Çarşıspor Antrenörü Kemal Başaran, oyuncu gelişimi için yaz aylarının kaçınılmaz evrelerden olduğunu belirterek, “Yatarak geçirmek olmaz. Bu sebeple 2000 ile 1998 doğumlu basketbol sevdalısı yetenekli arkadaşlarımızı da antrenmanlarımıza davet ediyorum” dedi.
Çarşıspor ile 3 senede 3 kupa kazanan, pek çok oyuncusunun profesyonel basketbolculuğa adım atmasına vesile olan ve oynattığı basketbolla takdir toplayan Kemal Başaran, sezon sonu değerlendirmesi ile birlikte geleceğe dair düşüncelerini de paylaştı. Kulübü ile devam edip etmeyeceğinin Ramazan ayı sonunda belli olacağını söyleyen Başaran, planlamamızı bu dönem sonunda yaparak karar vereceklerini açıkladı.
BASKETBOLUN DOĞRULARINI ÖĞRETMEK ZAHMETLİ AMA KEYİFLİ
Okullar kapandıktan sonra kısa bir tatil yaptıklarını belirterek konuşmasına başlayan tecrübeli antrenör Kemal Başaran, “Şu anda hazır olan oyuncu grubumuza 2 yeni arkadaşımız katıldı. Rotasyonumuz genişledi. 1 oyuncu daha katıp kadroyu tamamlamak istiyoruz. Elimizde doğru basketbol oynamaları için hazırladığımız yetenekli bir grubumuz var. Şuan için bireysel fundamental çalışmaları yapıyoruz. Topa hâkimiyet ve bireysel gelişime dayalı özel çalışmalarımız devam ediyor. Her gün çift idmanla istediğimiz tempoyu yakalamayı amaçlıyoruz. Bayram tatiline kadar bu çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Oyuncularımız kuvvet ve kondisyon antrenmanlarına da bir süredir devam ediyorlar. Bayram sonu kros ve teknik ağırlıklı çalışmalarla yolumuza devam edeceğiz. Şu anda çalıştırdığım tüm oyuncularımın özverisi, gayreti, arzusu harika. Hem zor hem de çok keyifli antrenmanlar yapıyoruz. Oyuncu için yaz ayları gelişmenin kaçınılmaz olduğu evrelerdir. Yatarak geçirmek olmaz. Bu sebeple 2000 ile 1998 doğumlu basketbol sevdalısı yetenekli arkadaşlarımızı da antrenmanlarımıza davet ediyorum. Aralarından iyi olanlarını takım antrenmanına alarak değerlendirebiliriz” dedi.
ŞUAN KENDİMİ BİR TAKIMA AİT HİSSETMİYORUM
Çarşıspor ile çok ciddi özverilerde bulunduklarını belirten Başaran, “Herkes, özellikle de Başkan Zeki Bey elinden geleni maddi manevi yaptı. Ancak biz bu çocukların ufuklarını, önünde profesyonel lig oynayacakları imkânlar ile geliştirmek zorundayız. Bunun için EBBL’ye de katıldık. Ancak doğru bir hazırlık süreci olmadı. Bu tabi ki imkânlar ile doğru orantılı bir durum. Ancak ben bu noktada oyuncularımı düşünmek zorundayım. Biz antrenörünüz. Bir takım değerlerimiz ve gelecek ile ilgili kariyer planlamamız elbette olacak. Şuan için benim düşündüğüm şeyleri kulüp ile gerçekleştirmek pek mümkün değil. Dolayısı ile daha doğru ve içimize sinen projeler ile bir yol bulmak en doğrusu olacaktır. Burada kalır mıyız, başka bir oluşum içerisinde olur muyuz ya da yeni bir kulübe mi transfer oluruz bunu zaman gösterecektir” şeklinde konuştu.
ÇOK ÜST SEVİYELERE GELİNEBİLİR
3 senedir beraber çalıştığı oyuncuların olduğunu belirten Başaran, “Artık yavaş yavaş hem eğitim hayatını hem de profesyonelliği bir arada götürecek oyuncular bunlar. Bu çocuklara, bu desteği vermek benim en temel görevim. Tek başıma pek çok yer ile konuşuyorum, görüşüyorum. İnegöl artık silkinmeli. Taşıma su ile değirmen döndürmeden, kendi öz değerlerimize güvenilerek, çok düşük maliyetlerle profesyonelliğe adım atılmalı. Bunun öncülüğünü yapacak, amatör spor sponsorluk yasasından yararlanacak ve harcadığı parayı vergiden düşürecek işadamları olaya el atmalı. İnegöl’de futbol kulüplerine verilen bağışların, yardım paralarının 100’de 1’i ile amatör sporlarda gelebileceğiniz noktalar çok üst seviye olur. Önemli olan bu konuda ılımlı bakan ve bu çocukları dert eden işadamlarının taşın altına elini koymasıdır. Temennim o ki bu da en kısa sürede gerçekleşecektir” diye konuştu.
GELECEKTEN ÜMİTLİ OLMAK İÇİN DESTEK KAÇINILMAZ
Kurumsal bir anlayışın benimsenmesinin gerektiğinin altını çizen Başaran, “Rekabet bu ilçe sınırları içerisinde olmalı. O kadar futbol takımı olan kulüp var. Neden basketbol, voleybol ya da diğer salon sporlarına yönelmezler anlamam. İnegöl, bunun için ciddi bir fırsat. İlçemizden neden milli takımlarla, profesyonel takımlarda oynayacak oyuncular çıkmasın ki. Her futbol takımı tüm sene dışarıdan getireceği oyuncular için binlerce TL para harcıyor. Bunu kendi yetiştirdikleri değerlere vermek, onları spor dünyasına pazarlamak, sunmak neden amaç değildir? Bunu anlamak da gerçekten çok güç… Dolayısı ile hem kulüp başkanları hem de yönetim kurulları özellikle son yıllarda yükselen spor branşı olan basketbol ve voleybola ayrı bir hassas durmaları gerekmektedir. Bu konu onlar için bir maddi külfet de oluşturmaz. Bunu da bilmeliler. Ümit ediyorum ki bu temennilerimiz er ya da geç gerçekleşir ve daha fazla oyuncu adayı yok olup gitme tehlikesi yaşamaz” ifadelerini kullandı.