Geçtiğimiz Cumartesi günü düzenlenen Milliyetçi Hareket Partisi İnegöl İlçe Teşkilatı Genişletilmiş Divan Toplantısında, yüksek katılım geceye damga vurdu. Toplantıda 305 kişiyi temsilen 30 yeni üyeye rozet takma töreni gerçekleştirildi.
Milliyetçi Hareket Partisi İnegöl İlçe Teşkilatı genişletilmiş Divan Toplantısı, Cumartesi günü saat 20.00’da 5. Mevsim Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi.
Düzenlenen programa; MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman, MHP Merkez Yürütme Kurulu üyesi Kadir Çitil, MHP Merkez Disiplin Kurulu Üyesi Muammer Tekin, MHP Bursa İl Başkanı Tevfik Topçu, MHP İlçe Başkanı Hayati Bedir ve çok sayıda partili katılım gösterdi. Programda ayrıca partiye yeni üye olan 305 kişiyi temsilen 30 yeni üyeye rozet takdim edildi.
Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan programda daha sonra Kur’an-ı Kerim tilaveti okundu.
İNEGÖL İÇİN ÇALIŞIYORUZ
Programın açılış konuşmasını yapan MHP İnegöl İlçe Başkanı Hayati Bedir, “Milliyetçi Hareket Partisine gönül vermiş siz değerli misafirler şuan içinde bulunduğum durumu metne bağlı kalmaksızın sizlerle paylaşmak istiyorum. Elbet siyasetçilerin amacı, bulunduğu şehirde iktidara talip olmaktır. Bizler de ilçe teşkilatı olarak yerelde belediyeye talibiz. Yetişmiş teknik altyapısı olan kadrolarımızla İnegöl’ü yönetmeye talibiz. Göreve geldiğimiz 26 Mart 2017 tarihinin hemen akabinde İnegöl İlçe Teşkilatı olarak sahaya indik. Gece uyumadık, gündüz yorulmadık İnegöl’de her mahalleye, her köye gitmeye çalıştık. Vatandaşlarımızı dinledik ötekileştirmeden, birleştirici olmaya çalıştık. Evvela hanemizdeki eksiklikleri gidermeye çalıştık. Hepinizin bildiği üzere 1 Kasım seçimlerinin hemen ardından 16 yaşında tanıştığım, mensubu olmaktan şeref duyduğum, bünyesinde binlerce şehit şühedayı barındıran Milliyetçi Hareket Partisi çeşitli algı operasyonları ile yıpratılmaya, yok edilmeye çalışıldı. Bunun en acı örneğini ilçemizde de yaşadık. O gün birkaç arkadaşımızla zora talip olduk ve şunu söyledik, azız ama sizden çoğuz. Bugün hamdolsun salonlara sığmıyoruz… Milliyetçi Hareketi hak ettiği yere taşımak için ülkemize, insanımıza, şehrimize katkılar sağlamak için ilçe teşkilatımızda oluşturduğumuz komisyonlar vasıtası ile yerelde ilk önce sorunları tespit ettik, çözüme dayalı siyaset anlayışı ile projeler ürettik. İnegöl’ümüzün en büyük sıkıntılarından biri olan trafik çilesini hafifletmek için teknik donanıma sahip arkadaşlarımızın desteği İnegöl’ümüzün 25 yıllık trafik çilesini ortadan kaldıracak bir trafik projesi hazırladık ve bunu basın aracılığıyla kamuoyuyla paylaştık. İshak Paşa hazretlerinin kabrinin de içinde bulunduğu tarihimiz katledilmeye çalışıldı, set olduk. Geçimini ağırlıkla mobilya üretiminden sağlayan mobilya sanayimize gereken özenin gösterilmediğini ifade ettik. Su kaynakları üzerinde yaşamamıza rağmen en yüksek faturalarımızı ifade ettik. Mesudiye Mahallesi’nde aylardan beri çalışmaları bir türlü tamamlanamayan altgeçit sıkıntısını dile getirdik. Bazı köy yollarımızın yenilenmesi gerektiğini dile getirdik. İlçe teşkilatı olarak şehrimizin sıkıntılarını biliyoruz ve çözümlerini biliyoruz. Sözlerime son vermeden önce yakın zamanda ilçemizde düzenlenecek olan uluslararası mobilya fuarına katılacak olan tüm firmalarımıza başarılar diliyorum ve bu vesile ile gecesini gündüzüne katan mobilya esnafımızın ürettiğinin karşılığını alamadığını ve son aylarda hammaddeye yüzde 100’ün üzerinde zamların yapılmasının mobilya üreticimizin belini büktüğünü buradan ifade etmek istiyorum. Divan toplantısına katılım sağlayan siz kıymetli misafirlerimizi saygı ve muhabbetle selamlarım, Allah’a emanet olunuz” dedi.
