ÜRETİME BÜYÜK DESTEK VERİLECEK

İstanbul Mobilya, Kâğıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı ve MOSFED Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Güleç, Türkiye ve İnegöl mobilya sektörlerinde yaşanan gelişmeler ve izlenmesi gereken yollar ile ilgili açıklamalarda bulundu.

HEDEFİMİZE ULAŞACAĞIZ

Çalışmalarla ilgili bilgilendirmelerde bulunan İstanbul Mobilya, Kâğıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı ve MOSFED Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Güleç, “Henüz yeni Shanghai’den geldik. Shanghai Mobilya Fuarı’nda yaklaşık 40 Türk mobilya firması olarak katıldık. İzlenimler güzel. Türkiye mobilyasının dünyadaki imajı gayet yüksek. Her şey güzel gidiyor. İşimizin başındayız. Çok daha fazla çalışmamız gerekiyor. Dünyada her zaman rekabet var. Kalitede, tasarımda, inovasyonda daha iyi işler yapmamız lazım. Dünyada büyük bir pazar var. Türkiye’de de işler iyi. En son taksitlendirmelerde, kredi kartlarıyla ilgili konularda gelişmeler yaşandı. Burada mobilya sektörü olarak çok olumlu ve ümitliyiz. Türkiye, dünya pazarlarıyla rekabet ettiğimizi göz önünde bulundurduğumuzda dünyadan pazar alan bir ülkedir. Dünyadaki potansiyelden potansiyelimizi geliştiren bir ülkeyiz. Dünyadaki uluslararası ticaret biraz düşüyor. Bu bugün değil 5 yıldır düşüyor. Türkiye’nin dünyadan aldığı pay ise yükseliyor. 2023 hedefimiz de dünya pazarından 1,5 hedef almamızdır. Şuanda bu hedefe doğru hiçbir anormallik yok. 2023 yılında Türkiye, dünya ekonomisinden yüzde 1,5 pay alacak potansiyele ve güce sahip” dedi.

ÜRETİME ÇOK BÜYÜK DESTEK VERİLECEK

“Bürokrasinin içerisinin temizlenmesi Türkiye’de bir güven ortamı yakaladı” diyen Ahmet Güleç, “15 Temmuz öncesinden çok daha umutlu ve ümitliyiz. Türkiye’de her şey daha rahat ilerliyor. Başta Sayın Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız ve hükümetimiz gerçekten güzel projelerle karşımıza çıkıyorlar ama bu projelerin hayat bulması ve tabana kadar yayılmasıyla ilgili Türkiye’deki FETÖ’nün geciktirmeye ve uygulanmasının engellenmesine yönelik çalışmaları vardı. Artık böyle bir derdimiz yok. Başbakanımızın açtığı, hükümetin aldığı tedbirler hemen hayat buluyor. Özellikle mobilya sektörü için çok güzel projeler var. Türkiye’nin mobilya hikâyesini sorarsanız; biz üretim ülkesiyiz. Artık üretime çok büyük bir destek verilecek. Üretime verilen bir destek İnegöl ve ülke ekonomimize, sektörümüze büyük bir katkı sağlayacaktır. Ama tabi ki iç pazarda bir durgunluk, sıkıntı vardı. Allah’a şükür çalışan, üreten firmalarımız sıkıntılara rağmen şuanda çok daha diriler ve umutlular. Biz önümüze bakıyoruz. Önümüzdeki işlerimize bakıyoruz. Hala fuarlara gidiyoruz. Önümüzdeki ay öncelikle Hindistan’a gidiyoruz. Orada Türk mobilyasını tanıtacağız. Arkasından Ekim’in son haftasında Amerika Birleşik Devletleri’nin fuarına gideceğiz. Bu ve gittiğimiz diğer fuarlar, büyük pazarlar var. Hemen peşinden Almanya fuarı var. 24-29 Ocak tarihlerinde İstanbul’da CNR İMOB Mobilya Fuarımız var. Burada hep Türkiye’nin mobilya ülkesi olduğunu söylüyoruz. Türkiye’deki mobilya imajını yükseltme ve bizden mal alan müşteri sayısını artırmaya yönelik çabalarımız var. Aynı zamanda kilogram bazında katma değerli ihracat açmanın yollarını arıyoruz. Hep ucuz arayan değil biraz da katma değerli mobilya arayan insanlar olsun. Geriye bıraktığımız vakitte bu terör yapısının bize vermiş olduğu tahribat var. Birinci tahribat genç beyinlerimizin, çocuklarımızın beyinlerini iflas ettirmişler. Her çocuk İslam fıtratı üzerine doğar ve ülkesine faydalı olmaya çalışır ama bu yapı çocukları küçükken alıp genç beyinlerimizi iflas ettirmiş. İkincisi; insanların dini kavramlarını istismar etmiş. Çok güzel kavramlarımız var. Bu kavramlarımızı istismar etmiş. Üçüncüsü de mali yardımları istismar etmiş. Her yönüyle istismar etmiş. Şuanda insanlar ne olduğunu çok iyi görüyor. Sayın Cumhurbaşkanımız da günbegün bunların açıklamalarını yapıyor. Dolayısı ile insanlar çok net olarak bakıyorlar ki biz Türkiye olarak çok güzel verilere sahibiz. Biz dünya pazarından pay alan bir yapıya sahibiz. Önümüze baktığımızda çok daha güzel pay alma potansiyelimiz var. Yeter ki farkındalığımızı artırıp daha fazla çalışalım” ifadelerini kullandı.