MOBiLYA SEKTöRüNüN KALBi iNEGöL’DE ATIYOR

Dün Sevim Yıldız-2 Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Konferans Salonu’nda düzenlenen programa; Kaymakam Ali Akça, Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürü Osman Nuri Gülay, İl Milli Eğitim Müdürü Veli Sarıkaya, İlçe Milli Eğitim Müdürü Fatih Bilican, hayırsever işadamı Mehmet Yıldız ve okul müdürleri katılım gösterdiler.

Program esnasında bir konuşma yapan Hayırsever işadamı Mehmet Yıldız, “Bu okulun temelini atarken daha önceki düşünce felsefelerimizin ışığında attık. Aynı fikirler bugün de geçerli. Ne istiyorum? O veya bu nedenle okuyamamış, okuma imkânı bulamamış garibanlarla meslek sevdası olanların bu okulda okumasını arzu ediyoruz. İlla şu branşın olması lazım değil. İlk planda okul maliyeti düşük branşlardan da olabilir. Bir tesviyeci yetiştirmek için makine parçalarının pahalı olduğu bir branş vardır bir de makine parkuru olmayan bir branş olabilir. Bir boyacı yetiştirmek için büyük bir makine parkına ihtiyaç yoktur. Bu okul 5 bin 500 adeti bulana kadar Tayyip beyi bırakmam. Onun da bana sözü var. Eğer yapamazsa o bakanın meselesidir. Ya bu 5 bin 500 olacak ya da olacak. İlla şu bölüm bu bölüm olsun demiyorum, okuyan talebe sayısı olsun, ailesine ve milletine faydası olsun. Ben üniversiteyi sevmiyorum ama üniversite mezunuyum. Üniversite bana, neyi nerede bulacağımı verdi. Maliyet muhasebesi uzmanı çıktım, hayata atıldım, her şeyi hayatta öğrendim. İlmi terbiyenizle, eğitim terbiyenizle mektep öğretelim, onlar hayatta daha fazlasını öğreneceklerdir.”

 “Türkiye’nin kurtuluşu mesleki eğitimde… Türkiye bu çalışmalarla çok iyi yere gelecek. Siz doğru yoldasınız. İstenirse her şey yapılır. Meslek liselerinde insan yetiştirirseniz Türkiye’nin sanayisi çok güzel olur, kimse bize müdahale edemez. Paranız varsa gücünüz var, istediğiniz kadar âlim olun, söz sahibi olun, olmaz. İstendikten sonra yapılmayacak iş yoktur:”

 “Oğlum bu proje olurken hiç itirazsız kabul etti. Bundan sonra yine bir hayrımız olacak ama eğitime değil. Eğitime yeminliyim. Allah nasip etti bu açılışta Tayyip beye bir şey söyledim, gel görüşelim dedi ve gittik görüştük. Sultanahmet Camii’nin restorasyonunu üzerimize aldık. Bu konuda bana destek veren oğluma teşekkür ediyorum. Ben Sultanahmet İktisadi ve Ticari Bilimler Akademisi’nde okudum. En çok namazı orada kıldım. Hep aklımdaydı, bir şey yapmak istiyordum. Allah nasip etti, en kısa sürede Sultanahmet Camii’nin restorasyonunu tamamlayacağız. İnşallah orada da bu okulda olduğu gibi problemler yaşamayız” dedi.

Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürü Osman Nuri Gülay ise, “Günümüzde 3 kuruş parayı sadaka olarak vermek istemeyen insanların arasında yaşıyoruz. Burada hacı ağabeyimiz gelip çok büyük paralar harcayarak bu külliyeyi İnegöl’e kazandırdılar. Konuşmaları beni duygulandırdı. Camiyi restore etmesi, eğitim kampüsü yapmak kadar önemli. Oradaki dualar onu buraya getirdi ve o dualarının kabul olduğu camiye vefa borcunu ödeyecek. Allah kabul etsin. Bakan beyin talimatı ile buraya geldim. Mehmet ağabeyin parası vardı, doğduğu topraklarla ödeşiyor. Bizlerin maaşlarımızda 80 milyonun emeği, vebali, kul hakkı var. Sanayicimiz bize el verecek, biz yerine getireceğiz. Onlar varsa biz varız. Buradaki kampüste yetiştirdiğimiz çocukları istihdam etmezsek hiçbirimizin bu okullarda bulunmasının bir anlamı olmaz. Üreten bir Türkiye olmamız lazım, üretene de yardımcı olmamız lazım. Onların istediği işgücünü istihdam edilecek şekilde yetiştireceğiz. Bu bir vatan görevi… Hepimiz Mehmet ağabeyin emrindeyiz. O, bu okulun öğrencisi 5 bin 500’e çıkacak diyorsa çıkacak. Diyorsa ki kurslar açılacak, devlet destek verecek, hepsinin yapılması lazım.”

