1 Kasım seçim çalışmaları kapsamında İnegöl Bosna Hersek Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği’ni ziyaret eden Saadet Partisi Bursa Milletvekili Adayı Hasan Eroğlu, son yıllarda yaşanan savaşlar nedeni ile müslümanların sürekli Türkiye’ye geldiğini belirterek, “Türkiye sığınılacak son liman” dedi.
Saadet Partisi Bursa Milletvekili Adayları Özgür Öztürk ve Hasan Eroğlu, beraberlerindeki SP İlçe Başkanı Ertan Sütçü ve yönetim kurulu üyeleri ile beraber 1 Kasım Genel Seçim çalışmaları kapsamında geçtiğimiz Çarşamba akşamı saat 20.30’da İnegöl Bosna Hersek Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği’ni ziyaret ederek istişarelerde bulundular.
Ziyaret esnasında bir konuşma yapan İnegöl Bosna Hersek Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği Başkanı Mahmut Demirtaş, “Saadet Partisi İnegöl İlçe Teşkilatımız ve çok değerli Milletvekili Adayları 1 Kasım seçimleri öncesi gerçekleştirdikleri çalışmalar kapsamında derneğimize ziyarette bulunuyorlar. Kendilerine hoş geldiniz diyoruz. Seçimlerin hayırlar getirmesini temenni ediyoruz” dedi.
MİLLETİN VERDİĞİ SORUMLULUĞU YERİNE GETİRMEMİZ GEREKİYOR
1 Kasım seçimlerinin hayırlar getirmesini temenni ederek konuşmasına başlayan Saadet Partisi İlçe Başkanı Ertan Sütçü ise, “Her ne kadar seçimler için buraya ziyarete geliyor gibi gözüksek de seçim olsa da olmasa da Saadet Partimiz sürekli üzerine düşen vazifeleri hakkıyla yerine getirebilmek için mücadele içerisindedir. Başta üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirmek gayreti içerisindeyiz. Sürekli çalışan bir teşkilatız, sürekli hedefe yürüyen bir teşkilatız. Seçim bir vesile ama vazifemizi yapmak çok daha önemli. Bu bağlamda da her zaman olduğu gibi Bosna Hersek Derneğimiz, derneklerimiz arasında ayrı bir değeri olan bir derneğimizdir. Bosna Hersek Derneğimiz ve Bosnalı kardeşlerimiz yakın tarihimiz açısından da bizlere örnek olacak durumda olan bir derneğimiz. Avrupa’nın göbeğinde yakın tarihte kardeşlerimize yapılan zulmü hep beraber gördük. Avrupa’nın, Batının nasıl bir yapı, nasıl bir anlayış içerisinde olduğunu hep beraber yaşadık. Dolayısı ile Bosna Hersek Derneğimiz ve Boşnak kardeşlerimizin yaşadıklarını anlatmaları bizim için çok daha önem arz ediyor. Bugün Suriye’de, Irak’ta, Mısır’da, tüm İslam coğrafyasında yaşananları göz önüne getirdiğimizde Batının, Avrupa’nın, Amerika’nın bize hiç de dost olmadığını çok açık ve net bir şekilde görmekteyiz. Kendimize gelmemiz, kendi birliğimizi kurmamız gerekiyor. Avrupa Birliği’nin kuyruğunda olmamamız gerekiyor. Bu bizim milletimize, bizden beklentisi olanlara yakışmayan bir durum. 1 Kasım seçimlerimiz, kendi birliğimizin, İslam Birliği’nin kurulduğu bir seçim olmuş olur inşallah. Saadet Partisi olarak şunun üzerinde durmaya çalışıyoruz; şuan derneğimizin içerisinde farklı siyasi partilere mensup, farklı görüşlerde olanlar var. Bu derneğimizin faaliyetinin devam edebilmesi için bütün bu görüşleri aynı çatı altında barındırabilmek, beraber iş yapabilmek çok güzel bir duygu. Dolayısıyla Bosna Hersek Derneğimizde durum neyse diğer derneklerimizde de böyle. Herhangi bir kahveye gidelim, masanın etrafına bakalım, kimisi Saadet Partili, kimisi AK Partili, kimisi CHP’li veya diğer partilerden olabilir ama aynı masanın etrafında oturup sohbet edebiliyorlar. Burada yapılan bu birlikteliğin mecliste de aynı şekilde uygulanabilir olmasını arzu ediyoruz. Farklı görüşlere sahip