Psikiyatri Uzmanı Dr. Sinay Önen, Ramazan ayı süresince oruç tutan kişilerde yaşanan psikolojik etkilerle ilgili yaptığı açıklamada, “Ağır ruhsal hastalığı olan hastalar için oruç makul olmayabilir. Fakat oruç tutmak isteyen kişinin orucunun engellenmesi de kişide suçluluk hissi ve eksiklik duygusu oluşturabilmektedir. Eğer ağır bir ruhsal hastalık ve yüksek bir tekrarlama riski yoksa ramazan ayında oruç tutulmasına izin verilebilir” dedi.
Sağlık Bilimleri Üniversitesi Bursa Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi Dörtçelik Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Psikiyatri Uzmanı Dr. Sinay Önen, Ramazan ayı süresince oruç tutan kişilerde yaşanan psikolojik etkilerle ilgili açıklamalarda bulundu. Son günlerde hastalardan sıklıkla ‘Oruç tutabilir miyim?’ ve ‘Ramazanda ilaçlarımı nasıl almalıyım?’ şeklinde sorular geldiğini belirten Dr. Önen, “Ramazan ayında hastalarımızın genel durumları ile ilgili endişelerimiz gün içinde alınması gereken ilaçların nasıl alınacağı, vücudun susuz kalması sebebiyle ilaçlarda doz ayarlaması gerekebileceği ve psikiyatrik belirtilerde alevlenme riskidir. Bipolar bozukluk gibi uykusuzluk, stres etkenleriyle tekrarlama riski olan hastalıklarda, sahur sebebiyle yaşanabilecek uyku sorunları bu hastalıkların belirtilerinde artışa neden olabilmektedir. Ayrıca uzun süre susuz kalma, kullanılan ilaçların vücuttaki dağılımını etkileyerek ilaçların etkinliğini değiştirebilmektedir. İlaç kan düzeylerinde belirgin değişiklik olmasa dahi, uykusuzluk, kaygı gibi faktörler sebebiyle hastaların manik alevlenme yaşama riskleri artmaktadır. Bu sebeple, geçmişte mani öyküsü olan hastalarımızın, oruç tutmayla ilgili kendilerine özel önerileri mutlaka hekimlerinden almaları gerekmektedir” dedi.
“Psikiyatri hastasının oruçla ilgili kararı kendisinin almaması gerekiyor”
‘Ağır ruhsal hastalığı olan hastalar için oruç makul olmayabilir’ diyen Dr. Sinay Önen, “Fakat oruç tutmak isteyen kişinin orucunun engellenmesi de kişide suçluluk hissi ve eksiklik duygusu oluşturabilmektedir. Eğer ağır bir ruhsal hastalık ve yüksek bir tekrarlama riski yoksa ramazan ayında oruç tutulmasına izin verilebilir. Aktif hastalık belirtisi olmayan, halen koruyucu ilaç tedavisinde olan hastalarımızın ise ilaç düzenlerini aksatmadan oruç tutmaları mümkün olacaktır. Genellikle öneri, sabah ilaçlarını sahurda, akşam ilaçlarını normal zamanlarında alınması; öğlen ilacı varsa mutlaka hekimine danışmasıdır. Susuzluk sebebiyle, özellikle böbrek işlevlerini etkileyen ilaçların kan düzeyleri artabilir. Bu nedenle ramazan ayında oruç tutan kişilerde doz ayarlaması yapmak gerekebilir. Bazı psikiyatrik ilaçlarda görülen ağız kuruluğu, susuzluk ve nadiren görülen kafa karışıklığı gibi belirtiler artabilir. Eşlik eden hipertansiyon, şeker hastalığı gibi hastalıkların varlığında oruç tutmayı önermiyoruz. Sonuç olarak ilaç kullanan bir psikiyatri hastasının oruçla ilgili kararı kendisinin almaması, mutlaka hekimine danışması gerekmektedir” şeklinde konuştu.