İnegöl Atatürk’ü andı

Mustafa Kemal Atatürk, vefatının 77. yıldönümünde ülke genelinde olduğu gibi ilçemizde de düzenlenen programlar ile anıldı.

Yayınlama: 11.11.2015
509
A+
A-

Mustafa Kemal Atatürk’ün ölümünün 77. yıldönümünde dün tüm yurtta olduğu gibi İnegöl’de de düzenlenen törenler ile anıldı. Düzenlenen törenlere; Kaymakam Ali Akça, Garnizon Komutanı Personel Binbaşı Kerim Kazanasmaz, Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Cumhuriyet Başsavcısı Osman Köse, siyasi parti başkan ve yöneticileri, kurum müdürleri, öğrenciler ve öğretmenler katılım gösterdiler.

 

ÇELENKLER SUNULDU






İlk tören saat 08.30’da Atatürk anıtı önünde gerçekleştirildi. Tören başlamadan önce CHP, Vatan Partisi ile ADD İnegöl Şubesi çelenkleri Atatürk Anıtı’na sundular. Saat 08.50’de Kaymakamlık, Garnizon Komutanlığı ile Belediye Başkanlığı çelenkleri sunuldu. Saat 09.05’de sirenler eşliğinde Ata’ya iki dakikalık saygı duruşunun ardından, İstiklâl Marşı okundu.

 

TÜM İNEGÖL SAYGIYA DURDU

Sirenlerin çaldığı sırada çevrede hareket halinde olan araçların sürücüleri, vatandaşlar, yayalar, yaşlılar, çalışanlar saygı duruşunda bulundular. İstiklâl Marşı’nın okunması ile Anıt önündeki tören sona erdi.

 

10 KASIMLARIN ÖNEMİ BÜYÜKTÜR

Programın ikinci bölümü Mediha Hayri Çelik Fen Lisesi’nde düzenlendi. Saygı duruşu ve İstiklâl Marşı’nın okunmasının ardından programın açılış konuşmasını yapan Mediha Hayri Çelik Fen Lisesi Müdürü Sezgin Ekici, “Türk vatanını; bağımsızlığa kavuşturan, onu çağdaş uygarlığın ayrılmaz bir parçası gören ve çağdaş uygarlık düzeyine çıkaran, adı ve eserleri sonsuza kadar yaşayacak olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ölümünün 77. yılında saygıyla anıyoruz. 10 Kasımlar artık onun aramızdan ayrılışının anma ve matem günü olmaktan çıkarak bize bıraktığı eserlerin zenginleştirilmesine ve yeni nesillere daha iyi anlatılmasına vesile olmaktadır. 10 Kasımların Atatürk’ün 57 yıllık hayatını, mücadelesini, milletimize kazandırdıkları ve kazandırmak istediklerini doğru anlama bakımından önemi büyüktür. Mustafa Kemal Atatürk, savaşlardaki başarılarıyla büyük asker, yönetimiyle büyük bir devlet adamı; görüşlerindeki sağlamlık, doğruluk, geçerlilik, uluslararası ilişkilerde güvenirlik, barış ve insan severlik değerleri ile de evrensel bir kişidir. Aynı çağda yaşayan gerek kendi milletleri gerekse dünya için endişe ve korku kaynağı olan bazı liderler, bugün ya unutulmuş ya da kötü miraslarıyla anılır olmuştur. Atatürk ise sevgi ve saygı uyandırarak, Türk milletini çağ ile tanıştırmaya gayret edip varlığını teminat altına almaya yöneltmiştir. Yalnız 10 Kasım’da değil düşünce ufkumuzda, Atatürk’ün mücadele azmi, bizlere yüklediği sorumluluklar ve gösterdiği hedefler tekrar tekrar konuşulmalıdır. Ülkemizin en zor anında bile düşünüp ortaya koyduğu milli hedef ve stratejilerin hatırlanması, bu tür çabaların anlam ve değerinin çok iyi bilinmesi gerekmektedir. Bu duygu ve düşüncelerle, aramızdan ayrılışının 77. yılında, Türk Milletinin yüreğinde ölümsüzleşen Büyük Önder Atatürk’ü bir kez daha saygı ve rahmetle anıyoruz. Ruhu şad olsun” dedi.

