Türkiye’nin önde gelen tarımsal üretim merkezlerinden Hatay’da, seralarda toprakla buluşturulan tohumlar, 18 aylık yoğun bakım ve besleme gerektiren bir sürecin ardından fidana dönüşüyor.
Yaklaşık 61 yıldır fidan yetiştiriciliği yapan Samandağ ilçesine bağlı 3 bin 379 nüfuslu Fidanlı Mahallesi sakinleri, hurma, üzüm, avokado, zeytin, nar ve narenciye başta olmak üzere 26 ağaç çeşidinin tohumundan fidan üreterek yurt içi ve yurt dışına gönderiyor.
Üreticiler tarafından özenle hazırlanan seralarda çeşitli ağaç türlerinin tohum ekimi yapılıyor. İlaçlama, budama, aşılama gibi 18 aylık zahmetli bir yolculuğun sonunda yetiştirilen fidanlar ağaç olmak üzere ekime hazır hale getiriliyor.
Her tohumun fidan şekline gelinceye kadar bakımı, beslenmesi, olumsuz hava ve çevre şartlarından korunması yetiştiriciler için sabırlı olduğu kadar meşakkatli bir süreci de beraberinde getiriyor.
Fidanlı Mahallesi’ndeki yetiştiriciler tarafından geçen yıl 25 milyon ağaç fidanı Türkiye’nin ve dünyanın çeşitli yerlerine gönderildi.
Bölge üreticileri, bu yıl ise 35 milyon ağaç fidanını iç ve dış pazarlara göndermeyi hedefliyor.
Fidan üreticisi İbrahim Mızraklı, AA muhabirine, tohumun fidana dönüşme sürecinin oldukça yorucu olduğunu söyledi.
Tohumların toprağı işlenmiş ve aylar öncesinden hazırlanmış seralara özenle ekildiğini anlatan Mızraklı, tohumların yetişme aşamalarında çok sayıda işlem yapıldığını, en önemlisinin aşı ve bağlama olduğunu belirtti.
Tohumun 18 aylık bir zaman içinde fidana dönüştüğünü belirten Mızraklı, şöyle konuştu:
“Fidan üretiminde çalışan işçilerimiz özellikle en önemli kısım olan aşılamayı çok titiz bir şekilde yapmaktadırlar. Fidanın zor ve zahmetli bir süreci var. Tohumun ağaca dönüşme sürecindeki en önemli işlemlerden biri aşılamadır. Aşılar ağacın ürün cinsinin belirlenmesinde kullanılıyor ve kaçınca ayda meyve vereceğine kadar her şey belli oluyor. Biz geçen yıl 200 bin fidan üretimi yaparak Türkiye’nin birçok bölgesine gönderdik. Bu yıl sadece mandalina fidanının fiyatı yüksek diğerleri aynı kaldı. Tohumlara 18 ay boyunca bebek gibi bakmalıyız ki fidan olsunlar. Tohumdan ağaç fidanı oluncaya kadar geçen 18 aylık süreçte bebek gibi bakıyoruz, onlardan gözümüzü ayıramıyoruz.”
Fidan üreticisi Hasan Mızraklı da baba mesleğini devam ettirerek 40 yıldan bu yana fidancılıkla ilgilendiğini ifade etti.
Genellikle yılın son ayında tohumların toprakla buluşturulduğunu aktaran Mızraklı, “Tohumun fidana dönüşüm süreci çok çaba gerektiriyor. Ben 5 çeşit narenciye ekiyorum ve ürün çeşidimi bu yıl artıracağım. Mahallemizde eskiden sadece narenciye ekiliyordu ancak şu an bunu oldukça çeşitlendirdik ve zeytin, erik, kayısı, hurma ve badem gibi 26 çeşit ağaç fidanı yetiştiriyoruz. Bu yıl mahalleli olarak 35 milyon fidan üretimi yapmayı hedefliyoruz.” dedi.
Mahalle sakinlerinden fidan işçisi Orhan Yücel de bir yıl önce ekilen fidanların aşılanmasına başlandığını anlattı.
Aşılamanın, fidanın cinsinin belirlenmesi ve daha kaliteli verim alınması için yapıldığına değinen Yücel, “Aşı özellikle ağaç fidanlarının üretimindeki meyvelerinin daha kaliteli ve büyük olmasını sağlar. Bizlere gelen taleplere göre de aşılama yapabiliyoruz. Aşı oldukça zor ve beceri gerektiren bir iştir, günde 8 saat çalışarak ortalama 100 ağaca aşı yapabiliyoruz. Günlük 350 lira kazanıyoruz.” ifadesini kullandı.