İnegöl Tüketici Koruma Derneği (TÜKODER) Başkanı Şükrü Sütcü, devre tatil satışlarında yaşanan mağduriyetleri konu alarak bu mağduriyetlerin yaşanmaması için tavsiyelerde bulundu.
TÜKETİCİ 14 GÜN İÇİNDE FESİH HAKKINA SAHİPTİR
Devre tatil konusunda vatandaşlara dikkatli olmaları gerektiğini belirten TÜKODER Başkanı Şükrü Sütcü,“Mayıs ayında ilçemizin Atatürk Bulvarında yürürken önüme dolaşarak anket yapmak istediklerini açıklayan öğrencilerimizle karşılaştıktan sonra derneğe giderek yaptığım araştırmada uzun zamandan beri sizlerle devre tatil konusunda paylaşmadığım bilgileri tekrar paylaşma zamanının geldiğini, eğer ben bu işlerle uğraşmasam bu mağduriyetin benim de başıma gelebileceğini düşünerek tekrar yazmaya karar verdim. Benim yolumu kestikleri gibi sizin de yolunuzu keserek üniversite öğrencisi olduklarını ve okullarına devam edebilmek için anketörlük yaptıklarını açıklayan gençlere kendimize ait bilgilerin anket aracılığı ile verdikten sonra çalan telefonumuzu açtığımızda üç günlük hediye tatil kazandığımızın bildirilmesi ile başlamaktadır. Bizi arayanlara inandığımızda bizi tesislere götürdüklerinde tecrübesizliğimizden ve aşırı gürültünün de yardımıyla sözleşmeyi imzalamak zorunda bırakılıyoruz. Cayma isteğinizi bildirdiğinizde ise yüzde 25 ödeme yaparsanız senetlerinizin iptal edilebileceği tarafınıza şirket tarafından bildirildiğinde mağdur duruma düşürüldüğünüzü anlıyor ve hukuki süreci başlatıyorsunuz. Bu süreç yaklaşık olarak mahkemenin sonuçlanması da dâhil olmak üzere 1 yıl sürdüğünden tüm tüketicilerimizin çok dikkatli davranarak bu gibi oyunları bozmaları gerekmektedir. Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 50. maddesinde; Devre tatil sözleşmesi, bir yıldan uzun süre için kurulan ve tüketiciye bu süre zarfında birden fazla dönem için bir veya daha fazla sayıda gecelik konaklama imkânı veren sözleşmelerdir. Devre Tatile konu taşınmazın inşa edileceği arsa için yapı ruhsatı alınmadan tüketicilere ön ödemeli devre tatil sözleşmesi yapılamayacağı açıklandığından böyle bir alışveriş yapacak tüketicilerimizin mutlaka yapı ruhsatını sorması gereklidir. Uzun süreli tatil hizmeti sözleşmesi, bir yıldan uzun süre için kurulan ve tüketiciye, belirlenen süre zarfında konaklama veya konaklama ile birlikte seyahat ya da diğer hizmetlerin beraber durumlara ilişkin indirim yahut diğer menfaatlerden faydalanma hakkı veren sözleşmelerdir. Tüketicilere sözleşmenin kurulmasından en az 1 gün önce Bakanlıkça belirlenen hususları içeren ön bilgilendirme formu verilmesi zorunludur. Yazılı veya mesafeli olarak kurulan bu sözleşmelerin bir nüshasının kâğıt üzerinde veya kalıcı veri saklayıcısıyla tüketiciye verilmesi zorunludur. Tüketici 14 gün içinde herhangi bir gerekçe göstermeksizin ve cezai şart ödemeksizin sözleşmeden dönme hakkına sahiptir. Cayma süresi dolmadan satıcı veya sağlayıcı, tüketiciden herhangi bir isim altında ödeme yapmasını veya borç altına sokan herhangi bir belge vermesini isteyemez. Devre tatil, uzun süreli tatil hizmeti sözleşmeleri ve bu sözleşmelerle birlikte düzenlenmiş olan yeniden satım, değişim ve ilgili diğer sözleşmeler cayma hakkının kullanılması ile birlikte kendiliğinden sona erer. Tüketicinin ödeyeceği bedel, kısmen veya tamamen satıcı veya sağlayıcı ile kredi veren arasındaki anlaşmaya dayanılarak bir kredi veren tarafından karşılanıyorsa, tüketicinin sözleşmeden cayması ve buna ilişkin bildirimin cayma süresi içinde (On dört gün) ayrıca kredi verene de yöneltilmesi halinde, bağlı kredi sözleşmesi de herhangi bir tazminat veya cezai şart ödemeden sona erer” dedi.
