Batılı işletmeciler hırsızdır

MÜSİAD İnegöl Şubesi’nde İnsan Yönetimi adlı seminer veren 3. Göz Danışmanlık CEO’su ve Ekonomist Hikmet Baydar, batıda işletme yönetenlerin hepsinin hırsız olduğunu belirtti.

Yayınlama: 24.02.2018
989
A+
A-

MÜSİAD (Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği) İnegöl Şubesi, üyelerine yönelik konferansları ve eğitim seminerleri sürdürüyor. MÜSİAD İnegöl Şubesi tarafından üyelere yönelik “Süreç, üretim ve insan yönetimi” konusunda konferans düzenlendi.

 

VİDA SIKMAKTAN YÖNETİM KURULU MÜDÜRLÜĞÜNE






“Süreç, üretim ve insan yönetimi” konularında bilgiler veren Ekonomist Hikmet Baydar, “Şirketin içerisinde olanı ne kadar görüyoruz? Önce ona bakmalıyız. O yüzden bugün üretim yönetimi konusunda konuşacağız. Asıl konu, şirkete ne kadar hâkim olduğumuzdur. Gittiğimiz yerlerde bu konuyu anlattıktan sonra gelen tepkiler, bu konuya olan ihtiyacı gösterdi. Biz şirket yönetiyoruz. Üretimin başında olan insanlar ya çekirdekten yetişiyor ya da mühendislik eğitimi alıp işin başına geçiyor. Ama firmalarda işin ehli profesyoneller, ustalar, üretimin başındaki adamın başını yiyorlar. Adeta bir çete gibiler. 4 tane üretim müdürünün ustalar yüzünden değiştirildiğini gördüm. Sonra ustaları bir araya topladım, dışarıdan müdür alma dönemi bitti, sizin aranızdan üretim müdürü seçeceğiz dedim. Hepsi korktu. Uyum sağlayamadıklarını ve bu yüzden onlardan seçeceğimizi söyledik. Hepsi karşı çıktılar. Usta, üretim müdürü olmak istemiyor. Bunun sebebi basit, o usta 6 ay sonra işten atılacak, onu biliyor. Ustalar işi gücü bırakıp üretim müdürünün ayağını kaydırmaya çalışıyorlar. Daha sonra gelecek üretim müdürünü kabul ettiler. Nasıl daha iyi olurum hesabı yapmayan adam önündeki adamı yiyor. Fransa’da bir inceleme yaptım, o dönemde firma 550 kilometre hızla giden trenlerin testini yapıyordu. Bizdeki trenler 80 kilometreyle bile gidemiyordu. O incelemede şunu gördüm; üretimde çalıştıracakları insanlara kırmızıçizgilerini söylüyor, ahlaki değerlerine bakıp kişilik analizi yapıyorlar. O tür insanları bulup mesleki eğitimden geçirerek işe alıyorlar. O adama bir vida sıkma işi veriyorlar ama önce vida sıkmayı öğretiyorlar. Bakıyorlar ki herkes 1000 vida sıkarken o 1500 vida sıkıyor. Teklifte bulunup onun o işi kendisinden sonra geleceklere öğretmesini istiyorlar. Daha sonrasında ona idarecilik eğitimi vereceklerini belirtiyorlar. İşe girecekler geliyor, o kişi eğitimleri veriyor, daha sonra idarecilik eğitimi alıp eğittiklerinin başına geçiyor. Bu adam yönetim kurulu başkanı olmuş birisidir. Dünyanın en büyük teknolojisini üreten bir firmasıydı bu firma” dedi.

