Çocukluğundan beri kurduğu pilotluk hayali içinde ukde kalan Demirbaş, 60 yılda 500’ü aşkın uçak maketi biriktirdi.
Maketler ile uçak posterlerini iş yeri ve evinin bir odasında sergileyen Demirbaş, AA muhabirine, küçük yaşlardan itibaren uçaklara büyük ilgi duyduğunu söyledi.
Bu ilginin kendisinde pilot olma isteği uyandırdığını ifade eden Demirbaş, “Annemler anlatırdı, 3 yaşındayken sorarlarmış ‘Atilla büyüyünce ne olacaksın?’ Ben de ‘Pilot olacağım.’ dermişim. Bu hayalle 1967’de İzmir Güzelyalı’daki hava astsubay hazırlama okuluna girdim, 1970’e kadar burada öğrenim gördüm. Bir sene de İzmir Gaziemir’deki branş okulunda hava uçak bakım alanında eğitim aldım.” diye konuştu.
Eğitimini tamamlayamadan 1971’de Elazığ’a döndüğünü ve babasının baharatçı dükkanında çalışmaya başladığını belirten Demirbaş, babasının ölümünden sonra ise burayı kendisinin işlettiğini anlattı.
Zamanla benimsediği baharatçılık mesleğini ilerleyen yaşına rağmen 49 yıldır sürdürdüğünü dile getiren Demirbaş, “Baharatçılığı severek yapıyorum ama havacılık, uçma arzusu benim için hala en üst düzeyde olan bir tutku ve özlemdir.” dedi.
Demirbaş, 13 yaşından bu yana 500’ü aşkın maket uçak biriktirdiğini belirterek, sözlerini şöyle tamamladı:
“İlk maketim 1963 senesinde elime geçen F5 uçağıydı, onu yaptım. Maket uçaklar böyle göründüğü gibi hazır değildir, her biri en az 110-120 parçadan oluşuyor. Onların her bir parçası tek tek yapışır, boyanır. Bütün uçaklarım, boyalarına kadar hepsi el emeğimdir. İçimde ukde kalan uçak mühendisi ya da pilot olma hayaliyle aldığım her bir maketi birleştirdiğim veya boyadığım zaman sanki o uçağın bir parçası benmişim gibi hissediyorum. Akşamları eve gittiğim zaman uçaklarımın florsan lambalarını yakıp karşısına geçerim, onları seyrederim. Bu şekilde tabiri caizse kendi dünyama çekilirim. İçimde ukde olarak kaldı. Bu duyguların hayatım boyunca benimle beraber yaşayacağına tüm kalbimle inanıyorum.”