Yeniden Refah Partisi İnegöl İlçe Başkanı İlhan Baykan, son zamanlarda İnegöl esnafının belini büken hammadde zamları işle ilgili açıklamalarda bulunarak, “İnegöl esnafına kim sahip çıkacak?” dedi.
Konu ile ilgili yazılı basın açıklamasında bulunan Baykan, şu ifadeleri kullandı:
“2020 Yılı pandemi yılı olması nedeni ile tüm vatandaşlarımız var olan krizlere rıza göstermekte, bazı sıkıntıların olabileceğini de anlayışla karşılamaktadır. Ancak bu krizlerin mevcut şartlara göre makul bir orantısı olması gerekir. Maalesef mobilya ve koltuk üretiminde hammadde fiyat artışları makul seviyenin çok çok üstünde yansımaktadır”
KRİZLER KİMLERE YARIYOR?
“Yaşanan bu krizlerden kimler besleniyor? Kimler cüzdanını değil de kasalarını dolduruyor. Ve sormak istiyoruz, hammadde fiyatlarındaki bu orantısız fahiş artışlar karşısında meslek odalarımız neden üreticilerimizin haklarını savunmazlar? Meslek odalarımız bu durumlara neden duyarsızdır, sessizdir ve bir açıklama yapmazlar? Bu odalarımızın görevi sadece faaliyet belgesi vermek, gezi düzenlemek, aidat toplamak mı? Koltuk sektöründe kullanılan tela, pandemi sebebi ile maske üretiminde de kullanılmaya başlandı. Pandeminin ilk günlerinde bazı uyanık olduğunu sanan fırsatçılar, zor durumda kalan vatandaşlara değerinin çok üzerinde fahiş fiyatlarla maske satmaya başladılar. Sonrasında yüksek fiyatla maske satışları yasaklanarak bu fırsatçıların haksız kazanç sağlamalarının önüne geçilmiş oldu. Sonrasında da maske tavan fiyatları açıklanarak durum kontrol altına alınmış oldu. Fakat koltuk üretiminin ham maddesi olan telada fiyatlar %300 gibi bir artış gördü. Şimdilerde ise %150 seviyelerine geldi. Maalesef buna Türkiye ve İnegöl’ümüzde kimse tepki vermedi veya veremedi. Hadi bunu maske ihtiyacına bağladık diyelim. Peki bu ülkede enflasyon %10-12 olarak açıklanıyorken ve sayın Maliye Bakanımızın gururla pandemiye rağmen dünya ortalamasından daha az hasarla bu süreci atlatıyoruz ve büyüme sağlıyoruz açıklamalarının ardından yine meslek odalarımız sessizliğini koruyor”
İNEGÖL ESNAFINA KİM SAHİP ÇIKACAK?
“Üreticilerimizin karşı karşıya kaldığı bu zor durumu biraz daha açarak devam edelim. İnegöl sanayimizin ana üretimlerinden biri olan koltuk sektörünün iki üretim hammaddesi olan sünger ve kumaş bu kriz sürecinin en çok etkilenen kalemlerindendir. Bu iki ana kalem ile ilgili değerlendirmeye girmeden önce Ekonomi Bakanımızın ekonomi paketini açıklarken ifade ettiği; ‘Sizin dolarla ne işiniz var? Dolar mı yiyorsunuz?’ sözlerine cevaben; evet dolar yemiyoruz, ekonomi bakanı da değiliz ama tekstil firmalarının, ve bir çok farklı alandaki firmaların fiyatlarını dolar üzerinden verdiğini biliyoruz. Diğer kalem süngerde de duruma bir bakalım. Sünger daha önce Almanya’daki Bayer Firmasının küçük bir hattında çıkan yangın sebebi ile üreticilerimiz büyük bir sıkıntı ve krizin içine girmişti. Yine o dönemde çok hızlı bir şekilde, hiç zaman kaybetmeden süngere orantısız zamlar yapılmıştı. Zamlar yapıldıktan sonra sünger sıkıntısı da çözülmüş oldu. O dönemde sanayi esnaflarına meslek odaları konu ile ilgili cılız bir basın açıklamalı toplantı yaptı. Sonuç olarak dönemin zammını eleştirmek yerine, esnaflarımızın ticareti bilmediği, şartları yerine getiremediği ifade edildi. Konumuz sanayi esnafımızın ticareti bilip bilmediği değil, orantısız zamlardır hatırlatmasının ardından, o dönemin başkanları bu konuyu sünger üreticisi firmalarla görüşüp ikinci bir toplantı yapılacağını, bu toplantıda zamların ana nedenlerini bildireceklerini söylemişlerdi. Ancak konu o şekilde kaldı ve unutuldu gitti. Ocak 2020 itibarı ile süngerm3 fiyatı 475 TL, Ekim 2020 itibarı ile 1.050 TL’dir. Ve belki de biz bu açıklamayı yaparken fiyatlar tekraren zamlanmış olacak. Yani bu demek oluyor ki, doların on aylık artış oranı % 34 olurken, süngerin on aylık artış oranı %120 olmuştur. Peki aradaki %86’lık fark nereden geliyor? Bunu kim açıklayacak? Meslek odaları mı? Sayın Ekonomi Bakanı Berat Albayrak mı? İktidarın ortağı mı? Yoksa sayın Cumhurbaşkanımız mı? Ya da ana muhalefet partisi mi? Yeniden Refah Partisi İlçe Başkanlığı olarak görüşümüz, bu ve bunun gibi konular tekelleşmenin merhametine ve inisiyatifine bırakılmamalıdır. Yetkili kişiler, makam ve kurumlar üzerine düşeni yapmalıdırlar”
HABER: SERHAT ÇİÇEK