Bursa Kent Konseyi tarafından düzenlenen ‘Nasıl bir Bursa görmek istiyorsunuz?’ konu başlıklı toplantısına katılanlar, eskisi gibi yeşil, beton binalardan arınmış, suyu içilebilen, havası kokmayan bir Bursa istediklerini söyledi.
Kent Konseyi tarafından düzenlenen ‘Bursa Konuşuyor’ toplantısında ‘Nasıl bir Bursa görmek istiyorsunuz?’ konusu ele alındı. Merinos AKKM Uludağ Salonu’nda düzenlenen toplantıya STK temsilcileri, uzmanlar, 17 ilçeden gelen muhtarlar ve çeşitli kurum çalışanı katıldı. Daha önce alternatif ulaşım başlığı altında bir toplantı gerçekleştirdiklerini ifade eden Bursa Kent Konseyi Başkanı Hasan Çepni, “Yapılan çalışmayı Bursa Büyükşehir meclisine sunmuştuk. Şuanda yavaş yavaş bunlar hayata geçiyor. Bugün de ‘nasıl bir Bursa istiyorsunuz?’ başlığı altında kurul üyelerinin karşısındayız. Onların önerilerini, beğenileri, projelerini tek tek dinleyeceğiz. Bunları yine rapor haline getirip bunları meclisimize sunacağız. Buradan çıkan fikirler önemli yol haritası olacaktır” dedi.
Meclise sunduğumuz her fikrin bir karşılığı olduğunu ifade eden Başkan Çepni, “En son maden OSB ile ilgili çalışmalarımız onaylandı. Bugün hayata geçti. Alternatif ulaşımda alınan otoparklardan, raylı sisteme kadar birçok konuşu meclise ilettik. Gereken tedbirlerin alındığını takip ediyoruz. Görüşü olan ve projesi olan herkesi bu platforma bekliyoruz” diye konuştu.
Toplantıya katılanlardan Nuran Bağlamaç, “Bursa’nın yeşil deniz gibi ovasında büyüdüm. Şimdi ise Bursa gri oldu. Hele ortasındaki Doğanbey Toki konutlarından en az 6 katının yıkılması gerekiyor. Onlar kalkmadan Bursa’nın nefes almasının imkanı yok. Çok çirkin bir görüntü oluşturuyor. Eski belediye başkanımızda iyiydi. Sağ olsun tarihi yerleri çok güzel ele aldı. Ancak bazı şeylere izin vermesine çok üzüldük. Geçmişi her gün arar hale geldik. Bursa’dan eser kalmadı” dedi.
Bilinçsiz yapılaşmanın şehir merkezinden başlayıp ormanlara doğru ilerlediğini ifade eden Nurten Ümit ise, “Havasını koklaya bileceğim. Sularından içebileceğim. Mis gibi ormanlarında gezebileceğim bir bursa olmalıdır. Uludağ’a çıkarken bile yapılaşma görüyoruz. Uludağ’ın zirvesinde bile çarpık bir yapılaşma görüyoruz. Bu bizim yer altı sularımızı çocuklarımızın yeşil Bursa diye adlandırılan Bursa’yı görmeyeceği anlamına gelmektedir” şeklinde konuştu.
Son olarak engellilerin Bursa’da büyük sıkıntı çektiğini ifade eden İlknur Başaran, “Rampalarından asansörlerine, otobüslerinden kaldırımlarına kadar hepsinin elden geçmesi gerekiyor. Kaldırımın bir tarafında rampa var ise diğer tarafında yok. Yolculuğumuz bizim için çok önemli. Çünkü güvenli bir şekilde ilerlememiz için bizim önümüze engel çıkmaması gerekiyor. Biz engelli değiliz, engelleniyoruz” dedi.