AK PARTi’DE BAYRAM TöRENi

Kurban Bayramının ikinci gününde Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) ilçe teşkilatı bayramlaşma töreni gerçekleştirdi.

Yayınlama: 05.09.2017
670
A+
A-

Bayramın ikinci günü Hikmet Şahin Kültürparkı içinde bulunan Hatıra Çay Bahçesinde gerçekleşen bayramlaşmaya Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Başkan Yardımcıları Adil Kansu, Alper Taban, AK Parti İlçe Başkanı Adem Demirel, yönetim Kurulu Üyeleri, bazı belediye meclis üyeleri, oda ve dernek başkanları, mahalle muhtarları ile partililer katıldı.

 

Bayramlaşmanın ardından bir konuşma yapan AK Parti İlçe Başkanı Adem Demirel, “Başta milletimiz olmak üzere, tüm İslam aleminin, mübarek Kurban Bayramı kutlu olsun. Huzur ve dayanışmanın yaşandığı, bir ve diri olmanın, anlam bulduğu gün geldi. Dileğim odur ki, bu kutlu günde, uzaklar yakın olsun, dostluklar pekişsin, küslükler son bulsun. Çünkü bayramlar, birlik, beraberlik, huzur ve kardeşlik günleridir. Bayramlar, rabbimizin bir nimeti olmasının yanı sıra, milli birlik ve beraberliğimizi pekiştirmek, kardeşlik ahdimizi yenilemek için de, önemli bir fırsattır. Bayramlar, her birimizin rabbimize ve bütün kardeşlerimizin birbirine yakınlaştığı günlerdir. Rabbim kestiğimiz kurbanları, kıldığımız namazları ve yaptığımız duaları kabul etsin. Şuanda, hac görevini ifade eden vatandaşlarımızın da haclarının kabul edilmesini diliyorum.Biz evlerimizde, güven içinde olalım diye, bir an dahi düşünmeden, kendini feda eden, vatanı ve milleti için, gözünü kırpmadan ölüme yürüyen, ‘Allah yolunda öldürülenlere, ölüler demeyiniz. Onlar diridirler, fakat siz bilemezsiniz’ müjdesine mazhar olan, şehitlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı ve sabır diliyorum. Allah katındaki en üst mertebelerden olan, gazilik mertebesine ulaşan, kıymetli gazilerimize ise, hayırlı ve bereketli, bir ömür diliyorum. Şuanda aramızda bulunamayan, partimize hizmet etmiş ahirete göç eden, dava arkadaşlarımıza, Allah’tan rahmet, hasta olanlara da Allah’tan acil şifalar diliyorum. Yakın coğrafyamızda kan akarken, zulüm her rengiyle kardeşlerimizi inletirken, yoksulluk en ağır şekilde hükmünü sürerken, Kurban Bayramının, idrakleri aydınlatması, gönülleri yumuşatması, insanlığa vicdanı ve merhameti hatırlatması en büyük arzumuzdur. Allah’a, sonsuz hamdü senalar olsun ki, Türkiye olarak, bölgemizde yaşanan krizlerden, uzak bir konumda, istikrar ve güven içinde, geleceğimizi inşa ve ihya ediyor, kutlu yürüyüşümüzü, kararlılıkla sürdürüyoruz. Biz, ülke ve millet olarak, güvenlik ve huzur içinde, geleceğe ilerlerken, bölgemizde yaşanan büyük acıları da, yüreğimizin en mutena yerinde hissediyor, yaşanan acıyı, kendi acımız olarak paylaşıyoruz. Bizim çocuklarımız nasıl bayram coşkusu yaşıyorsa, komşu ülkelerdeki, uzak ya da yakın ülkelerdeki, halkların çocuklarının da, aynı coşkuyu yaşamalarını gönülden istiyoruz. Bizim insanımız, büyük bir teslimiyet ve gönül huzuru içinde, kurban ibadetini ifa ederken, sahip olduğunu komşularıyla, akrabalarıyla, dostlarıyla paylaşmanın sevincini yaşarken, tüm İslam coğrafyasının da, aynı müstesna heyecanı, yaşamasını samimiyetle arzu ediyoruz. Açıkçası bu yıl, kurbanlarımızı, mülk’ün sahibi olan Allah’a sunarken, sınırlarımızın ötesindeki, her bir kardeşimize de, refah, felah, kurtuluş nasip etmesini, gönülden niyaz ediyoruz” dedi.