MUTLAKA TÜKETİCİ MAHKEMELERİNE DAVA AÇMAK GEREKİR
Devre tatile konu taşınmazın ön ödemeli satılması durumunda, devir veya teslim tarihine kadar tüketicinin herhangi bir gerekçe göstermeden sözleşmeden dönme hakkının olduğunu ifade eden Sütcü,“Sözleşmeden dönülmesi durumunda satıcı, sözleşme bedelinin yüzde 2´si kadar tazminat talep edebilir ancak satıcı yükümlülüklerini hiç ya da gereği gibi yerine getirmezse tüketiciden herhangi bir bedel talep edemez. Sözleşmeden dönülmesi durumunda, tüketiciye iade edilmesi gereken tutar ve tüketiciyi borç altına sokan her türlü belge, cayma bildiriminin satıcıya ulaştığı tarihten itibaren en geç 90 gün içinde tüketiciye geri verilir. Satıcının aldığı bedeli ve tüketiciyi borç altına sokan her türlü belgeyi iade ettiği tarihten itibaren, tüketici 10 gün içinde edinimlerini iade eder. Devre tatil amaçlı taşınmazın öz ödemeli satışında devir ve teslim süresi 36 ayı geçemez. Tüketicilerimizin devre tatil sözleşmelerinden caymak için derneğe müracaat ettiklerinde gereken hukuki yardım yapılmakta olup, Devre Tatil Sözleşmelerinden Cayma Hakkı Tüketici, sözleşmenin her iki tarafça imzalanmasından itibaren 14 gün içerisinde hiçbir sebep göstermeksizin cayma hakkını kullanabilir şeklinde açıklanmaktadır. 28 Mayıs 2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun Başvuru başlıklı 68. Maddesi; değeri 2 bin Türk Lirasının altında olan uyuşmazlıklarda İlçe Tüketici Hakem Heyetlerine, 3 bin Türk Lirasının altındaki uyuşmazlıklarda İl Tüketici Hakem Heyetlerine başvuru zorunlu olup, bu değerlerin üzerindeki uyuşmazlıklar için tüketici hakem heyetlerine başvuru yapılamayacağı belirtildiğinden ihtarname yazdıktan sonra mutlaka Tüketici Mahkemelerine dava açmak gereklidir. Dava süreci yoğunluk nedeniyle bayağı uzun sürdüğünden psikolojik olarak etkilendiğimizden moralimiz bozulabilmektedir. Bu da tüketicilerimize zaman ve maddi kayıp getirdiğinden herhangi bir sözleşmeye imza atarken bunların da göz önünde bulundurulması gerekmektedir. Ancak Yargıtay 13.Hukuk Dairesinin 2011/716 Esas 2011/14368K sayılı kararında bu tip satışlar, tecrübe ve muayene koşullu satışlardan olduğundan, cayma hakkı ancak hizmetin ifasından sonra, başka bir ifade ile tatil hakkı kullanıldıktan sonra işlemeye başlayacak olup, bu süre içinde sözleşme askıdadır. Davacının sözleşmeye uygun kullanımı bulunmadığına göre, bu durumda cayma hakkını kullanma süresi henüz başlamamış olup, davacının cayma hakkını kullanması mümkündür şeklinde açıklanmaktadır. Devre tatil alan ve tatil hakkını kullanmamış bütün tüketicilerimiz mahkemelerinde açtıkları davaları derneğimizin katkıları ile kazanmaktadırlar. Bu konu ve diğer tüketici hakları konularıyla ilgili Emsal Yargı kararlarının derneğimizde mevcut olduğunu ve mağduriyeti olan tüketicilerin müracaatları halinde hukuki yardımın yapılacağını açıklarken tüm tüketicilerimizi bilinçlenmeye ve bizlere kurulan bu gibi tuzakları bozmaya davet ediyorum” ifadelerini kullandı.