YOĞUN ŞEKİLDE ÇALIŞIYORUZ
MHP Bursa İl Kadın Kolları Başkan Vekili, Perihan Zaralı ise, “MHP Teşkilatları olarak yeni dönemde başarılı olmak, yerel seçimlere en iyi şekilde hazırlanmak ve 31 Mart Belediye seçimlerinde azami sayıda belediye başkanlıkları kazanmak adına yoğun şekilde çalışıyoruz. Her toplantıda kadının siyasetteki öneminden bahsediyoruz. Kadın, siyasette çok önemli yer tutmakla birlikte görev alma konusunda sayımızın çok az olduğu da kaçınılmaz bir gerçektir. Buradan yola çıkarak hanımefendileri MHP çatısı altında birlik ve beraberlik içerisinde siyaset yapmaya davet ediyorum. Siz yoksanız biz 1 eksiğiz. Gelin her alanda ve her koşulda Türk kadınının başarılı olabileceğini herkese gösterelim. Beşik sallayan eller dünyayı sallar. Bizler partimize hizmetin vatana hizmet, vatana hizmetin Cenab-ı Allah’a hizmet olduğuna inanmış dava erleriyiz. Ne mutlu Türk’ün diyene” diye konuştu.
ÜLKÜCÜ HAREKET ANLAYIŞINI BURSA İLE TANIŞTIRACAĞIZ
Daha sonra konuşan MHP İl Başkanı Tevfik Topçu, “Türk milletine FETÖ marifetiyle ve işbirlikçilerle beraber operasyon yapıldı. Eşzamanlı olarak da MHP’ye operasyon yapıldı. Bursa hem FETÖ lanetini hem de MHP’ye yapılan ihanetin merkeziydi. Bursa’da da İnegöl bu manada en fazla etkilenen ilçelerden biriydi. Hepimize şükranlarımızı sunuyoruz. Sizin şahsınızda İlçe Başkanımız ve heyetine teşekkür ediyorum, iyi ki varsınız. 31 Mart 2019 seçimlerinde İnegöl Belediyesi’nde 3 hilalli bayrağı hep beraber dalgalandıracağız. Cumhur İttifakı yaptık ancak yerel seçimlerde tüm Türkiye’de olduğu gibi Bursa’da da ve tüm ilçelerde, belediye meclis üyeliklerinde MHP olarak her yerde adayımız olacak. Ortaya koyacağımız projelerde nitelikli insanlarımızla üretken bir belediyecilik anlayışı olan Ülkücü Hareket anlayışını Bursa ile tanıştıracağız” şeklinde konuştu.
Programda son konuşmayı gerçekleştiren Bursa Milletvekili ve MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman, “Hepinize Genel Başkanımız Devlet Bahçeli’nin selamlarını iletmek istiyorum. Siirt’te PKK terör örgütü saldırısıyla 6 şehidimiz ve 7 yaralımız oldu. Bütün şehitlerimize bir kere daha Cenab-ı Hakk’tan rahmet diliyor, yaralılarımıza acil şifalar niyaz ediyorum. 18 Mart 2018 tarihinde 12. Olağan Büyük Kurultayımızı muazzam bir katılım, eşsiz bir heyecan atmosferi içerisinde gerçekleştirdik. Çok şükür ki büyük kurultayımız milli gönüllere ümit aşılamış, millet düşmanlarının uykularını kaçırmıştır. Büyük Kurultayımız milliyetçiliğin sembolü olduğu kadar demokrasinin de mümtaz bir numunesi olmuştur. 18 Mart 2017’ye gelene kadar nice oyunları bozduk, nice fitne ve fesadı birlikte bozguna uğrattık. Türkiye Cumhuriyetinin istikbali, milli duruşun istikrar içerisinde duruşuna bağlıdır. Duruşumuz Türkiye’dir, duruşumuz Türklüktür… MHP demek milli duruş demektir, MHP demek şühedaya vefa demektir, MHP demek millete beka demektir. Beka var oluşumuzdur, payidarlığımızdır. İçeriden ve dışarıdan kuşatılan, her cepheden küresel saldırı altında olan Türkiye ciddi bir beka mücadelesi vermektedir. Türk milliyetçileri, Türkiye’nin bekasına sahip çıkmak için ayağa kalkmışlardır. Türk İslam ülküsünden feyzini alan ülküleri, ilkeleri ve inançlarıyla 10 yıllardır siyaset arenasındayız. Zulümler, baskılar, haksızlıklar, zindanlar, işkenceler, tezgahlar, komplolara rağmen ayaktayız. Bu kutlu dava karşılıksız ve sonsuz bir millet davasından kaynaklanan iman hareketidir. Bundan sonra takip edeceğimiz hedefler bellidir, duruşumuz millidir. Tarihi varlığımıza kast etmek isteyen karanlık saldırıları def etmenin yolu milli bitrliğimizi korumaktan, iç ve dış tehditlere karşı yekvücut olmaktan geçer. Bu milli duruş aynı zamanda