Yunus Emre Haftası nedeni ile Nuri Pakdil İmam Hatip Ortaokulu tarafından Zeki Konukoğlu Anadolu Lisesi’nde bir program düzenlendi. Düzenlenen programda açıklamalarda bulunan Nuri Pakdil İmam Hatip Ortaokulu Müdürü Mehmet Katırcı, “Anadolu’da tesis olunan ve buradan bütün kıtalara yayılan irfan kültürünün taşıyıcısı Alperen ruhuna da bir selam göndermiş oluyoruz. Aynı zamanda Yunus Emre’nin Anadolu’nun en zor zamanlarında bu topraklara ve insanlarına aşıladığı bir ve beraber olma; tefrikaya düşm
Geçtiğimiz gün düzenlenen programa İnegöl Belediye Başkan Yardımcısı Alper Taban, Mili Eğitim Müdürü Fatih Bilican, Milli Eğitim Şube Müdürü Ali Doğru, bazı okul müdürüleri,öğretmenler ile öğrenciler katıldı.
YUNUS EMREYİ ANARKEN MENVİ ÖNDERLERİ ANMIŞ OLUYORUZ
Saygı duruşu ve İstiklal Marşının ardından programın açılış konuşmasını gerçekleştiren Nuri Pakdil İmam Hatip Ortaokulu Müdürü Mehmet Katırcı, “Yunus Emre’yi anmak üzere bir araya geldiğimiz bu programda, medeniyetimizin bütün kurucularını ve gönül yapıcılarını rahmetle, minnetle ve dualarla yad ediyorum. Biz aslında Yunus Emre’yi anarken, Maveraünnehir’den, Horasan’dan ve Semerkand’tan yola çıkan manevi önderleri de anmış oluyoruz. Anadolu’da tesis olunan ve buradan bütün kıtalara yayılan irfan kültürünün taşıyıcısı Alperen ruhuna da bir selam göndermiş oluyoruz. Aynı zamanda Yunus Emre’nin Anadolu’nun en zor zamanlarında bu topraklara ve insanlarına aşıladığı bir ve beraber olma; tefrikaya düşmeme terbiyesini ve şuurunu da bilvesile hatırlamış ve bu büyük öğretinin önemini bir kez daha vurgulamış oluyoruz” ifadelerini kullandı.
AYRILIKÇI GİRİŞİMLERE KARŞI KOYMALIYIZ
Bir arada yaşamak için bütün ayrılıkçı girişimlere beraberce karşı koymalıyız diyerek sözlerini devam eden Katırcı, “Haçlı ve Moğol barbarlığı, aynı anda topraklarımıza saldırıyordu. Haçlıların ve Moğolların barbarlığı, elbette toplumsal bir tramvaya, bir metafizik bunalıma da sebep oluyordu. Zaman zaman kardeş kavgaları yaşanıyordu. Birlik duygusu, bir arada yaşama ve bir medeniyet kurma ülküsü zarar görüyordu. Bu bunalım ve parçalanmışlıktan 13-14’ncü yüzyılda yaşayan büyük gönül adamlarının oluşturduğu, insana hürmeti esas alan öğreti sayesinde kurtulduk. Yunus Emre ve Mevlana’nın öncülüğünü ve sözcülüğünü yaptığı bu gönül hamlesi sayesinde adeta kendi Rönesans’ımızı yaptık ve Anadolu birliğini teşekkül ettirerek, yurt edindiğimiz bu topraklarda medeniyetimizi inşa ettik. Tarihte olduğu gibi bugünde bizi yurdumuzdan etmek, Anadolu’dan çıkarmak için bazı planların, kindar bazı niyetlerin olduğunu görebiliyoruz. Bu niyetler, kendileri için uygun her aracı bizi bölmek, parçalamak veya zayıflatmak için kullandı, kullanıyor. Bizler bu niyetleri, hevesleri boşa çıkarmak, bu planlan bozmak için 13-14. Yüzyılda kurulan o felsefeye sahip çıkmalıyız. Yunus Emre, Mevlana, Hacı Bayram, Hacı Bektaş gibi uluların, millet büyüklerinin birliği, beraberliği ve dayanışmayı esas alan çağrılarına uymalıyız. Kardeşlik ruhu, milletimizi bir arada tutan mayadır. Bu ruha sahip çıkmalıyız. Yunus Emre’nin yüzlerce yıldır yankılanan ve hemen herkesin kabul ettiği çağalarına kulak vermeliyiz. Bir arada yaşamak için bütün ayrılıkçı girişimlere beraberce karşı koymalıyız. Yunus Emre’nin yaşamını ve felsefesini iyi anladığımızda pek çok sorunumuz için gerekli olan çözüm yollarını da görmüş, öğrenmiş olacağız. Yunus Emre’nin sevgi ve hoşgörü dilini hepimize örnek olmasını diliyor, Yunus Emre’yi saygı ve sevgiyle anıyorum” şeklinde konuştu.
Konuşmaların ardından program öğrenciler tarafından hazırlanan Yunus Emre konulu, tiyatro gösterisi, ve ilahilerin ardından son buldu.