 

“Asker elbisesi giymiş teröristler, milletimizin tanklarını, uçaklarını, helikopterlerini ve silahlarını, yine milletimize çevirdiler” diyerek konuşmalarını sürdüren,” Ülkemiz o gece, hem bir darbe girişimine, hem büyük bir terör eylemine, hem de gizli bir işgal teşebbüsüne maruz kaldı. Milletimiz FETÖ terör örgütünün, Türkiye’yi ele geçirme girişimini tanklara, uçaklara, helikopterlere karşı vücudunu siper ederek, dünyada eşine ender rastlanır bir kahramanlıkla engelledi. Tarihe altın harflerle kazınacağına inandığım, bu mücadelenin bedeli 249 şehit, 2 bin 194 yaralı oldu. Bu vesileyle bir kez daha tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet, gazilerimize hayırlı, bereketli uzun ömürler diliyorum. Ülkemiz için 15 Temmuz gecesi ne kadar karanlık başladıysa, 16 Temmuz sabahı da o derece aydınlık doğdu. Bugün Türkiye, 15 Temmuz sabahı olduğundan, çok daha güçlü, çok daha kararlı, çok daha dinamiktir. Milletimiz kendi iradesini hiçe sayan, darbeyle, terörle, şiddetle, ülkesine boyun eğdirebileceğini, devletini ele geçirebileceğini, sananlara açık bir mesaj vermiştir. Bu tür niyetlerle yola çıkanlar, artık bilmelidirler ki, 7’den 70’e, 79 milyon vatandaşıyla bir olmuş, beraber olmuş bir Türkiye’yi karşılarında bulacaklardır. İnancım odur ki, Türk milleti ebediyete kadar son yurdunda, bağımsız, onurlu ve milli değerlerine sahip çıkarak, bayramlarını karşılayacak ve ayrılma çetelesi tutanlara, asla fırsat vermeyecektir. Birbirimize gösterdiğimiz sevgiler, karşılıklı olarak, sunduğumuz ikramlar, şuurla destek verdiğimiz, kardeşlik bağları, hiçbir kötü emelin ve habis niyetin başını kaldırmasına, müsaade etmeyecektir. Bu yüce millet sağlam ve emin adımlarla varlığını ve bütünlüğünü koruyacak. Yüksek erdem ve iradeyi, tıpkı bayram coşkusunda olduğu gibi, sonsuza kadar, gösterecektir. Terör örgütlerinin sırayla, hınç ve husumetle, saldırdığı şu günlerde, her zamankinden daha fazla, milli birlik ruhuna ve dayanışma iradesine, ihtiyacımız olduğunu bilmemiz lazımdır. Hiçbir zaman üzülmedik, hiç bir zaman, ümitsizliğe kapılmadık, karamsar olmadık, merhametlilerin, en merhametlisinden, ümidimizi asla kesmedik. ‘Kaderin üstünde mutlaka bir kader vardır’ dedik. Direndik, mücadele ettik, hiçbir şey yapamadığımız zamanlarda, seccadelerimize sığındık, ellerimizi göğe açıp, dualarla yol arkadaşlığı yaptık. Biz bu toprakların, bu vatanın evladı, biz bu ecdadın, aziz şehitlerin torunlarıyız. 79 milyon, biz hep birlikte, bu ülkenin sahipleriyiz. Bu toprak bizim toprağımız, bu vatan bizim vatanımız, bu şanlı bayrak bizim bayrağımızdır. Biz kendi toprağında, kendi vatanında, kendi milletine karşı, şiddete tevessül edenlerden, asla olmayız, bunu asla onaylamayız. Şunu, herkesin bilmesini istiyorum; bizim mücadelemiz, hak mücadelesidir. Bizim mücadelemiz, adalet mücadelesi, hukuk mücadelesidir. Bizim mücadelemiz, milletin değerlerini yüceltme, milletin kutsallarını, yaşatma mücadelesidir. Bizim mücadelemiz; Türkiye mücadelesi, yeni Türkiye, büyük Türkiye mücadelesidir. 16 yıl önce başladığımız, kutlu yürüyüşümüz devam ederken, her zamankinden daha güçlü bir Türkiye var bugün. Eğitimden sağlığa, ulaşımdan enerjiye, her alanda kalkınmış… Tüm dünyada, mazlumların umudu, kimsesizlerin sesi olan, gündem belirleyen, bayrağı 5 kıtada dalgalanan, milletini vesayet ve yasaklardan uzaklaştıran, demokrasiye inanan ve onu yücelten, üstünlerin hukukundan, hukukun üstünlüğüne geçen, bir Türkiye var bugün. Sizlerin de desteği ile ülkemizin bahtı ak olsun diye, yeni hedeflere doğru, koşmaya devam edeceğiz. Biliyoruz ki; bu azim ile çalışmaya devam edersek, yarınlar daha güzel, daha aydınlık olacak. Gazi Mustafa Kemal’in işaret ettiği, muasır medeniyet seviyesine ulaşmak için, gece gündüz çalışıyor. 2023 hedeflerimize, hızla ilerliyoruz. Bayrağımız bir, türkümüz bir, canımız bir, yazgımız bir bizim. bu bayram bizim, bu memleket hepimizin. Sözlerime son verirken; ilçe halkımızın, milletimizin ve tüm İslam aleminin Kurban bayramını bir kez daha tebrik ediyor, birliğimizin, beraberliğimizin, kardeşliğimizin daha da güçlenmesini, tüm insanlığın, huzur ve barışına vesile olmasını, Cenab-ı haktan niyaz ediyorum” ifadelerini kullandı.