Türkiye’nin duruşudur. Türkiye’nin bekası, bölünmez bütünlüğünün korunması, Cumhuriyetimizin değerlerinin ebediyen korunması bizim görevimizdir. Siyasi hesapları bir kenara bırakıp ülkenin geleceğine sahip çıkmaktır. Teröre, etnik fitne ve tahriklere karşı açık, kararlı bir duruş almak ve bunlarla sonuna kadar mücadele etmek demektir. Millet, vatan, bayrak, istiklal için her fedakârlığı yapmak demektir. Türkiye bugün Cumhuriyet tarihimizin en zor zamanını yaşamaktadır. Milli haklarımız, birliğimiz çok ciddi tehdit ve tehlikelerle karşı karşıyadır. Karşımızdaki hain terör ve ihanet cephesi milli kararlılığımızı karartma hedefindedir. Türkiye bu terör cephesine karşı içeride ve dışarıda amansız bir mücadele içerisindedir. Türkiye, teröristlere karşı harekâtını Afrin’den başlatmış ve bu operasyondan başarıyla çıkmıştır. 18 Mart’ta Çanakkale ruhu Afrin’e mührünü vurmuştur. Güney sınırımız boyunca hainlerin Türkiye’yi tehdit etmelerine kesinlikle izin verilmemelidir. Suriye ve Irak ile olan sınır hatlarımız bedeli neye mal olursa olsun emniyete alınmalı, bu sınırlar boyunca güvenlik mutlaka temin edilmelidir. MHP milli sorumluluğunun idrakiyle gereken her katkıyı verecek, sonu ne olursa olsun milletinin yanında sapasağlam duruş gösterecektir. Bu bizim milli duruşumuzun gereğidir, millete beka iademizin sonuç ve gereğidir. Terörle mücadelenin yanı sıra önümüzdeki önemli meselelerden biri adalet ve ahlaki alanda yapılması gereken kalıcı ve kapsayıcı düzenlemeler olmalıdır. Türkiye, bir hukuk devletidir. Üstünlerin değil hukukun üstünlüğü esas ve bağlayıcıdır. Hiçbir şart altında hukuk ve ahlak ilkelerinden ayrılmamak devlet olmanın kaçınılmaz sonucudur. Türkiye şuanda zahmetli, bedeli yüksek olan terörle mücadele içerisindedir. Buna rağmen adalet ve hukuktan taviz verilmemesi en başta tarihimize ve ecdadımıza karşı manevi sorumluluğumuzdur. Terör tüm toplumların ortak düşmanı olmalıdır. Terör örgütlerinin iyisi kötüsü, makulü, makbulü ve masumu görülmeyecektir. Bir yanda FETÖ bir yanda PKK, IŞİD ve PYD, Türkiye’nin başını ezmesi gereken zehirli yılanlardır. Türk milleti 15 Temmuz’dan sonra savunma refleksine geçmiş, yuvalanan hainleri temizleme gayretine girmiştir. Bu konuda epey yol alınmıştır fakat FETÖ ile sergilenen mücadelenin tatmin edici seviyelere ulaşamadığı son gelişmelerden anlaşılmaktadır. FETÖ virüsü hayatın her alanında her yere bulaşmıştır. Bu hain terör örgütü devletle toplum hayatının hücrelerine kadar sızmış ve sirayet etmiştir. Bu hassas süreçte hükümet gittikçe yaygınlaşan FETÖ ile mücadele sürecinde hukukun temel ilkelerinden ayrılmamalıdır. Hukuk herkese eşit uygulanmalıdır. Hukukun üstünlüğüne bağlıysak başka türlüsünü düşünmek imkânsızdır. Bir terör örgütüyle mücadelede hatırlı ve iktidara yakın olmak hiç kimseye avantaj sağlamamalıdır. Kimin ByLock’u varsa deşifre edilsin, kim FETÖ’ye yardım ve yataklık yapmışsa gereği sonuna kadar yapılsın. Adalet yerini bulmadan, hak ve hukuka saygı duyulmadan Türkiye’nin milli güvenliğini tesis etmesi düşünülemeyecektir. AB Konseyinin ülkemizin Ege ve Akdeniz’deki faaliyetleri kınayan açıklamaları bir skandaldır. İflah olmaz Haçlı kafasının tezahürüdür. Türkiye, AB’nin yörüngesinde kalacak, egemenliğini devredecek uyduruk bir devlet değildir. Türkiye, AB’ye mecbur değildir, muhtaç değildir, mahkûm değildir. Ya onurlu eşit yolun önü açılır ya da evli evine köylü köyüne gider. AB’nin nazını, kaprisini, sinir bozucu kararlarını çekecek, buna katlanacak ne sabrımız ne de tahammülümüz kalmıştır. Türkiye’ye hasta adam muamelesi yapanlar rezilliklerinde boğulacaklardır. Bitecekse biter. Bu da dünyanın sonu değildir ve olmayacaktır” dedi.
