Sağlık Turizmi ve alternatif turizmin çeşitliliğini artırma noktasında bölgesel olarak ileriye dönük yapılması düşünülen faaliyetlerin görüşüldüğü 4.Bursa Turizm Sempozyumu Merinos Atatürk Kongre Kültür Merkezinde gerçekleştirildi.
Bursa Valiliği himayelerinde ve Bursa Büyükşehir Belediyesi desteği ile Bursa SKAL Kulübü koordinatörlüğünde, TÜRSAB, TÜROFED desteği, GÜMTOB, TÜRSAB BYK, BURO ve BUSAT Derneğinin işbirliği ile düzenlenen sempozyumun ilk gününde Sağlık Turizminde “Yerel Yönetimlerin Yeri ve Önemi” başlıklı oturumuna konuşmacı olarak katılan İnegöl Belediye Başkanı Alinur Aktaş, İnegöl’ün Sağlık Turizmindeki yeri ve alternatif turizme yönelik yapılması gerekenler noktasında bir sunum gerçekleştirdi.
Ayrıca Yıldırım Belediye Başkanı İsmail Hakkı Edebali, Mustafakemalpaşa Belediye Başkanı Sadi Kutulan, Orhaneli Belediye Başkanı İrfan Tatlıoğlu ve Burfaş Genel Müdürü Muhammed Gümüşsoy da gerçekleştirilen oturuma konuşmacı olarak katılım gösterdi.
Sağlık turizminde yerel yönetimlerin yeri ve önemi konulu sempozyumda Oylat Kaplıcaları ve Mağarası başta olmak üzere Elmaçayır Mağarası, Fevziye Kanyonu başta olmak üzere İnegöl sınırlarından bulunan bir çok vadi, yayla ve şelale hakkında bilgiler vererek sağlık turizmi alanından Bursa’da yapılacak tüm planlamalarda İnegöl’ün de mutlaka yer alması gerektiğine vurgu yaptı. Başkan Aktaş konuşmasında; Bursa’nın merkezi ve kırsal beldeleri hiçbirinin ayrım gözetilmeksizin kapsamlı ve genel bir turizm planı yapılması gerektiğini bu planlamada da şifalı Oylat Kaplıcaları başta olmak üzere birçok turistik alan ile İnegöl’ün çok önemli br potansiyel olduğunu belirtti.
Sağlık Turizminin yerel yönetimler açısından öneminin konuşulduğu programda konuşma yapan Belediye Başkanı Alinur Aktaş; “Sağlığına kavuşmak için herhangi bir sebeple tedavi amaçla ortaya koyulan sağlık turizminin sadece hastanelerde tedavi için gidilen bir turizm çeşidi olarak değerlendirilmemesi gerekir. Sağlıklı yaşam sunan her türlü turizm sağlık turizmi kabul etmek gerekmekle birlikte sağlık turizmini Tıp Turizmi,Termal Turizm ile Yaşlı ve Engelli Turizmi olarak çeşitlendirebiliriz” dedi.
İnegöl Belediyesi olarak ortaya koyulan bu turizm çeşitliliği içerisinde şehrimizin hak ettiği yere gelmesi adına gerekli alt yapı hazırlıklarının yapılması, bu konunun geliştirilmesi noktasında elzem oluşturacak önemli tesis ve kuruluşların hayata geçirilmesi ve bu alanların tanıtılması için bütün gücümüzle bu alanda uğraş vermekteyiz diyen Aktaş; “ Rehabilitasyon hizmetine ihtiyacı olan yaşlılara yönelik sağlık turizmi hizmetlerinin geliştirilmesi de en önemli politikalarımız arasında yer almaktadır. Bu konuda Sağlık Bakanlığı’nın yürütmüş olduğu “Türkiye Sağlıklı Yaşlanma Eylem Planı ve Uygulama Programı” çerçevesinde çalışmalarımızı sürdürmekteyiz. Bu kapsamda sağlık turizminin ön plana çıkması adına İnegöl’ün marka değerlerinden biri olan ve sektördeki tüm yenilikleri ortaya koyduğumuz Oylat Kaplıcaları şehrimiz için önemli bir değerdir. Oylat suları tam bir şifa deposu olarak karşımıza çıkmaktadır. Oylat Kaplıcası’nın akan suları radyoaktivite ve diğer şifalı unsurları ile radyum emanosyonu rodon halinde ormanın temiz havasına yayılır. Böylece kaplıca yalnız banyo olarak değil teneffüs yoluyla da vücudumuza girmektedir. Tertemiz havasını soluyarak yürüyüşler yapıp kuş seslerini dinlemek, çağlayanların köpüklerini seyredip büyülü bir dünyanın huzurunu yakalamak için Oylat’a gelmeniz yeterli” dedi.