 “Külliyeyi gezdim, gördüm. 20 yıldır ülkemizde mesleki eğitim sorgulanıyordu. 9 Aralık’ta çıkan düzenleme sonrası sürekli illerde incelemeler yapıyoruz. Eğitimi de bu raporlar doğrultusunda yönlendiriyoruz. Bakanımız bana Mehmet ağabeyden bahsetti, mutlaka gidip görmemi ifade etti. Bu kanunla mesleki eğitimi iyileştirmek için çalışmalar yapıyoruz. Mesleki eğitimler zorunlu eğitimler kapsamına alındı. Ortaöğretim kurumlarında yaptığımız düzenlemeyle her meslek lisesinde atölye gerektirmeyen, sektörün atölyesini kullanan mesleki eğitimler açacağız. 1-2 gün eğitim vereceğiz, gidip sanayide atölyeyi görecek. Sigortalarına ve aldıkları ücrete destek verilecek. 3 aydır bu ödemeleri yapıyoruz. 4 yıl sonra çocuklarımız ustalık belgelerini alacaklar ve nitelikli usta olarak işlerine devam edecekler. Kendi işlerini açacaklarsa KOSGEB anlaşması neticesinde 50 bin TL hibe, 100 bin TL de kredi alma imkânı bulacaklar. Öğretmenlerimizin bilgi eksikliğini azaltmak için destek vererek mühendis unvanı alsınlar istedik. Bunu, eksiklerini giderebilmeleri, bilgilerini tazeleyebilmeleri için yaptık.”

 “Türkiye’ye 18 tane tematik lise açtık. Bu lise nitelikli işgücünü artırmak için açılan bir lisedir. İlk defa bir ilçede tematik lise açtık, orası da İnegöl’dür. Mobilya ve dekorasyon anlamında tek ilçe lisesi İnegöl’de açıldı. Mobilya sektörünün kalbi İnegöl’de atıyor. Bu okul sektörle birlikte bir laboratuvar oluşturacak. Çocuklarımızı sektörle iç içe yetiştirecekler. İdarecileri, öğretmenleri ve öğrencileri sınavla alacağız. Burada nitelikli olanlar mühendislik okuyacaklar. Diğerleri sektörde işgücü olarak çalışacaklar. Bunların hepsinin mevzuatları aşıldı. Mesleki eğitimde mesleki eğitim yönetim kurulu oluşturuldu. Temsilcilerin oluşturulduğu bir yönetim kurulu ne isteniyorsa onu bize sunacak, biz onaylayacağız. Çok fazla sorunla karşılaşıyoruz. İşgücü olarak istihdam edemiyor ama o alan var. Türkiye’de 790 adet alanı revize ettik. Türkiye’nin kurtuluş mesleki eğitimdedir. Mutlaka meslek öğretelim. Üniversiteye gitmek istiyorsa kapısı açık. Çok büyük bir tanıtım kapısı açtık. İnegöl’de bu billboardlardan hiç göremedim. Biraz gayret etmemiz lazım. Mehmet ağabey gayret edip bu binaları yaptı. Türkiye genelinde Anadolu Liseleri birer şube azalttı, sağlık alanı da birer şube azalttı. Bunlar, üreten Türkiye’nin üretimini artıralım diye yapıldı. Mesleki eğitimde yapılan çalışmalar tüm Türkiye’ye tanıtılacak. 5 bin 500 çocuğumuzun okuyacağı kampüste bin 200 çocuğumuz var. Burası tam dolduğunda İnegöl’ün nitelikli işgücü ihtiyacını karşılayacak imkân var. El birliği ile buna destek vermemiz lazım. Çocuklara ödenecek ücretin 3’te 2’sini Bakanlık ödüyor. 8’inci sınıfı bitiren çocuklarımızı buraya getirin. Çocuk her ay 420 lira maaş alacak, bitirdiğinde ustalık belgesi alacak. Burayı iyileştirmeyle ilgili 3-4 tespitim var. Kampüs külliye olduğu için 5-6 okul müdürümüz var, yönetimde sıkıntı yaşıyoruz diyorlar. Külliyenin tek bir yönetimle yönetilmesi gerektiğini anlatacağım. Personel sorunu olduğunu söylediler, buraya 10-15 tane mevcudun üzerine ilave kadro göndereceğiz. Sektör protokollerini inceleyeceğiz. Yazın İş-Kur ile yaptığımız protokol doğrultusunda çocukların iş başında yetişebilmeleri için günlük yevmiyeyle çocuklarımızı çalıştıracağız. Sorunları okul müdürlerimizin ağzından dinleyerek çözüme kavuşturacağız. En büyük sorunun taşıma sorunu olduğu söylendi. Bu daha önce de kulağımıza geldi. Bu konuyu Sayın Bakanımıza arz edeceğiz. Bu konularda çok büyük katkı sağlayacağını düşünüyoruz. Milli Eğitim Bakanımız bu külliyeyi tanıtacak broşür hazırlatacak ve 81 ilde tanıtacağız. Ülkemizin her yerinden çocuklarımızı burada yetiştireceğiz” ifadelerini kullandı.