Ankara’da beyin ölümü gerçekleşen gencin ailesi tarafından bağışlanan organları, Bilkent Şehir Hastanesinde nakil bekleyen 4 hastaya birden hayat verdi.
Gençten alınan karaciğer, akciğer, kalp ve böbrek, 23 Aralık’ta yaklaşık 200 kişilik ekibin görev aldığı eş zamanlı operasyonla hastalara nakledildi.
Operasyon sayesinde 1 yıldır nakil listesinde olan 64 yaşındaki Nuray Doğan yeni karaciğere, Erzincan’dan gelen 57 yaşındaki Dursunali Kaya yaşayabilmek için beklediği akciğere, yapay kalp cihazı takılı 40 yaşındaki Serhat Bulut kalbe ve 4 senedir diyaliz tedavisi gören 16 yaşındaki Şeref Yıldırım da yeni böbreğine kavuştu.
Ankara Bilkent Şehir Hastanesi Koordinatör Başhekimi Dr. Öğr. Üyesi Aziz Ahmet Surel, operasyona ilişkin basın mensuplarına yaptığı açıklamada, karaciğer, böbrek, kalp ve akciğer nakillerini gerçekleştirme yetkisine sahip tek hastane olduklarını söyledi.
Beyin ölümü gerçekleşen gencin organlarının ailesince bağışlanması sonucu hastanedeki 4 ayrı hastanın yeni bir hayata kavuştuğuna dikkati çeken Surel, “Ülkemizde ilk defa tek bir hastanede, bir hastadan gelen 4 organ aynı anda 4 farklı hastaya nakledildi. Organları bağışlayan aileye örnek tavrı için teşekkür ediyoruz, kardeşimize Allah’tan rahmet diliyoruz.” dedi.
Salgın sürecine rağmen 2019’dan bugüne kadar 176 böbrek, 94 karaciğer, 36 akciğer ve 30 kalp olmak üzere 336 organ nakli yapıldığını ifade eden Surel, organ nakledilenlerden 59’unun 15 ülkeden geldiğini bildirdi.
Türkiye’de canlıdan organ bağış oranlarının daha iyi olmasına karşın kadavradan bağışın yetersiz olduğuna işaret eden Surel, nakil bekleyen daha çok hastanın sağlığına kavuşabilmesi için bu bağışların da artması temennisinde bulundu.
Kalp ve akciğer nakli yapılan hastaların şu an yoğun bakımda izlemlerinin devam ettiğini, bunun rutin süreç olduğunu anlatan Surel, böbrek ve karaciğer hastalarının durumunun ise iyi olduğunu bildirdi.
Karaciğer naklini gerçekleştiren Bilkent Şehir Hastanesi Organ Nakli Mesul Müdürü Prof. Dr. Erol Birol Bostancı da karaciğer nakli ameliyatının yaklaşık 15 uzmanlık alanından destek alınarak yapıldığını söyledi.
Bazı organların çok kısa sürede alınarak nakledilmesi gerektiğini belirten Bostancı, “Özellikle akciğer ve kalp naklinde bu çok önemli. Buradaki süre 4 ile 6 saat arasında. Karaciğerde 12, böbrekte de 72 saatlik süreye ihtiyaç var. Hem ambulans uçaklarımız hem de ambulans helikopterlerimiz var. Biz organları hızlı bir şekilde alıp nakil işlemini gerçekleştirebiliyoruz.” dedi.
Akciğer naklini gerçekleştiren Prof. Dr. Erdal Yekeler ise hassasiyeti sebebiyle akciğer naklinin tüm organ nakilleri içinde en zoru olduğunu dile getirdi.
Yekeler, nakil yapılan hasta Dursunali Kaya’nın durumuna ilişkin, “Şu an gayet iyi. Solunum cihazından ayrıldı, kendi solumasını yapıyor, akciğerlerini kullanıyor. Akciğerlerin uyum sürecinin tamamlanmasını bekliyoruz.” diye konuştu.
Kalp naklini gerçekleştiren Prof. Dr. Ümit Kervan da operasyonun yaklaşık 4,5 saat sürdüğünü belirterek, kendilerine ilk başvurduğunda durumunun çok ağır olması nedeniyle hastaya yapay kalp cihazı taktıklarını anlattı.
Kervan, “Yapay kalp cihazı açık kalp ameliyatı gerektiriyor. Kalp nakliyle de ikinci büyük bir ameliyatı yaptık. Şu anda geldiğimiz noktada hastamızın kalbinde bir sorun yok. Kalbi destekleyecek ilaçlar vermiyoruz. Solunum cihazından ayırıp servise çıkarmak için hazırlıklarımızı yapıyoruz.” dedi.
Böbrek naklini yapan Doç. Dr. Erkan Ölçücüoğlu ise nakilden önce hastanın 4 yıldır diyalize girdiğini kaydetti.
Böbreğin şu anda çalıştığını ve hastanın diyalizden kurtulduğunu ifade eden Ölçücüoğlu, Türkiye’de 23 bin insanın böbrek nakli beklediğine ancak 3 bin hastaya umut olunabildiğine dikkati çekti.
Karaciğer nakliyle sağlığına kavuşan Nuray Doğan da yaklaşık 4 yıldır nakil beklediğini ve hastaneden sabah saatlerinde aldığı telefonla büyük mutluluk yaşadığını dile getirdi.
Organ bağışıyla hastalara umut olan gence Allah’tan rahmet, ailesine sabır dileyen Doğan, “Engelli çocuğum var 39 yaşında, Allah onun yüzüne güldü. Şu anda çok iyiyim.” ifadelerini kullandı.
Akciğer nakli yapılan Dursunali Kaya ise 30 yıldır hasta olduğunu, bağışlanan organ sayesinde yeni bir hayata başlayabilecek olmanın mutluluğunu yaşadığını söyledi.