele edileceği birliğimize bildirilmiştir” dedi.
İKLİM VE DOĞA ŞARTLARI UYGUN OLDUĞU YILLARDA HERKES BAL ALABİLİR
Arıcının, arı ailesini yönetmeyi öğrenmesi gerektiğini belirten Seymen, “Günden güne sektör haline gelen arıcılığımızın geleneksel ve kulaktan kulağa yöntemlerden kurtularak; teknik, bilimsel ve sağlıklı ürünler elde edecek yöntemler uygulayarak yetiştiriciliğe geçiş yapmalıyız. Arıcı, arı ailesini yönetmeyi öğrenmelidir. Ürün çeşitliliğine yönelerek bal, polen, arı sütü, propolis ve balmumu gibi ürünler üretmelidir. Erken ilkbaharda oluşan hava şartlarını iyi değerlendirmelidir. Bugünün işini yarına bırakmamalıdır. Profesyonel arıcı kilometrelerce uzaktan nektar kokusunu alır, nektar ile arıyı buluşturur. Her arıcı aynı zamanda çevrecidir. Çevremizi, konakladığımız alanlarımızı temiz tutalım. Diğer tarım alanlarına polinasyon yönü ile sağladığımız fayda herkes tarafından bilinmektedir. Gelişmiş ülkelerde meyve ve sebze bahçelerinde tozlaşmayı sağlamak amacıyla bahçelerine arılı kovan getirtebilmek için kovan başına 60 – 140 dolar arasında ücret ödemektedirler. Üretim alanlarına hasat işlemlerinde sıkıntı oluşturacak kadar yakın konaklamayalım. Konaklamalarda yönetmeliğe uygun yerlere konaklayalım. İl dışına nakil ve sağlık raporu almadan çıkmayalım. Kovan desteği tespitlerinde sıkıntı yaşamamak için nakil ve vize belgelerimizi 5 gün içinde gittiğimiz yere teslim edelim. Arıcı ve muhtarlarımız arıcıya konaklama konusunda yardımcı olmalıdır. Uygun olan alanlara çok miktar arının konulması verimi etkileyici faktör değildir. İklim ve doğa şartları uygun olduğu yıllarda herkes bal alabilir” şeklinde konuştu.
Panel Uludağ Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ercan Dülgeroğlu’nun ‘Arı Yetiştiriciliğinde Teknik Kriter ve Pazarlama’ ile Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Cevriye Mert’in ‘Arı Yetiştiriciliği’ konulu sunumlarını yapmalarıyla son buldu.