 

TİTİZ YÖNETİCİLERİN SİSTEMLERİ DE EKİPLERİ DE TİTİZ OLUYOR

“ Fransa’ya denetime gittim” diyerek konuşmasını sürdüren Baydar, “Gece 4’te fabrika bastım. Orada şunu gördüm; insanları cezalandırarak üretirseniz hiçbir şey üretemezsiniz, geleceğiniz olmaz. İnsanları ödüllendirerek üretirseniz dünya devi olursunuz. Biz önce şirketleri bir şekilde verimli yönetmek zorundayız. Genellikle dağınık yöneticilerin ekipleri dağınık oluyor. Titiz yöneticilerin sistemleri de ekipleri de titiz oluyor. Eğer şirkette ciddi bir dağınıklık görüyorsanız önce oturup aynaya bakacaksınız. Bunun birçok arka sebebi var. Bizler genellikle önyargılarla hareket ederiz. Dolayısıyla bazen insanları yorumlarken farkına varmadan önyargılarımızın kontrolüne gidiyoruz” şeklinde konuştu.

 

BATI HIRSIZ

“Yurtdışında insanları yönetmek için birçok deneyler yapılıyor” diyen Baydar, “İnsanların davranışlarından etkilenmediğinizi, bildiğiniz kararları verdiğinizi zannetmeyin. İnsanlar yönlendirmelerle farkına varmadan inanılmaz demotive oluyorlar. Peş peşe birbirine benzer Türk filmleri seyretmeye başlarız. Firma nakit sıkışıklığı yaşadığında kredi alırsa yanlış yapar. Aldığı krediyi ödeyeceği zaman batar, aynı sorunu yaşar. Olayın tamamını görmeliyiz. Küçülen firma ödemelerini ödemek için para bulmalı, ciroyu düşürdüğünde borcunu ödeyemez. Biz gerçekten olayların bütününe bakıp objektif karar vermeliyiz ki özellikle bizimle ahlaksız şekilde rekabet eden rakiplerimiz bizi ezmesin. Yurtdışına araştırma yapmaya gittiğimde ben bilgi almayayım diye bana rüşvet verdiler. Ben kabul etmedim ama benden öncekiler kabul etmiş. Ben resmin tamamına bakmayı tercih ettim. Türkiye içerisindeki firmaların içinde kötü niyetlisi yüzde 90 biliyorsanız Batıda yüzde 100’ün üzerindedir. Orada kurallar neden katı? Cezalar neden ağır? Çünkü hepsi hırsız. Biz hırsızlığı bilemediğimiz için sistemi düzgün kuramıyoruz. Rakiplerinizi iyi bilin, dünya nasıl çalışıyor iyi öğrenin. Rakibimiz, Dışişleri Bakanlığına ‘Bu firmayı içeri almayın’ diyebiliyor, böyle çalışıyorlar. Sizin üretim bandınızı çekip alabiliyor. Rüşvet veriyorlar. Bu rakiple mücadele etmenin tek bir yolu var, şirketi bir kişi yönetmeyecek. O şirkette kaç beyin varsa o beyinleri kullanmayı bileceğiz. Dünyanın en büyük lojistik firmasının başındaki adam, bir depo sorumlusunun verdiği bilgiye dayanarak düzenleme yapıp kar patlaması yaptı. Pozitif olmalıyız. Olamazsak kendimize de çevremize de zarar veririz” diye konuştu.

 

SUYUN HAFIZASI VAR

Baydar konuşmasını şöyle sürdür, “Araştırmalarda suyun hafızası olduğu ortaya çıktı. İyi söz ve kötü söz söylenen sular damlalar halinde dondurularak inceleniyor. Mikroskobik ortamda bakılırken iyi söz söylenen su damlaları çiçek gibi görüntü verirken kötü söz söylenen su damlaları ise buzdan çözülürken korkunç görüntüler alıyorlar. Morphy kanunu, kötü düşün kötü sonuç al. İnsanoğlu olumsuz düşünerek hem kendisine hem çevresine zarar veriyor. Yarım bardak suya yarısı dolu mu yarısı boş mu dersiniz? Aynı şeye bakılıyor ama zıt yorumlar yapılıyor. Şirket yönetmek de böyle bir şey. İnsanların birbirleriyle olan davranışları başarı faktörüdür.”



Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.

betnis giriş
betnis
yakabet giriş