CHP İlçe Başkanı Halil Büyükışıklar, Bursa’da yaşanan olayın ardından açıklamalarda bulunarak, “Dünyada terörü besleyen odaklar her zaman bir çıkar ve rant kavgası içerisindedirler” dedi.
CHP İlçe Başkanı Halil Büyükışıklar, beraberindeki yönetim kurulu üyeleri ve partililer ile birlikte dün parti binasında ülke gündemine yönelik bir basın toplantısı düzenledi.
“TERÖR SALDIRISINDAN FARKSIZ DEĞİLDİR”
Bursa’da yaşanan terör olayının tüm ülkeyi üzdüğünü belirten CHP İlçe Başkanı Halil Büyükışıklar, “Terör nedir, nasıl beslenir bunu çok iyi anlamak lazım. Terör kendi başına oluşabilecek bir olgu değildir. Terör, insanların ya siyasi ya da ticari çıkarları için oluşur. Dünyada terörü besleyen odaklar her zaman bir çıkar ve rant kavgası içerisindedirler. Bursa’da yaşanan terör saldırısının Ulu Cami’nin batı kapısında halkın yoğun olmadığı bir bölgede tam da CHP’nin laiklik ile ilgili yürüyüş öncesi yürüyüşün iptal edilmesini hedefleyen bir bölgede çok da profesyonelce yapılmış bir terör saldırısı olduğunu düşünüyoruz. Laiklik doğru anlaşılmalıdır. Laiklik, dinsizlik demek değildir. Mustafa Kemal Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti’ni kurduktan sonra ilkeleriyle bu ulusun birlik, beraberlik ve kardeşlik içinde yaşayabilmesi için laiklik kavramını gündeme getirmiştir. Laiklik nedir diye baktığımızda din, dil, ırk, mezhep ayrımı gözetmeksizin halkımızın kardeşçe yaşaması demektir. Fakat günümüzde maalesef TBMM Başkanı İsmail Kahraman’ın yapmış olduğu açıklama hezeyandır, cahilcedir, bilgisizcedir. Laikliği bilmeyenlerin, laiklik anayasada olmamalı deme hadsizliği kesinlikle kabul edilemez. Atatürk ilke ve inkılapları tüm ulusumuz tarafından çok iyi değerlendirilmelidir. Neden? Bugün Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde çağdaş, medeni hukuk sistemi içerisinde yaşayabiliyorsak ve Meclis Başkanımız Sayın İsmail Kahraman da dâhil olmak üzere özgürce siyaset yapabiliyorsak, özgürce ibadetlerimizi yerine getirebiliyorsak Atatürk ilke ve inkılaplarına borçluyuz. Bunun haricinde bir sistem arayışına girmek, Cumhuriyet rejimini yıkmaya çalışmak terör saldırısından farksız değildir. CHP var olduğu sürece asla laiklik ve diğer ilkeler de dâhil olmak üzere Atatürk’ün bize bıraktığı mirası yıktırmayacağız” dedi.
HALKIMIZI AYRIŞTIRMAYA ÇALIŞIYORLAR
İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü Mustafa Karaarslan’ın sosyal medya hesabı üzerinden Mustafa Kemal Atatürk aleyhine yapılan paylaşımla ilgili bir duruşma gerçekleştirildiğini hatırlatan Büyükışıklar, “Biz de bu duruşmaya CHP olarak katıldık. Sonrasında bir takım eleştiriler oldu. CHP’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’tür. Fakat Mustafa Kemal Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurtuluş mücadelesini veren ve Osmanlı döneminde de subaylık yaparak gazi ve ulu önder kişiliği ile tüm halkımızın lideridir. Neden müdahil olma talebinde bulunmadığımız gibi bir soru geldiğinde şunu söylemek istiyoruz; 14 yıldır hukuk sistemi içerisinde var olmaya devam eden Türkiye Cumhuriyeti’nin adalet sistemine müdahil olanlar, siyaseti buna bulaştıranlar zaten günümüzde terör ve benzeri olayların yaşanmasına sebep olmuşlardır. CHP olarak STK’ların, İzmir barosunun, Bursa barosunun ve sendikaların müdahil olduğu davaya izleyici olarak katılmayı uygun gördük fakat Mustafa Kemal Atatürk’ün tüm halkımızın lideri olmasından dolayı siyasi bir alana taşınmaması için müdahil olma talebinde bulunmadık. Davayı