olmuş olsak da bu millet adına hep beraber taşın altına elimizi sokmamız, bu yükü hep beraber kaldırmamız gerekiyor. Saadet Partisi bu noktada önem arz eden bir parti. Geçmişte hangi siyasi parti, hangi siyasi görüş olursa olsun hepsiyle beraber bu millet, bu ülke için en güzel hizmetleri yapmış olan bir misyonun temsilcisi bugün Saadet Partisi… Geçmişte CHP ile MHP ile DYP ile koalisyon hükümetlerinde hizmet etmiş bir parti… Milletimiz bize nasıl bir tercihte bulunursa bulunsun başımızın üzerinde taşıyan, hiçbir zaman millete sitem etmeyen bir parti. Yüzde 1’de verse iktidar da verse sandıktan çıkan sonucu başının üzerine koyup gayretle üzerine yüklemiş olduğu sorumluluğu yerine getirmeye çalışan bir parti. Mecliste olan partilerin de sandıktan çıkan sonuca tahammül etmeleri gerekiyor. Millet önümüze ne koyduysa onun gerektirdiği vazifeleri yerine getirmemiz gerekiyor. Eğer bunu yapmazsak toplumda kutuplaşma olur, uzlaşma olmaz, her geçen gün çok daha büyük bir kaos ortamına girebiliriz. 1 Kasım seçimleri bizim için bir vesile. Saadet Partisi’nin mecliste olacağı bir tablo ile uzlaşıyı sağlayabiliriz. Saadet Partisi bu ülkenin sigortasıdır, mayasıdır. Bizi kabulünüzden dolayı çok teşekkür ederim” şeklinde konuştu.
“TÜRKİYE SIĞINILACAK SON LİMAN”
Babasının Bulgaristan muhaciri olduğunu belirten Saadet Partisi Bursa Milletvekili Adayı Hasan Eroğlu, “Bundan 50-60 sene önce orada zulümden dolayı dedem İnegöl’e göç ediyor. Yine Bosna Hersek’te bir zulüm yaşanıyor. Oradaki kardeşlerimizin sığınılacak liman olarak kendini Türkiye’ye atıyor. Yine baktığımızda Ahıskalı kardeşlerimiz var. Yine kendileri sığınılacak liman olarak, Türkiye’yi seçiyor. Hemen yakın tarihimizde görüyoruz; Irak’ta savaş oluyor. Bu savaş neticesinde kendilerine güvenli bir liman arayan kardeşlerimiz Türkiye’ye sığınıyor. Yine en son Suriye’de bombardıman altında kalan kardeşlerimiz kendilerini sığınacak liman olarak, Türkiye’yi seçiyor. Türkiye sığınılacak son liman. Türkiye’den başkada kaçacak yerimiz yok. O yüzden her seçim öncesinde siyasi partiler ziyaretler yaparlar, bir mesaj verirler. Genellikle bu mesajlar ekonomi üzerine olurdu. Ancak şuanda ekonomi ikinci sırada kaldı. Şu andaki en büyük sıkıntımız ülke olarak, kardeşlik hukukunun bozulması. Bugün meclise göndermiş olduğumuz 4 partinin liderleri bir masaya oturamıyorlar. Bir ülkenin sıkıntılarını gidermek için önce bir masa etrafında toplanılması gerekiyor. Bizler öyle bir aileyiz ki, bir kardeşimiz AK Parti’ye oy verirken, diğer bir kardeşimiz CHP’ye oy verebiliyor. Ben şahsen CHP’li birinin torunuyum. Diğer bir yakının MHP’li. Bizler kavga etmek zorunda mıyız? Hayır. Elbette farklı düşüncelerimiz olabilir ancak ortak noktalarımız da var. İşte bu ortak noktalarla ancak ülkemize hizmet edilebilir. Bunu da geçmişimizdeki, tarihimizdeki siyasi olaylara bakarak kesin olarak ifade ediyoruz ki, mecliste kardeşliği sağlayabilecek tek parti Saadet Partisi’dir. Saadet Partisi dışında mecliste bu kardeşlerimizi, parti liderlerimizi bir araya getirebilecek hiçbir parti yoktur. Bizler tekrar koalisyon olduğunda tekrar mı seçime gideceğiz? Her 4 ayda bir seçim mi yapacağız? Kesinlikle hayır. O yüzden mecliste mutlaka kardeşliğin sağlanması gerekiyor. Bu kardeşlik ortamını sağlayacak tek parti de Saadet Partisi’dir. 1 Kasım seçimlerinde bu nedenle Bosna Hersek Derneği üyelerimizden Saadet Partisine güçlü bir destek bekliyoruz” diye konuştu.
