Kişiyi olduğundan daha yaşlı, yorgun, bitkin, uykusuz ve sağlıksız gösteren göz altındaki morlukların çeşitli sebepleri olduğuna değinen uzmanlar, her 3 kişiden birinin bu sıkıntıyı çektiğini söyledi.
Göz çevresi cilt dokusunun vücuttaki en ince deri olduğunu belirten Plastik Rekontrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Mesut Özcan, göz altındaki morlukların farklı sebepleri olabileceğini söyledi. Prof. Dr. Mesut Özcan, “Kötü beslenme, alkol, sigara, yoğun makyaj, az su tüketimi, aşırı tuz tüketimi, uykusuzluk, kitap ve bilgisayar gibi göz yorgunluğu belirgin sebepler arasında sayılabilir. Güneş ışınları, alerjik ve atopik egzama gibi çevresel ve genetik etkenler de göz çevresinde renklenme artışına sebebiyet verebilir. Yaşlanmaya bağlı olarak deri elastikiyetini kaybeder ve gözyaşı kesesi belirginleşir. Bu da göz altındaki morlukların ve torbalanmaların oluşum sebeplerinden biridir. Çeşitli rahatsızlıkların belirtisi olarak da yansıyabilir. Örneğin burun tıkanıklığı nedeniyle göz altı derisinde ödem artar ve deri de ince olduğundan göz altı morluğu şeklinde yansır” dedi.
Gelişen tıp teknolojileri sayesinde göz altı morluklarının tedavisi için kişinin durumuna göre pek çok farklı yöntem önerilebileceğini ifade eden Özcan, “Gözaltı morluğu her 3 kişiden birinde görülen ve bireyleri olduğundan daha yaşlı, her zaman uykusuz ve yorgun gösteren bir sorundur. Gözaltı morluklarına hyalüronik asit içerikli ışık dolgusu yapılarak en doğal şekilde ve ödemsiz sorunun giderilmesine yardımcı olunabilir. Fraksiyonel Radyofrekans yani altın iğne tedavisi ile cilt altı doku ve cilt yüzeyi uyarılır. Bu uygulama ’Termal Yeniden Yapılandırma’ sağlayarak kollajenin ve elastik liflerin üretilmesini tetikler. Lifting, ciltteki ton farklılıklarını ortadan kaldırarak göz altı morluğu tedavisinde de etkin kullanılır” şeklinde konuştu.