“Ermeni zulmü ve gerçekler”

Erzurumlular Kültür ve Yardımlaşma Derneği, Ermeni soykırımı iddiaları ile ilgili, “Emeni iftiraları ve gerçekler” adlı konferans düzenledi. Düzenlenen konferansın anlatımını ise Araştırmacı yazar Ali Eşref Uzundere üstlendi. •Serhat ÇİÇEK

Yayınlama: 01.05.2015
536
A+
A-

Sani Konukoğlu Konferans Salonu’nda düzenlenen konferansa, İnegöl Belediye Başkan Vekili Turgay Yel, CHP İlçe Başkanı Engin Ekici Başar, Erzurumlular Kültür ve Yardımlaşma Derneği Başkanı Fatih Öztürk, dernek yöneticileri ve vatandaşlar katıldı.

 

NEY YAZIK Kİ BİZİM HALİMİZ BU






Programın açılış konuşmasını gerçekleştiren Erzurumlular Kültür ve Yardımlaşma Derneği Başkanı, “Hepiniz konferansımıza hoş geldiniz. Bugün 100. yılında Emeni iftiraları ve gerçekleri adı altında hocamız konferans verecek. İnşallah istifade ederiz. Yalnız, gönül arzu ederdi ki, bu salon dolu olsun. Kendi derneğimizden hemşerilerimize mesaj çektik. Diğer bölge illerin derneklerinden mesaj çektik. Gazetelerimize ilan verdik. Ney yazık ki bizim halimiz bu. İçler acısı. Bu önemli konu nedeni ile herkesin burada olmasını isterdik. Maalesef olmadı. Saat sıkıntımız var herhalde ürk milleti olarak. İnşallah bunları da zamanla aşarız” dedi.

 

ERMENİ ZULMÜNDEN KAÇAN AİLENİN 3. KUŞAĞIYIM

Öztürk’ün ardından açıklamalarda bulunan Belediye Başkan Vekili Turgay Yel, “Bende Ermeni zulmünden yerini, yurdunu terk eden bir ailenin 3. kuşağıyım. Benim dedelerim Azerbaycan’da Ermeni zulmünden kaçmış, Kars’a gelmişler. Dedem ve büyük amcam Azerbaycan doğumlu, babam Türkiye’de doğmuş. Bir tek ailemiz değil, binlerce aileo Ermeni zulmünü görmüş. Rabbim bir daha göstermesin. Bunun yanında Ermeni’den ziyade, İngilizi, Fransızı, İtalyanı…  Anadolu’da işgale uğrayan yerlerde, Anadolu insanı mücadele vermiştir. Antep iş olsun diye Gaziantep olmadı. Urfa iş olsun diye Şanlıurfa olmadı. Maraş iş olsun diye Kahramanmaraş olmamıştır. Neden kahraman olmuştur? Orada Sütçü İmam’ın önderliğinde mücadele etmiştir ve Kahramanmaraş olmayı hak etmiştir” dedi.

 

MÜSLÜMANIN İSKELET KEMİKLERİNE VE KURAN’I KERİM PARÇALARINA RASTLADIK

1982 yılında muhabir iken Erzurum Atatürk Üniversitesi’nin düzenlediği Ermeni terör örgütü Asala’nın yaptığı eylemlere yönelik basın açıklamasına gittiğini belirten Uzundere, “O açıklama sonrası bu olayları araştırmaya karar verdim. Aslen Iğdırlı olduğum için daha çok merak ettiğim konuyu araştırmak için hafta sonları Erzurum?Iğdır arasında gidip geldim. Bu zulmü yaşayanlar ile konuşarak bire bir bilgi aldım. Daha sonra Erzurum Atatürk Üniversitesi’ne somut delilleri sundum. Arşivler ile benim delillerim karşılaştırıldığında olayların doğruluğu ortaya çıktı. Daha sonra 4 yıllık ön çalışma ve rapor hazırlığı dönemi sonucu oluşturulan ekiple birlikte 1986 yılında Iğdır’ın Oba Köyü’nde ilk kazıyı yaptık. 100 metrekarelik bir evde yapılan kazıda 98 kişinin iskelet kemiklerine ve çeşitli bulgulara rastladık. Bu kazı ayrıca Ermeniler ile ilgili ilk toplu mezar kazısı niteliğini taşımaktadır. Bu köydeki tanıklardan Sakine Aksu, Hüseyin ve Mehmet Köprü’nün ifadelerine göre, Tandırdamı katliamının yapıldığı yerde de kazı çalışması yaptık ve yine aynı manzaralar ile karşılaştık. Daha sonra 1 Temmuz 1986’da Erzurum Alaca Köyü’ndeki kazıda 278, Yeşilyayla’da yapılan kazıda ise 100’e yakın Türk ve Müslüman iskelet kemiklerine ve Kuran’ı Kerim parçalarına rastladık” dedi. 

TOPRAKTAN FIŞKIRAN HAKİKATLER

Gerçeklerin bir bir ortaya çıkmasıyla birlikte çalışmalarına daha çok hız verdiğini açıklayan Uzundere, “20 Haziran 1991 yılında Kars’ın Subatan Köyü’nde yapılan kazıda çoğunluğunu çocuk ve kadınların oluşturduğu 570 kişinin iskelet kemikleri ortaya çıktı. 80 metrekarelik alanda yapılan toplu mezardaki kazıda, üst üste kemik yığını ve kemiklerdeki balta ve hançer izleri ile karşılaştık. Van’ın Zeve ve Mahfuran Deresi Bölgesi’ndeki katliamlarla ilgili bilgi ve tanık ifadeleri, tecavüz, işkence ve katliam izlerini gözler önüne serdi. Iğdır’ın Hakmehmet Köyü’nde yapılan araştırma ve kazılarda Ermenilerin su kuyularını kullandıkları gözlendi. Yapılan 12 metrekarelik kuyu kazısında çıkan ürkütücü manzara tüm dünya kamuoyuna yapılan haberler ile duyuruldu. Daha sonra Iğdır’ın Tavuskan, Kars’ın Galo, Erzurum’un Tımar köylerinde yapılan kazılarda Ermenilerin Türklere karşı soykırım uyguladıkları görüldü. Tüm bu kazılara Avrupa’dan ve Ermenistan’dan bilim adamı ve araştırmacıları davet etmemize rağmen hiçbiri katılmadı. Çünkü onlarda gerçeği biliyor. Bu konuda geçmiş dönemde bazı araştırmacıların yaşanan olaylar karşısında yaptıkları yorumları da belgeler halinde ele geçirdik. Bu konuda yine Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’un fethinin ikinci yıl dönümünde Ayasofya’da yaptığı konuşmada ‘Bugünden itibaren ne hayatınız, ne de hürriyetiniz için gazabı şahanemden korkmayın’ diyerek, Hıristiyanlara her türlü serbestliği sağlamıştır” diye konuştu. 



Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.

betnis giriş
betnis
yakabet giriş