“ÜLKEYİ KURTARACAK DOKTOR SAADET PARTİSİ’DİR”
Saadet Partisi Bursa Milletvekili Adayı Özgür Öztürk, “5 ay önce bir genel seçimden çıktık ve maalesef milletimizin iradesi hükümet olarak şekillenemedi. Bunun birçok sebebi olabilir ama biz sebep kabul etmeyen, sonuç odaklı çalışan bir anlayışa sahibiz. Birlik ve beraberlik için ve bir araya gelmemek için hiçbir sebebi kabul etmiyoruz. Meclise girmemiz halinde malum parti hariç diğer bütün partilerle ittifak kapımız sonuna kadar açıktır. Ortak değerlerimiz üzerine güzel bir hükümet kurmayı arzu ediyoruz. Şuanda farkında olduğumuz veya olmadığımız birçok problemlerle yüz yüzeyiz ve ileride de yüzleşeceğiz. Ekonomik sorunlardan terör sorununa kadar bir sürü problemimiz var ama meclisteki siyasi anlayışlar bu problemleri çözmek yerine birbirleriyle uğraşmayı tercih ediyorlar. Biz tam da bu noktada Saadet Partisi’nin tarihi misyonunu hatırlatıyor ve milletimizin de bu görevi bize vermesi için destek istiyoruz. Nedir bu tarihi misyon? Ülkemiz sadece şuan değil geçmiş dönemlerde de birçok sıkıntılı süreçten geçti. Şuanda belki en zorundan geçiyoruz. Problemler farklı tarzlarda karşımıza çıkıyor. Ülkemiz adeta ameliyat masasına yatırılmış durumda. Bunu da yeni mezun, acemi doktorlara emanet edemeyiz. 46 yıllık birikimi olan, tecrübeli bir doktora ihtiyaç var. Biz bu doktorun Saadet Partisi olduğunu ifade ediyoruz. Saadet Partisi’nin mecliste yer alması durumunda çözüm odaklı bir anlayış sergileyecektir. Kaybolan birlik ve bütünlüğümüz bir anda olumlu bir şekilde düzelecektir. Bu anlamda kamuoyuna ümitsizlik pompalamıyoruz. İfade ettiğimiz her problemin çözümünü ifade ediyoruz. Bu seferki problemin çözümü de Saadet Partisi’nin bizzat kendisidir. Bu çözümün başka yerlerde gelişeceğini tahmin etmiyoruz. Şuana kadar öyle bir ışık göremedik. Meclisteki 4 siyasi parti bu kritik süreçte dahi ortamı germekten kendileri alamıyorlar ve hiçbir konuda dikkatli değiller. Milletimizin selameti, birlik ve bütünlüğümüz için Saadet Partisi’nin mecliste yer alması için desteğinizi bekliyoruz” ifadelerini kullandı.