İNEGÖL İL OLMAK İSTİYOR
“12. Olağan Büyük Kurultayımız sonucunda yenilenmiş kadrolarımızla gerçekleşmesini ön gördüğümüz hadiseleri demokrat ve milliyetçi bir duruşla memleketin her köşesine ulaştıracağız” diyerek konuşmasını sürdüren Büyükataman, “Türkiye bölgesinde süper güç, küresel düzeyde de sözü dinlenen bir ülke seviyesine çıkmalıdır ve mutlaka çıkacaktır. Bu çerçevede İnegöl il olmayı hak eden ilçelerimizden biridir. Bu bağlamda bizler MHP adına bu konuyla alakalı 9 Mart 2011 ve 27 Nisan 2012 tarihlerinde TBMM’de 5 ilçe ve İnegöl adıyla yeni bir il kurulmasına ilişkin kanun teklifi verdik. İnegöl il olmak istiyor ve emin olun MHP sonuna kadar bunun takipçisi olacak. Ülkemiz 16 Nisan halkoylaması ile beraber yönetimde istikrarın tesis, temsilde adaletin temin edileceği bir sisteme geçmiştir. Milli iradenin doğrudan tecelli edeceği bir yapıdır. Cumhur, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine onay vermiştir. 16 Nisan halkoylaması bir milat, hatta demokratik bir misak olmuştur. Yeni sistemde kutuplaşma ihtimali en aza indirilmiştir. Barajın fiilen yüzde 50+1’e çıktığı göz önünde bulundurulduğunda siyasi partilerin uzlaşmakta, ahlaki bir ittifak kurmaktan başka çaresi kalmamıştır. Siyasetin kavgaya sapmasını makul karşılayamayız. İstikbalimizle ilgili oyunlar tezgâhlanırken cumhuriyetin kuruluş felsefesini birlikte müdafaa etmeliyiz. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, Cumhurun bizzat kendi eseridir. Türkiye’nin yıkıma sürüklenmesini önlemek hepimiz için tarihi bir görevdir. MHP teşkilatları, bizlere gönül veren vatandaşlarımız bunların farkındadır. Böylesi kararlılığa olan ihtiyaç her zamankinden daha fazladır. Bekamıza hep beraber omuz verip dayanışma ruhunu diri tutmalıyız. Bir olmazsak, birlikte olmazsak bizi ayıracaklar, dalga dalga üzerimize gelecekler. Türk milletinin, Türkiye Cumhuriyetinin tarihi varlık haklarını savunuyoruz. Konu vatandır. Kimsenin tereddüdü olmasın ki konu devlettir, millettir. İç çekişmelerle geçirecek vakit yoktur, kalmamıştır. Bizim için önce ülkem ve milletim sonra partim ve ben ilkesi geçerlidir. Aziz vatanımızı ne pahasına olursa olsun korumak zorundayız. Gerek siyasi gerek toplumsal düzeyde bir ve beraber hareket etme faziletini göstermemiz zaruri olmuştur. Cumhur ittifakı bu yüzden çok önemli ve değerlidir. Cumhur ittifakı Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş felsefesini geleceğe taşıyacaktır. Hiçbir odak, güruh, siyasi düşük Cumhur ittifakını çatlatamayacaktır. Yeni hükümet sisteminin mimarı bizzat Türk milletidir. Cumhur İttifakı Cumhuriyetin iradesidir, istiklal ve istikbalimizin teminatıdır. Bizim başarımız Türkiye’nin başarı, Türklüğün zaferi olacaktır. Türk İslam’ın kalbinin attığı her yer için ayaktayız. Mazlumların gür sesiyiz. Gariplerin sesi, mağdurların nefesi, muhtaçların evi, dökülen masum kanların alacaklısıyız. Malazgirt’te, Çanakkale’de nasıl bağımsızlığımızdan taviz vermeyip zafere ulaştıysak bugün de aynısını yapacağız. Allah’ın izni ile başaracağız. Türk milletinin tarih yolculuğunda Türklüğü yaşatmak ve yüceltmek için can veren ecdadımıza, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve kurucu kahramanlara, dünyanın en büyük şehitliği olan Çanakkale’den bu dönemin beka mücadelesi olan Afrin’e kadar vatan savunmasında bir hilal uğruna toprağa düşen aziz şehitlerimize, kurucu genel Başkanımız Başbuğ Alparslan Türkeş’e ve hakka yürümüş tüm dava şehitlerimize bir kez daha Cenab-ı Allah’tan rahmet diliyorum” ifadelerini kullandı.