‘Ben 15 milyonluk arabayı kapıya bağlamazsam iş yapamam’

Yayınlama: 08.12.2023
50
A+
A-

MÜSİAD İnegöl Şubesi tarafından düzenlenen ‘İşletme Sürdürülebilirliği’ semineri kapsamında maliyet yönetimi konusuna değinen Uludağ Üniversitesi İnegöl İşletme Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Orhan Bozkurt, “Ben 15 milyonluk arabayı kapıya bağlamazsam iş yapamam anlayışı genele yayılmış bir anlayış. Onu görmezlerse iflas ettiğini düşünürler. Bu anlayış var” dedi.

MÜSİAD İnegöl Şubesi Konferans Salonu’nda düzenlenen seminerde konuşan Dekan Orhan Bozkurt, işletmelerin değer oluşturmayan harcamalardan kaçınması gerektiğini ifade ederek, “Ben 15 milyonluk arabayı kapıya bağlamazsam iş yapamam anlayışı genele yayılmış bir anlayış. Onu görmezlerse iflas ettiğini düşünürler. Bu anlayış var. Peki, çok mu sermayemiz var ki o parayı ona bağlıyoruz. Zaten 15 milyonluk arabayı kredi ile alıyorsun ve o yükte üzerine biniyor.  Sadece İnegöl’ün değil Türkiye’nin en önemli problemlerden bir tanesinin çalışma sermayesi noksanlığı olduğunu belirterek, “Çalışma sermayesi elinizdeki varlıklardır ve borca oranıdır. Bu noksan olunca değerli arkadaşınız iş hayatına giriyor. İş hayatına girdikten sonra yatırım yapıyor. İş dönmedikçe para kazanamıyor. Bu sefer borçlanmaya başlıyor” dedi.

Kurulan işletmelerden hemen kar beklenmemesi gerektiğini dile getiren Dekan Orhan Bozkurt, “Kurduğunuz iş için tahmini para kazanabilme zamanını hesaplayabiliyor musunuz. Örneğin 1 veya 2 sene ben bu işten para kazanmayacağım” diye planlama yapıyor musunuz. Özel bir okul yöneticisi şunu söylüyor. “Ben 3 sene boyunca kare geçeceğimi hesaplamadım. 3 sene boyunca hep cepten ödemeyi planladım” diyor. Aksi takdirde yanlış yapıyoruz. 3’üncü 5’inci ayda başlıyoruz tökezlemeye. Sonra “Bankayı sevmiyorum ama mecburen düştük.” Diyoruz. Ama senin baştan düşeceğin belliydi zaten. Gücünün çok üstünde bir yatırıma girdin. O açıdan yeni bir iş kuracağımız zaman veya yeni bir yatırım yapacağımız zaman mutlaka hemen yarın paralar akacak, cebimiz kasamız dolacak, kara geçeceğiz diye düşünme. Belki iş beklentinizin altında kalır. Onu takviye nasıl ederiz. Takviye gücünüz varsa bu hayatta para kazanırsınız. Yoksa daha sıfırdan borç almaya başladığınızdan itibaren kartopu gibi sarma haline gelir borç ve batarsınız. O halde iyi hesap kitap yapmalıyız. Eğer kurtarmıyorsa yatırımdan döneceğiz.”ifadelerini kullandı.






Dekan Orhan Bozkurt, gerek Bursa gerekse İnegöl’de 300’e kadar çalışanı olan birçok işletmelerin bütçe yapmadığını dile getirerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Neden bütçe yapmıyorsun? denildiğinde, “Biz yarınımızı göremiyoruz ki nasıl bütçe yapalım” diyorlar. Ama siz şampiyonlar ligine çıkıp oyun oynamak istiyorsunuz. Uluslararası ticaret tapıyorsunuz. Fiyat veriyor benim ürünüm bu diyorsunuz. Bu oyunun bir kuralı var. Oda kaliteli ürünü ucuza satabilmek. Mahalle maçı olsa 3 kornet 1 penaltı problem değil. Azerbaycan’a sandalye fiyatı veriyorsun. Senin verdiğin fiyatın yarısı kadar firma fiyat veriyor. Demek burada bir problem var. Oda önünüzü görememek. Dolayısıyla bizim şuanda maliyet yönetimi yapabilmemiz için mutlaka ve mutlaka getirisi olmayan alanlara para harcamak yerine sermaye biriktireceğiz. Sermayesiz olmaz. Sermaye bankadan aldığın borç para ile olmaz. Bankaya bulaştığın zaman birinci planda zaten işin bitti. Sermaye nasıl artar? Bir defa elde ettiğin karları işletmeye bırakacaksın. Hemen götürüp araba almayacaksın. Başkasının parası vardır ve o arabaya binebilir. Eğer varsa cebimizden işletmemize sermaye bırakacağız. Güçleneceğiz. Ortak bulacağız. Ortağın işletmeye maliyeti sıfır. Kazanırsanız beraber bölüşeceksiniz. Ortak yerine gidip bankayı kendine ortak yapıyorsun. Banka senin kar etmene bakmıyor. Banka alacağını fazlasıyla alıyor.  En azından orta vadede rahat edebilmeniz için sermayenizi belli bir seviyeye çıkarmanız lazım”

HABER: SERHAT ÇİÇEK



Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.

betnis giriş
betnis
yakabet giriş