Hacı adayları Üsküdar Harem’den kutsal topraklara dualarla uğurlandı

Üsküdar Harem’de yapılan uğurlama programına Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın yanı sıra İl Müftüsü Safi Arpaguş, Diyanet İşleri Başkanlığı Hac ve Umre Hizmetleri Genel Müdürü Remzi Bircan, Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen, İlçe Kaymakamı Adem Yazıcı, bazı il ve ilçe müftüleri, hacı adayları da katıldı.

Erbaş, programda, tam 580 yıl önce 1443’te hacı adaylarının Üsküdar’dan Harem-i Şerif’e uğurlandığını söyledi.

34 yıl önce gittiği ilk hac yolculuğu heyecanını halen hatırladığını belirten Erbaş, hacı adaylarının, heyecanlarının artarak dönmesini diledi.

Hac ibadetine ilişkin tavsiyelerde bulunan Erbaş, şöyle konuştu:

“Hac ibadeti biz biliyoruz ki Müslümanlığımızı, insanlığımızı daha da geliştirmeye, daha da iyileştirmeye katkı sağlayacaktır. İbadetlerin hikmeti buradadır. Niçin namaz kılıyoruz? Onu Kur’an-ı Kerim’den öğrendiğimize göre şöyle anlamaya çalışıyoruz; namaz insanı bütün kötü uzaklaştırıp, alıkoyar. Oruç da böyledir, hac da böyledir, zekat da böyledir. Daha iyi Müslüman, daha iyi insan olmak için Cenabıhak ibadetleri bizlere farz kılmıştır. Dolayısıyla haccımız bizi daha iyi Müslüman yapacak. Daha iyi insan yapacak. Buna olan inancımızı hep diri tutalım ve doya doya haccımızı yaşamaya çalışalım.”

Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed’in “Arafat’ta yapılan dualar mutlaka kabul olunur.” Hadis-i Şerifi’ni aktaran Erbaş, şöyle devam etti:

“Niyetlerinizi ve dualarınızı o kadar canlı tutun ki Arafat’a çıktığınızda, orada vakfe yaptığınızda annenizden doğduğunuz gibi tertemiz bir şekilde haccınızı yapmış olasınız. Bunun için niyet çok önemli. Efendimiz ‘Din nasihattir.’ diye buyurmaktadır. Yani samimiyettir. Samimiyetinizi öyle diri tutunuz ki haccınız sizin daha iyi Müslüman olmanıza, daha iyi insan olmanıza katkı sağlasın. Ve döndüğünüzde sizin yaşantınızdan gençler, çocuklar daha çok istifade etsin. Çünkü İslam yaşanılan bir dindir. Sadece teorik planda kalan değil, hayatta her şeyiyle gösterilen, yaşanılan bir din olması münasebetiyle haccımız aile hayatımıza güzellik katacak, komşuluk ilişkilerimize güzellik katacak, toplumsal ilişkilerimize güzellik katacak. Şimdiden bu niyetle yola çıkın. İnşallah haccınızı en güzel bir şekilde yapmış ve mebrur bir haccı yerine getirmiş olarak dönersiniz.”

“Burası güzel yolculuklara uğurlanma alanı”

Üsküdar Belediye Başkanı Türkmen ise hacı adaylarının Harem’den uğurlanması geleneğinin 1918’e kadar yüz yıllar boyunca devam ettiğini söyledi.

Trakya ve Anadolu’dan hacı adaylarının Harem’de toplandığını ifade eden Türkmen, şunları kaydetti:

“Hacı adayları, yakınlarıyla buradan vedalaşarak kutsal yolculuğa çıkardı. Bu güzel gelenek 500 yılı aşkın devam etmiş. O yüzden burasının adı ‘Harem’ olmuş. Burası İstanbul’un Anadolu’ya açılan kapısı. Anadolu’dan gelenler ayaklarını ilk burada İstanbul’a basıyor ve İstanbul’dan Anadolu’ya gidenler de buradan memleketlerine gidiyorlar. Burası bir kavuşma, buluşma, güzel yolculuklara uğurlanma alanı. 100 yıl ara verdikten sonra bu güzel geleneğe Diyanet İşleri Başkanlığının riyasetinde geçen yıl tekrar başladık. Yolunuz açık olsun, Allah haclarınızı kabul etsin.”

Programda duygusal anlar yaşandı

Diyanet İşleri Başkanı Erbaş’ın programda okuduğu duanın ardından hacı adayları teşrik tekbirleriyle uğurlandı.

Hacı adayları yolculuk öncesi yakınlarıyla vedalaşıp hatıra fotoğrafı çektirdi.

Duygu dolu anlar yaşayan adaylar, kendilerini kutsal topraklara götürecek uçaklarına binmek üzere Sabiha Gökçen Havalimanı’na yola çıktı.

Programda, Üsküdar Müftülüğü Bisiklet Kulübü ve Fransa’dan bisikletle hac yolculuğuna çıkan Faslı 3 Müslüman da yer aldı.