İş güvencesi ile ilgili açıklamalarda bulunan Eğitim Bir Sen İnegöl Şube Başkanı Sinan Aktaş,”Sadakat ve güven ilişkisi, iş güvencesi temelinde yeniden şekillendirilmelidir” dedi.
Konu ile ilgili açıklamalarda bulunan Eğitim Bir Sen İnegöl Şubesi Başkanı Sinan Aktaş,“İş güvencesine dokunmak, kaosa davetiye çıkarmaktır. Sadece kamu görevlilerinin değil, milletin de hukukunu gözeten bir bakışla bunu söylüyoruz. Birçok sorunumuz var ve bunlara kalıcı çözüm bulunmasını istiyoruz. Performans değerlendirme taslağının bir an evvel geri çekilmesini, şiddete karşı seferberlik başlatılmasını, sözleşmelilerin kadroya geçirilmesini, mülakatla atama yönteminden vazgeçilmesini talep ediyoruz. Sadakat ve güven ilişkisi, iş güvencesi temelinde yeniden şekillendirilmelidir. Ek gösterge adaletsizliği, kadro ve derece sistemi, ücret-emek ilişkisi insan onuru odağında, emeğin hakkını vermek amacıyla gözden geçirilmelidir. İş güvencesinin kaldırılması ya da esnetilmesi formatlı bir değişiklik yapılması bizim kabul edeceğimiz bir şey değildir. Bu konuda kararımız da kararlılığımız da bellidir. İş güvencesini kırmızı çizgimiz olarak görüyoruz. Bunun tartışılmaya açılmasını doğru ve sağlıklı bulmuyoruz” şeklinde
BÜROKRATİK SİSTEME NEŞTER VURULMASI GEREKİYOR
İş güvencesini, milletin ve devletin bekası noktasındaki garantör değerlerden biri olarak gördüklerini kaydeden Aktaş, kamu hizmetinin niteliğinin kamu görevlilerinin çalışma şartlarından bağımsız düşünülemeyeceğini, çalışanların motivasyonunu bozan açıklamaların, düzenlemelerin hizmetin niteliğini de olumsuz etkilediğini dile getirdi. Çalışanın iç huzuru sağlanmadan iş huzurunun sağlanamayacağına dikkat çeken Aktaş, kamuda yaşanan sorunların bir an evvel çözüme kavuşturulması, bunun için de bürokratik sisteme neşter vurulması, kamu yönetiminin liyakat ve kariyer merkezli yapılandırılması gerektiğini vurguladı.
EĞİTİME DAHA ÇOK YATIRIM
Sendika olarak sorunlara çözüm odaklı yaklaştıklarını belirten Aktaş, sözlerini şöyle sürdürdü: “Kamu yönetiminde aksayan yönleri biliyoruz. Kamu yöneticilerinin yeterlilikleri, yöneticilerin kişisel, mesleki gelişimi ve yönetici seçme süreçleri ile ilgili sorunlar var. Bu sorunların çözümüne yönelik bir çalışma yaptık ve ‘Eğitim Yönetiminde Liyakat ve Kariyer Sistemi’ isimli bir rapor yayımladık. Kamu kurumlarına yönetici seçme sistemine ilişkin önerilerimizin dikkate alınması durumunda, birçok sorun çözüme kavuşturulmuş olacaktır. Sorunların çözümünün nitelikli bir eğitimden geçtiğini kaydeden Aktaş, “Yapılması gereken, eğitime daha çok yatırım yapmak, eğitim çalışanlarının sorunlarını ivedilikle çözüme kavuşturmak, öğretmenlerin hayat standartlarını yükseltmektir. Sorunlarla boğuşan, şiddete maruz kalan, yeni sorunlara yol açan uygulamalarla tedirgin edilen eğitimcilerden başarı beklenemez” dedi.
ŞİDDET BÜTÜN TOPLUMU ETKİLİYOR
Şiddetin eğitimcileri ve toplumu esir almasının önüne geçecek adımlar atılmalıdır
Her geçen gün artış gösteren ve daha çok eğitimcileri hedef alan çirkin olayların yanlış eğitim düzeninin sonuçları olduğunu ifade eden Aktaş, şöyle konuştu,“İstisna olması bile arzu edilmeyen olayların öğrenci, öğretmen, veli, yönetici arasında mobbingden öldürmeye varan çeşitlilikte meydana gelmesi, konunun çok boyutlu irdelenmesini zorunlu kılmaktadır. Şiddet, sadece eğitim kurumlarını ve camiasını değil, bütün toplumu etkiliyor. Eğitimle ortadan kaldırılacak şiddetin, eğitimi tehdit eder boyuta ulaşması, bunun geleceğimizi tehlikeye sokacak boyuta doğru tırmanıyor olması, acil ve köklü çözüm bulmayı zaruri hâle getirmektedir.
PERFORMANS DEĞERLENDİRME TASLAĞI GERİ ÇEKİLMELİDİR
Performans değerlendirme uygulamasıyla öğretmenin itibarsızlaştırılmasının yolunun açıldığını, her türlü şiddete, tacize, baskıya açık hâle getirildiğini vurgulayan Aktaş, “Öğretmeni güçlendirecek, donatacak, koruyacak tedbirler almak yerine onu hedef alan saldırılar karşısında sessizliğe gömülmenin akılla, mantıkla izah edilecek bir yanı yoktur. Bu mesele hepimizi, bütün toplumu ve geleceğimizi ilgilendirmektedir. Daha fazla zaman kaybedilmeden harekete geçilmeli; güvenli yarınlar için, geleceğimiz olan gençleri yetiştiren eğitimcileri şiddetten korumak için gereken önlemler bir an önce alınmalıdır. Performans değerlendirme taslağı da ivedilikle geri çekilmelidir” diye konuştu.
SÖZLEŞMELİ DEĞİL KADROLU ATAMA İSTİYORUZ
Sözleşmeli öğretmenlik uygulamasının daha önceki yıllarda denendiğinin ama istenilen faydanın sağlanamadığının görüldüğünü söyleyen Aktaş, “Daha önce tecrübe edilmiş bir uygulamayı yeniden hayata geçirmek yerine geçmişten ders almak gerekir. Eğitime ilişkin reformların kalıcı hâle gelmesi sınıflarda sadece kadrolu öğretmenlerin bulunmasına bağlıdır. Bu nedenle, sözleşmeli öğretmenler kadroya geçirilmeli, farklı istihdam modelleri kaldırılarak, atamalar kadrolu yapılmalıdır” ifadelerini kullandı.
HAKKANİYET, EHLİYET VE LİKAYAT
Mülakatla atama yöntemine de son verilmesi çağrısında bulunan Aktaş, atamaların mülakatla yapılması, adayların kazanma ya da kaybetme nedeninin objektif bir şekilde izah edilememesi, birçok yazılı sınavdan geçmiş öğretmen adaylarının farklı komisyonlarca bir kaç dakikalık mülakatla elenmesi hakkaniyete aykırıdır ve maşeri vicdanı yaralamaktadır. Ayrıca, bugüne kadar yapılan uygulama, atanan öğretmen sayısının iki katı tutarında Bakanlığa küskün ve toplumdan dışlanma tehlikesi yaşayan bir mağdur kitlesi oluşturmuştur. Vicdanları yaralayan mülakatla atama yöntemine son verilmeli, hakkaniyet, ehliyet ve liyakat ölçülerine göre bir istihdam şekli düşünmelidir” dedi.