Aktaş; “Belediye olarak Oylat’a yaptığımız yatırımlarımızla bölgeyi kaplıca turizminde çekim noktası haline getirip, Oylat’ı turizm cenneti yapmayı hedefliyoruz. Bu hedefler doğrultusunda da birçok yeni projeyi hayata geçirme noktasında çalışmalarımız devam etmektedir.Bu kapsamda Oylat’ı sağlık turizminin başkenti yapmak ve burayı cazibe merkezi haline getirmek için yürüttüğümüz projeler kapsamında“Oylat’ta Su ile Gelen Sağlık (Spa) Hizmetleri Merkezi Kurulması (SUGESAM)” ile bölgede var olan sağlık hizmetlerinin kalitesinin artırılarak, tanıtım ve pazarlama faaliyetlerinin yaygınlaştırılması ile sağlık turizminin geliştirilmesine katkı sağlamak amaçlanmaktadır.SUGESAM Oylat’ın şifalı sularını saunaları, buhar odaları, terapi jakuzileri, masaj odaları, dinlenme mekanları, özel odaları, son derece modern hamamları ile insan sağlığına hizmete için sunacaktır” dedi.
Aktaş; “Ayrıca Oylat dışında şehrimizde çevreyi koruyan ve yerel halkın refahını gözeten, doğal alanlara karşı duyarlı bir seyahat olarak eko-turizmi ön plana çıkarmaya çalışıyoruz. Ekoturizm kavramında, yeşil turizm, alternatif turizm, doğa turizm, yabanıl turizm, macera turizmi, kültürel turizm gibi terimler kullanılmaktadır. Genellikle küçük gruplar halinde, ailelerin işlettiği küçük tesislerde, geleneksel mimarinin ve yerel kaynakların kullanımını hedef almaktadır. Ekoturizm amacına uygun gerçekleştirildiği takdirde, hassas ekosistemlerin korunması ve bu bölgelerin içersinde ve çevresinde yaşayan nüfusun sosyo-ekonomik gelişmesi için kaynak yaratabilen bir araçtır. Şehrimizde turizmin çeşitliliğini artırma noktasında Eko-turizmin şehrimizde canlanması adına farkındalık oluşturabilecek destinasyon alanları oluşturmanın gayreti içerisindeyiz” dedi.
Aktaş; “Bu kapsamda Oylat ve Elmaçayır Mağaraları ile İnegöl`ün güneybatısındaki Uludağ`ın eteklerinden, güneydoğusundaki Mezit boğazına kadar ormanlarla kaplı belli başlı yaylaları ile ve Oylat kaplıcaları yakınında bulunan Oylat şelalesi, Kıran – Fevziye yolu üzerinde bulunan dokuz şelalenin arka arkaya dökülmesiyle farklı bir güzellik oluşturan dokuzlar şelalesi, Kıran Mahallesi– Kıran Yayla üzerindeki dev kazanı da ön plana çıkması gereken turizm değerlerimizdir” dedi.
Aktaş; “Alternatif turizm alanında en önemli projelerden biri olarak gördüğümüz Yenice köy kırsalında kurmayı planladığımız “Doğa sporları ve Turizm Merkezi yani kısaca DOSTUM” projemizin hayata geçmesiyle de ilçemizde kırsal turizm ve ekonomi potansiyelini geliştirmeyi bu sayede Yeniceköy mahallemiz ve çevresindeki kırsal bölgeye yerli ve yabancı turistler çekilerek bölgede ekonomik etkinliğin arttırılmasını amaçlıyoruz.Alternatif turizme örnek teşkil edebilecek bu oluşumlara gerekli ilgi ve alakanın olmasıyla oluşturulabilecek destinasyon alanları ile şehrimizin bir cazibe merkezi haline geleceğine inancımız tamdır. Belediye olarak bu konuda her türlü katkı ve desteği vermeye hazırız” dedi.
Yerel yönetimler şehrin gereksinimlerini en iyi bilendir ve bu gereksinimlere uygun politikalar geliştirmek adına da üstüne düşen bütün görevleri yerine getirmeye de her zaman hazırdır diyen Aktaş; “Yerel yönetimlere düşen en önemli rol; şehir sağlığı kavramını yaygınlaştırmak, şehir sağlığı ile ilgili eğitimleri vermek, şehir sağlığı düzenleyen mevzuatların geliştirilmesi, şehir sağlığını destekleyen şehir ekonomisi, çevre, kültür, sosyal yaşam; sosyal destek mekanizmalarının yaratılmasında kolaylaştırıcı, teşvik edici platformlar oluşturmak, doğrudan geliştirici, uygulayıcı, değerlendirici ve denetleyici olmaktır. Yani sağlıklı alt yapısı olmayan bir şehrin sağlık turizmden söz etmesi çok mümkün değildir” dedi.
Aktaş; “Sonuç olarak İnegöl’ün sağlık turizminde bir marka kent olması yönünde çalışmalarımız önümüzdeki dönem daha da yoğunlaşarak artacaktır. İstenilen hedefe ulaşmak adına birlikte atacağımız adımlar ile hem Bursa’nın hem de İnegöl’ümüzün Sağlık Turizminde istenilen noktaya gelmesi temennisiyle, hepinize Sağlıklı Günler dilerim” diyerek konuşmasını sonlandırdı.