Evli ve 2 çocuk annesi Karabacak, henüz çocukluk döneminde ilgi duyduğu terzilik için 1996’da bir terzi dükkanında çırak olarak çalışmaya başladı.
Zamanla kalfalık, ardından ustalık belgelerini alan 42 yaşındaki Karabacak, farklı atölye ve fabrikalarda çalıştıktan sonra çocuklarının eğitimi için işe ara verdi.
Bu sürede evinde komşularının ihtiyaç duyduğu giysi onarımı, daraltma gibi işlemleri yapan Karabacak, bir komşusunun “Neden kendi iş yerini açmıyorsun? Sen bu işi yaparsın.” demesi üzerine kendi atölyesini açmaya karar verdi.
İkinci el eşya satan bir iş yerinden veresiye 3 dikiş makinasıyla terzi malzemeleri satın alan Karabacak, yaklaşık 10 metrekarelik dükkan kiralayarak çalışmalara başladı. 2 yılda borçlarını ödeyen Karabacak, kazandığı parayla aile ekonomisine katkı sağlıyor.
Bu sırada Türkiye Grameen Mikrofinans Programı kapsamında kadınlara sağlanan mikrokrediden de faydalanan Karabacak, mütevazı atölyesinde günde ortalama 12 saat çalışarak 5 yıldır müşterilerine hizmet üretiyor.
Karabacak, AA muhabirine, kendi iş yerini açma konusundaki en büyük pişmanlığının, daha erken başlamaması olduğunu söyledi.
Komşusunun söylediği birkaç cümlenin hayatını değiştirdiğini belirten Karabacak, “Bir bayram öncesi bir işletmeye ücreti karşılığı yardım ediyordum. Akşam eve giderken komşum, ‘Abla kendine neden iş yeri açmıyorsun.’ dedi. Komşumun teşviki oldu. ‘Denesem hiçbir şey kaybetmem’ diye düşündüm. Çok da iyi oldu. Nasibimizde varmış. İş yerimi açtım. Mikrokrediden de kredi kullandım.” ifadelerini kullandı.
İş yeri açmaya karar verdiğinde parasının olmadığını vurgulayan Karabacak, “Gece iş yeri açmaya karar verdim ama hiç param yoktu. Makineciye gittim, veresiye makine istedim. Önce itiraz etti ama sonra kabul etti. Overlok, düz dikiş, paça makinesi, ütü gibi işle ilgili bütün malzemeleri aldım. Bir gecede karar verdim kendi iş yerimi açmaya, hiç kimsenin haberi yoktu, şansımı denemek istedim. Çevremdeki herkes dükkanı açtıktan sonra öğrendi. İyi ki de öyle olmuş.” diye konuştu.
Mesleki açıdan yaklaşık 30 yıllık tecrübeye sahip olduğuna dikkati çeken Karabacak, “Mesleki anlamda bütün belgeleri aldıktan sonra Halk Eğitimi Merkezine eğitimci olmak için başvurdum. Usta öğretici belgem de olduğu için başvurum kabul edildi. Şimdi Kadın ve Demokrasi Vakfı bünyesinde kurs açtık, haftanın iki günü 22 kursiyere eğitim veriyorum.” dedi.
Karabacak, kadınların her işi yapabileceğinin altını çizerek, şunları söyledi:
“Kadının olduğu her yer güzel. Kadının her işte olması lazım. Kendi işini yapmak isteyenlere elimden geldiğince destek olmaya çalışıyorum, ‘Ben yaptıysam sen de yaparsın’ diyorum. Şansını denemekten hiçbir şey kaybetmez kimse. Ben şansımı denedim. Tek pişmanlığım, keşke daha önce açsaymışım. Önceki yıllarıma acıyorum.”
İş yerinin müşterilerinden Semra Daştan ise Ayla Karabacak ile ablası vasıtasıyla tanıştığı, düzenli müşteri olduğunu dile getirerek, Karabacak’ın hem terziliğinden hem de arkadaşlığından çok memnun olduğunu kaydetti.