 

Daha sonra konuşan İnegöl Belediye Başkanı Alinur Aktaş ise, “Biz ilçe ve ülke olarak güzellikler içerisindeyiz ama dünyada yaşanan zulümler, sıkıntılar var. Bunları da açıkçası unutmamak lazım. Bir gün bu sıkıntıların bizim başımıza da düçar olma ihtimalini de asla akıldan çıkarmamak lazım. Zaten asıl hedefte odur. Önceki gün İlçe Başkanımızla birlikte yaklaşık 1,5 saat çarşı, pazarı gezdik. Esnaf arkadaşlarımızla kısa sohbetler yaptık. Allah’a hamd olsun çarşı pazar hareketli. Esnaf arkadaşlarımıza bir önceki yılla kıyaslamalarını istedik. Kimisi yüzde 30 daha fazla ciro yaptım diyor, kimisi yüzde 10 daha az diyor. Ortalamaya vurduğunuz zaman inanın aşağı değil, hatta biraz fazlası var. Allah’a hamd olsun bu çok kolay sağlanan bir şey değil. Etrafımız sıkıntılarla dolu. Kurban Bayramına doğru özellikle Ağustos ayının ikinci yarısında Myammar’dan, Arakan’dan gelen haberlerle içimiz dağlandı. Bırakın bir Müslüman bir millet olmasını, bir insana bile hatta bir hayvana bile yapılmayacak zulümlerin yapıldığını internet ortamında, sosyal medya aracılığıyla hepimiz gördük ve şahit olduk. Tüylerimiz diken diken oldu. O insanlar nerede yanlış yaptılar veya İslam dünyası nerede yanlış yapıyor diye muhakkak suretle değerlendirmeler yapılabilir. Ama şu bir vaka, işin iki boyutu var. Bir; biz ülke olarak gerçekten çok iyi durumdayız. Bakmayın kendi içimizde birbirimizi yediğimize veya söylemlerde bulunduğumuza. Ama tabiri yerindeyse yediğimiz önümüzde yemediğimiz arkamızda. Çok güçlü bir devlet var. Engellisine, yaşlısına, ihtiyaç sahibine sahip çıkan bir Türkiye var. Afrika’nın en ücra köşelerine dünyanın dört bir tarafına sahip çıkmaya çalışan bir Türkiye var. İkinci boyut ise, bir Müslüman coğrafya da uygulanmayacak, yapılmayacak zulümler hayata geçiriliyor. Bunları iyi anlamak ve iyi okumak lazım. Hala devam ediyor. Suriye’de, Mısır’da, Filistin’de gerçekleşen olaylar. Türkiye’nin, Recep Tayyip Erdoğan’ın, AK Partinin güçlü olmak gibi bir zorunluluğu var. O yüzden de hepimizin bu sürece destek vermek gibi bir zorunluluğu var” şeklinde konuştu.                     



Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.

betnis giriş
betnis
yakabet giriş