Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Mahmut Gümüş, dünyada her yıl 8 milyon insanın kanser hastalığından hayatını kaybettiği bildirildi.
Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Mahmut Gümüş, “Kanser Haftası” nedeniyle açıklamalarda bulundu. Dünyada kanser görülme sıklığının her geçen gün arttığını ifade eden Gümüş, her geçen gün kanser riskine maruz kalan insan sayısının da arttığını söyledi.
Araştırmalara göre 2030 yılında dünyada yaklaşık 22 milyon kişinin kanser hastalığına yakalanacağının tahmin edildiğini belirten Mahmut Gümüş, “Şu anda, her yıl dünya çapında kanser nedeniyle 8,2 milyon kişi hayatını kaybediyor ve bu kişilerin yarısı yani yaklaşık 4 milyon kişi erken ve önlenebilir kanserler nedeni ile hayatını kaybediyor. Bu nedenle kanser konusunda önleyici tedbirlerin topluma anlatılması ve kanserden korunmaya yönelik bilinçlendirme çalışmaları önem taşıyor. Sigara hala en büyük kanser risk faktörü. Her yıl görülen kanserlerin yaklaşık 5’te biri sigaraya bağlı. Öte yandan alkol tüketimi de yine kanser riskini artıran en önemli faktörlerden biri. Obezite de başlı başına bir sağlık sorunu olmakla kalmıyor kanser için çok önemli bir risk faktörü olarak karşımıza çıkıyor” dedi.
Kanserden korunmak için toplumların bilgilendirilmesi ve bilinçlenmesinin önemli olduğunu kaydeden Prof. Dr. Gümüş, “Toplumların kanser risk faktörleri ile ilgili bilgilendirilmesi kanseri önlemede çok önemli yer tutuyor. Örneğin kanserlerin yaklaşık üçte biri sağlıklı ve dengeli beslenme ve ideal kiloyu koruyarak önlenebiliyor. Sağlıklı ve dengeli beslenmenin yanı sıra özellikle son yıllarda önemi iyice anlaşılan en önemli etken fiziksel aktivite. Fiziksel aktivitenin artırılması düzenli egzersiz yapılması kanserden korunmak için çok etkili bir yöntem. Fiziksel aktivite sadece kanser riskini azaltmakla kalmıyor; yorgunluk, depresyon ve kalp hastalıkları gibi sorunların ortaya çıkmasını da engelliyor. Öte yandan yapılan araştırmalara göre; meme kanserinde nüks ve hastalıktan ölüm oranları hastaların fiziksel aktivitelerine bağlı olarak yüzde 40 oranında azaltılabiliyor.”
“Elektronik sigaralar tütün kullanımını artırıyor”
Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Mahmut Gümüş şöyle devam etti:
“Yakın zamanda yapılan bir araştırmaya göre ergenlerin sigara yerine elektronik sigara kullanmaları tütün kullanımını özendiriyor. Araştırmacılar, 2014 yılında yaptıkları çalışmayı rastgele seçilen 213 genç ile yaptı. Araştırmaya katılan gençlerin yarısına 16 ay boyunca elektronik sigara kullanımı serbest iken diğer yarısı hiçbir şekilde nikotin ya da elektronik sigara kullanmadı. Araştırma sonunda elektronik sigara kullanımına izin verilen gençlerin sigara ve diğer tütün mamullerinin kullanımını erişkinliğe geçişte artırabileceği yönünde sonuç elde edildi.”
“Yeni nesil tedaviler ve kemoterapi uygulamaları ile tedavide başarı artıyor”
Kanser tedavisindeki gelişmelerin çok fazla olduğunu ifade eden Prof. Dr. Gümüş, “Kanserin oluşumunun mekanizmasını anlayarak ona yönelik tedaviler önemli avantajlar sağlıyor. Her ne kadar yeni ve hedefe yönelik tedaviler gelişse de kemoterapi hala etkinliğini koruyor. Yeni nesil tedaviler ile kemoterapinin kombine uygulandığı tedaviler ile hastalıkla mücadele şansı arıyor. Cerrahi müdahale, radyasyon, kemoterapi ve hedefe yönelik uygulamalar, kanser tedavisinin temelini oluşturmaktadır. Standart olarak uygulanan bu yöntemler ileri evre kanser hastalarında hem sağ kalım hem de pozitif yaşam kalitesinde yeterli başarıyı gösteremeyebiliyor. Bu alanda yürütülen son klinik çalışmalardan biri bağışıklık sisteminin kuvvetlendirilerek, tümörün yok edilmesine imkan veren ’immüno-terapi.’ Tümöre karşı hastanın bağışıklık sistemini çalıştırma prensibi, uzun yıllardır üzerinde çalışılan bir konu olmasına rağmen, uygun hedefin saptanıp ilaç haline getirilmesi günümüzde çığır açtı. Böbrek kanserinde ve akciğer kanserinde de söz konusu ilaçlar hızla kullanıma girdi. Yapılan çalışmaların uzun vadeli sonuçlarında immünoterapi ajanlarının hastaların sağ kalım süreleri üzerinde anlamlı etkileri olduğunu ortaya koymaktadır. Bu sonuçlar onkoloji tedavisinde bilim insanları arasında heyecan yaratmaktadır çünkü yaşam süresinde uzama ve yan etkilerin az olması hastalara daha kaliteli bir yaşam olanağı sağlamaktadır” diye konuştu.