Çocuk Endokrinolojisi Uzmanı Yrd. Doç. Dr. G. Figen Günindi, boy kısalığı veya büyümede duraklama olduğu düşünülen çocukların çocuk endokrin uzmanı tarafından muayene, takip ve tetkik edilmesi gerektiğini söyledi.
VM Medical Park Samsun Hastanesi Çocuk Endokrinolojisi Kliniği’nden Yrd. Doç. Dr. G. Figen Günindi çocuklarda boy uzaması konusunda; “Normal büyüme için sağlıklı ve mutlu olmak, doğru beslenmek ve normal hormon dengesine sahip olmak gerekir. Bunlardan herhangi birinde sorun olursa yetersiz büyüme görülür. Büyüme, çocuğu erişkinden ayıran en önemli özelliklerden birisidir. Çocukluk çağında boy uzaması sağlıklı büyümenin en temel göstergelerinden birisidir. Normal büyüme boy, vücut ağırlığı ve baş çevresindeki artışın yaş, cinsiyet ve genetik potansiyeline göre beklenen değerler içinde olmasıdır. Büyümenin değerlendirilmesinde boy uzamasının takibi ve normalden sapmaların saptanması, olası patolojik nedenlerin erken yakalanmasında büyük önem taşır. Büyümenin izlenmesi bir çocuğun sadece ne kadar büyüyeceğini göstermekle kalmaz, aynı zamanda ne kadar sağlıklı olduğunu da ortaya koyar” bilgisini verdi.
Yrd. Doç. Dr. Günindi şöyle devam etti: “Boy kısalığı yaş ve cinsiyete göre hazırlanmış büyüme eğrilerinde, boyun üçüncü persentilin (bir başka tanımla yaş ve cinsiyete göre ortalamanın iki standart sapmasının [SD]) altında olması olarak tanımlanır. Erişkin yaşamda farklı bulgularla karşımıza çıkan pek çok hastalık, çocukluk çağında sadece boy kısalığı ile kendini gösterebilir. Büyüme intrauterin, süt çocukluğu, çocukluk ve adölesan dönemi kapsar. Doğum öncesi 9 ayda ortalama 50 cm olan boy uzaması, doğumdan sonra ilk yıl 25 cm, ikinci yıl 10-12 cm, üçüncü yıl 8 cm’dir. Dört yaş ile puberte başlangıcı arasındaki uzama yılda ortalama 5-6 cm’dir. Yaşamın ilk bir ayında çevresel faktörler ve beslenme büyümeyi birincil olarak etkilerken, bu dönemden sonra iki yaşına kadar genetik etkenler ön plana çıkar. Üç yaş ile puberte arasındaki dönemde büyüme endokrin faktörlerin etkisi altındadır. Bu dönemde büyüme eğrisine paralel gitme, büyüme hızının normal olduğunu, dolayısı ile çocuğun sağlıklı olduğunu gösterir. Eğri aşağı doğru çaprazlandığı takdirde sistemik hastalık taramalarının ardından hipotiroidi, büyüme hormonu eksikliği gibi büyüme geriliğine yol açan endokrinolojik bozukluklar değerlendirilmelidir. Tiroit hormon eksikliği yavaş büyüme ve zeka gelişiminde gerilik ile sonuçlanır.”
Tıbbi süreçten bahseden Yrd. Doç. Dr. Figen Günindi, “Tiroit hormon eksikliği kan testi ile saptanır ve kolayca tedavi edilebilir. Pubertede büyüme, büyüme hormonu yanında seks steroidlerinin etkisi ile gerçekleşir. Bu dönemde yapısal nedenlerle büyüme eğrisinden sapma gözlenebildiği için büyümeyi farklı bir şekilde değerlendirmek gerekir. Büyüme hormonu büyümeyi doğrudan etkiler. Büyüme hormonu eksikliği doğumsal veya beynin doğum sırasında veya sonrasında hastalık, ışın tedavisi veya tümör nedeni ile zarar görmesi nedeni ile gelişebilir. Bebeklerde üç ayda bir, çocuk ve adölesanlarda ise 6-12 ayda bir tekrarlanan boy ve vücut ağırlığı ölçümleri büyümeye ilişkin daha ayrıntılı bilgi verir. Boy kısalığı veya büyümede duraklama olduğu düşünülen çocukların çocuk endokrin uzmanı tarafından muayenesi, takip ve tetkik edilmesi gerekir” şeklinde konuştu.