 

ÖLÜMSÜZLER

Günün anlam ve önemini belirten bir konuşma yapan Coğrafya Öğretmeni Ekrem Kösem ise, “10 Kasım günün anlam ve önemi konuşma metni ölümünün 77. yılında Atatürk’ü anmak, onu anlamakla bir değer kazanır. Milletleri büyüklerine bağlayan duygu, onların vücutlarından değil, şahsiyetlerinden gelir. Kökleri toplumun ruhuna dalan bu şahsiyetler ölümsüzdür. Milletler, büyük evlâtlarıyla soluk alır. Her milletin tarih sayfasında böyle kişilere rastlanır. İşte Atatürk büyük Türk milletinin bütün dünyanın üzerine çullanıp sık nefes yaptığı bir anda ortaya çıkmış, milletinin ölüm fermanını parçalamış ve onun tekrar öz yurdunun bağrında, nefes alabilen bir genç ülke olmasını sağlamıştır. Savaş sonrası yaptığı inkılâplarla, bir yandan genç Türkiye’nin oturması gerektiği temelleri gerçekleştirmiş, bir yandan da ülkemizin modern ülkeler seviyesine çıkması için milletiyle birlikte, ondan aldığı güçle büyük bir enerji harcamıştır. Bir gün, Türk için düşünen o beyin, Türk için çarpan o yürek, bütün fanilerin tabiî sonuyla karşılaşmıştır. Onun aramızdan ayrılışının bugün 77. Yıldönümü, tam 77 yıldır onsuz yaşıyoruz. Peyami Safa; Atatürk’ün ölümü sonrası şöyle der; ‘Onun fani vücudunun kaybolmasından duyduğumuz keder sonsuzdur. Fakat yeise kapılmak hem onu hem de kendimizi anlamamak olur’. Gerçekten de Türk insanının Atatürk’ün vefatından duyduğu acı kapanası değildir. Ama Türk insanı eğer Atatürk’ü anlamış, yaptıklarını iyi değerlendirmiş ve yolunu Atatürk çizgisinde bulmuşsa, ümitsizliğe kapılması doğru değildir. O ne diyordu? O ne yapıyordu? O ne istiyordu? Bıraktığı emanet neydi? Eğer bu soruların cevabını verebiliyorsak onun bıraktığı bayrağı taşıyor, Türk’ün binasını çağdaş medeniyet çizgisinde yapılandırıyoruz demektir” ifadelerini kullandı.

 

“UFKUN DA ÖTESİNİ GÖRMENİZ VE BİLMENİZ LAZIM”

Atatürk’ün gençliğe güvendiği, ülkeyi onlara emanet ettiğini belirten Kösem, “Öğrencilere hitabında; ‘Yolunda yürüyen bir yolcunun yalnız ufku görmesi kâfi değildir. Muhakkak ufkun ötesini de görmesi ve bilmesi lazımdır’ şeklindeki ifadesi ile onların vizyonlarını geliştirmelerinin önemini vurgulamıştır. Şunu hiç unutmamalıyız ki, Türk milletinin hayatında Atatürk bir dönem değil, yeni bir dönemin başlangıcıdır. Onun öncülük ettiği eser eksiksiz olmadığı gibi tamamlanmış da değildir. Genç kuşakları bekleyen en önemli görev bu başlangıcı sürdürmektir. ‘Beni görmek demek behemehal yüzümü görmek demek değildir. Benim fikirlerimi ve hislerimi anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu kâfidir’ sözlerinde de ifade edildiği gibi Mustafa Kemal ülküsünü anlamak, Atatürk’ü, Atatürkçülüğü özümsemek temel amaçtır. Cumhuriyetin nasıl doğduğunu unutmayarak, onun nereye gideceğini bilerek, geleceğe sahip çıkmak, Atatürkçülük bayrağını göklerde dalgalandırmak Türk gençliğinin temel görevidir. Cumhuriyetin 10. yılında ‘Türk’e durmak yaraşmaz, Türk önde Türk ileri’ diye haykıran sesten gücünü alan Türk gençliği, Atatürk’ün emanet ettiği Türkiye Cumhuriyeti’ni ilelebet muhafaza ve müdafaa edecektir. Bu duygu ve düşüncelerle, aramızdan ayrılışının 77. yılında, Türk Ulusunun yüreğinde ölümsüzleşen, Büyük önder Atatürk’ü bir kez daha sevgi ve saygıyla anıyor, yüksek hatırası önünde saygıyla eğiliyor ve şükranlarımızı sunuyoruz” açıklamalarında bulundu.

 

Konuşmaların ardından okulun öğrencilerinden oluşan grup Oratoryo yaptı. Ardından ise öğrencilerin Zeybek gösterisi beğeni ile alkışlandı.

 



Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.

betnis giriş
betnis
yakabet giriş