takip etmeyeceğimiz, şahsın hukuksal çerçevede ceza alıp almayacağını takip etmeyeceğimiz anlamına gelmez. Türkiye’nin bugün bu kadar kan gölüne dönmesinin tek sebebi Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin asla bir terör grubu ile masaya oturmaması gerektiğini söylediğimiz halde Oslo’da görüşmelere gitmiş olmasıdır. Çözüm süreci diye bir süreci başlatmış olmasıdır. Bize göre çözüm süreci bir çözülüm sürecidir, bir bölünme sürecidir. Bu sebeptendir ki geldiğimiz noktada Kilis bir savaş cephesi haline gelmiştir. Kilis’te bugün Kilisli vatandaşlarımız değil Suriyeli mülteciler yaşıyor. Suriyeli mültecileri ülkemize kabul ederken ne kadar kontrollü kabul ettikleri ortadadır. Bizleri, Atatürkçüleri, CHP’lileri veya başka siyasi parti temsilcilerini takip etmek yerine MİT gerçekten görevini yapıp da Suriye’den gelen milyonlarca mültecinin gerçekten mülteci mi yoksa terörist mi olduğunu kontrol etmiş olsaydı bugün halkımız bu kadar üzülmeyecekti. Geldiğimiz noktada MİT’in gücünü farklı odaklar ve farklı kişilerin çıkarları için kullananlar terörist saldırıları tespit edemediklerini söylüyorlar fakat çok iyi biliyoruz ki yürüyüş öncesi sosyal medyada ‘Yürüyüşe gitmeyin, orada bir bomba patlayacak’ denmiştir. Soruyoruz; bu bilgi bir yerlere servis edilebiliyor da bizim istihbarat teşkilatımız neden bu insanları yakalayamıyor? Yoksa yakalamak mı istemiyor. Biz ülkemizde barış, hukuk, özgürlük içinde geleneğimizi, kültürümüzü, inançlarımızı koruyarak kardeşçe yaşamak istiyoruz. Fakat geçtiğimiz dönemde yaptığımız suç duyurusunda da açıkladığımız gibi Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız tam tersine kutuplaştırmaya, ayrıştırmaya ve bölmeye çalışıyor. Türk halkı bu karanlık ve zor günleri mutlaka aşacaktır. Birlik ve beraberliğimizin teminatı Atatürk ilke ve inkılaplarıdır” şeklinde konuştu.
“YOLUNUZUN KESİŞTİĞİ İNSANLAR SİZE PARALEL OLAMAZ”
İnegöl Adalet Sarayı’na da yansıyan paralel operasyonunun sorulması üzerine konuşan Büyükışıklar, “Matematikte, Fizikte bir kural vardır. Kâinatta birbiri ile kesişen doğrular asla paralel olmazlar. Bugün paralel diye operasyon yaptıkları kişiler geçmişte beraber siyasi olarak yol yürüdükleri insanlardır. O kadroları oraya CHP koymamıştır. O kadroları oraya koyan bugünkü siyasi iktidardır. Yapılan operasyonlar çıkar ve menfaat ilişkilerinin bittiği noktada o kadroları oradan alıp yerine kendilerini dinleyecek kadrolar yerleştirme çabasıdır. Dolayısı ile paralel diye bir yapının söylenmesi bile şaşırtıcı. Geçmişte beraber yürüdüğünüz, yolunuzun kesiştiği insanlar size paralel olamaz. Bir paralellik var. 1 Kasım’dan sonra terör saldırıları, Oslo süreci, çözüm süreci… Bir paralel siyaset gidiyor. Bu paralel siyasetin herkes farkında. Bu operasyonla alınan arkadaşların görevlerini suiistimalleri olabilir, hukuk sürecidir. Adalet ve hukuk sistemi düzgün işlediği müddetçe bir suçları varsa bu net bir şekilde ortaya çıkacaktır ama bu operasyonlar sadece kendi çıkar ilişkilerinin bittiği kişileri yok etme çabası ise Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımız ülkeyi birlik ve beraberlik içerisinde yönetmek yerine kutuplaştırarak, bölerek yönetmeye çalışıyor. Bu Türkiye Cumhuriyeti’nin ne tarihine ne geçmişine ne de geleceğine yön tutmaz. Cumhurbaşkanımız birlik ve beraberlik içerisinde ülkemizi yönetmelidir. Siyaset farkı bir şey, icraatlar başka bir şey, Cumhurun Reisi olmak başka bir şey…” ifadelerini kullandı.
HABER: Serhat ÇİÇEK