Bölgesel Mülteci ve Dayanıklılık Planı (3RP) Türkiye açılış toplantısı, Türk yetkilerin, 11 Birleşmiş Milletler kuruluşunun ve 26 sivil toplum kuruluşu ortağının katılımıyla Ankara’da gerçekleştirildi.
Suriye krizi 6’ıncı yılına girerken, Türkiye, Birleşmiş Milletler ve ortaklarının Suriye krizine yönelik 2017-2018 Bölgesel Mülteci Dayanıklılık Planı’nın (3RP) Türkiye lasmanı Ankara’da gerçekleştirildi. Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Büyükelçi Cihad Erginay, Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) Müdahale Dairesi Başkanı Fatih Özer, Birleşmiş Milletler Mukim Temsilcisi Irena Vojackova Sollorano ve çok sayıda yabancı konuğun katıldığı toplantıda katılımcılar, Suriyeli mülteciler ve ev sahibi topluluklar için yeni fonlar çağrısında bulundu.
Programın açılış konuşmasını yapan Büyükelçi Cihad Erginay, Bölgesel Mülteci ve Dayanıklılık Planı (3RP) Türkiye açılış toplantısında bulunmaktan büyük memnuniyet duyduğunu ifade ederek, “Geçtiğimiz 15 yıl içerisinde Suriye insani krizinin boyutları konusunda uluslararası toplumda büyük bir bilinçlenme oluşmuştur. Türkiye, kapımızda meydana gelen bu olaylardan en fazla etkilenen ülkedir. Biz de bu yük ve sorumluluğun paylaşma bilincini yorulmak bilmeksizin savunmaktayız” diye konuştu.
“Türkiye’nin teklifi üzerine Suriyelilerin durumu 17’inci BM Genel Kurulu gündemine alınmıştır”
Türkiye’nin Suriyeli mültecilerin durumu konusunda bilinçlendirme, yaşam koşullarını iyileştirme ve düzensiz göç ile ilgili çalışmalarda öncü rol üstlendiğinin altını çizen Büyükelçi Erginay, şunları kaydetti:
“Öncelikle Türkiye’nin teklifi üzerine Suriyelilerin durumu 17’inci BM Genel Kurulu gündemine alınmıştır. 2015 Eylül’ünde bu gündem maddesi bir kilometre taşı olmuştur ve BM Genel Sekreterliği bu konuda bir yol haritası paylaşmış ve birçok üst düzey toplantı ve mekanizma mülteciler ve göçmenlerle ilgili bu yol haritasında yer almıştır. Donörlar Konferansı şubat ayında Londra’da, mayıs ayında Dünya İnsani Zirvesi İstanbul’da, Birleşmiş Milletler Mülteciler ve Göçmenler Zirvesi eylül ayında düzenlenmiştir. New York Deklarasyonu küresel iradeyi ortaya koyması açısından mültecilerle, göçmenlerin geleceği açısından önemlidir. Bunun yanında iki küresel faaliyet somut sonuçları ortaya çıkmıştır. Suriye krizinin ortaya çıktığı andan itibaren mali yardım bu girişimlerimizin, çabalarımızın başarısının en önemli anahtarıdır. 12 milyar dolar donörle Londra Konferansı tarafından ortaya konulmuştur fakat bu ihtiyaçlara karşılık verebilmek için çok daha fazlasına ihtiyaç vardır.”
“Suriyeli öğrenci sayısı 518 bine ulaştı”
Türkiye’deki Suriyeli mültecilerin konaklama, eğitim ve meslek edindirme durumlarına ilişkin bilgi veren AFAD Müdahale Dairesi Başkanı Özer ise şunları aktardı:
“2016 yılında kamplarımız içerisinde ciddi iyileştirmeler yaptık. Çadır kentleri azalttık, şartları çok iyi olmayan bazılarını kapattık. Konteynır kentlerimizi genişlettik. Şu an itibariyle dokuz konteynır kentimiz faaliyette. Birisi önümüzdeki hafta, ikincisi de martta olmak üzere 3 tane daha açacağız. Sonuçta 12 konteynır kent, 10 da çadır kent ile yolumuza devam edeceğiz. Bu arada eğitim konusunda ciddi adımlar attık. Suriyeli öğrenci sayısı 518 bine ulaştı. Bu gerçekten çok büyük bir miktar ama hedefimiz tüm Suriyeli öğrencilerin bir an önce eğitim-öğretime kavuşması. Bu noktada yine ilgili kurumlar ile koordinasyonu, çalışmayı sürdürüyoruz. Gelinen noktada süreç çok uzadı. Geçici barınma merkezlerinde ve dışındaki tüm Suriyeliler için kendi hayatlarını sürdürebilecek, meslek edinmelerini sağlamaya çalışıyoruz. Halihazırda 76 bini mesleki eğitim olmak üzere 147 bin Suriyeli değişik kurslardan geçirildi. Fakat son dönem yaptığımız çalışmalar daha çok mesleğe yönelik, onlar için gelir getirici alanlara yönelik.”