‘ÜRÜNLERİNİZ AYNI FARKLI BİR ŞEY YOK’

İTSO Toplantı Salonunda düzenlenen programa Kaymakam Ali Akça, İlçe Jandarma Komutanı Uğur Baş, İnegöl İşletme Fakültesi Dekan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Zerrin Fırat, İGİAD Başkanı Hakan Özdemir, yönetim kurulu ve dernek üyeleri katıldı.

Programın açış konuşmasını gerçekleştiren İnegöl Genç İşadamları Derneği Başkanı Hakan Özdemir, “İGİAD 1991 yılında kurulmuş, tam 26 yıldır çizgisini bozmadan          bugüne gelmeyi başarmıştır. Üyelerimiz çeşitli sektörlerden oluşmakta olup, amacımız kendi aralarında ticari köprü kurması, sosyal, kültürel, ekonomik ve siyasi anlamda şehrimize ve ülkemize vizyonu gelişmiş, dürüst, ilkeli bireyler ve iş insanları kazandırmaktır. Dernekler ne işe yarar diye her zaman sorulur. Derneğimiz iki büyük Konfederasyona bağlıdır. TURKONFED- Türk Girişim ve İş Dünyası Federasyonu, 24 federasyon, 186 dernekten, TÜGİK 8 federasyon ve 60 dernekten oluşmaktadır. 16 Mart 2017’de Antalya TÜGİK İş Zirvesi ve Genel Kurulunda NG Seramik Yönetim Kurulu Başkanı ve TÜGİK Başkanımız Erkan Güral’ın teveccühleri sonucu TÜGİK Yönetim Kuruluna seçildim. Bundan sonra da derneğimizi tüm Türkiye arenasında gururla temsil edeceğiz. Yakın zaman içerisinde siz değerli üyelerimizle beraber başta Cumhurbaşkanımızı, Başbakanımızı ve akabinde Bakanlarımızı ziyaret edip, İnegöl’ümüzün gelişmesi için isteklerimiz ve projelerimizi direkt muhatabına iletme şansı bulacağız. Ayrıca MARSİFED Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılığı görevine devam etmekteyim. Burada iki aydır çalıştığımız Teknoloji Buluşması konulu yazılım projemiz BUSİAD ve BİLSİAD öncülüğünde ilk olarak otomotiv, devamında mobilya, makine ve tekstil sektörünü kapsamakta olup yakın zamanda ‘Teknoloji Buluşması” toplantısı İnegöl de siz değerli mobilyacılarımızla birlikte gerçekleştirilecektir” dedi.

Kaymakam Ali Akça’nın kısa selamlama konuşmasının ardından Erbakan Malkoç kürsüye geldi.

Malkoç, “Başarı zorluklarla mücadele sanatıdır. Başarı çok para kazanmak, şirketler açmak, büyük işler yapmak, insanlar çalıştırmak değildir. Başarı zorluklarla mücadele sanatıdır. Çünkü ben sadece tamirhane de çırak olabilmek için zorluklar yaşadım. Ve bu zorluklarla mücadele ederek bu noktaya geldim. Bugün her alanda yaşadığımız sorunlardan bir tanesi kavram karmaşası. Yani ne istediğini bilmeyen bir yapıyla yolumuza devam etmemiz. İnsan ne istediğini bilmezse, asla sonuca gidemez. İki tavşan kovalayan ikisini de kaçırır. Dolayısıyla hepimizin bu manata mutlak suretle takip ettiği ve üzerinde durduğu bir şey olması gerekir. Bugün dünyanın 116 ülkesinden bizim şirketimizi araştıran bir yapı var. Bizim şirketimizin ne yaptığını merak eden bir dünya insanı var. Bizim ülkemizde sanayi, imalat, ürün, sistem, çeviklik, hızlı düşünme, üretim hızı, kalite var. Ama eksik olan ne var? Vizyon, ürüne gerçek manada değer katmanın ne olduğunu bilmemek ve dünyada markanın nasıl bir değer olduğunu anlamama durumu var. Bu kadar kavram kargaşasının olduğunu bir yerde başarı olmaz. Benim hayata başladığım andan itibaren hiç kavram kargaşam olmadı. Çünkü ne istediğimi biliyorum. Çıraklığımın altıncı ayından itibaren mucitlik yapmaya başladım. Otomobiller üzerinde 300’e yakın buluşum var. Dünyanın takip ettiği ve taklit ettiği 3 bine yakın görsel tasarımım var. Bugün Çinlilerin her noktada, her ürünü taklit edip, dünyanın her yerine satma durumu varken, bizim ürünlerimizi Avrupalının bile aldığı fiyatın iki katına almak için 8-9 ay sıra bekleme durumları var. Her ürünü taklit ederler ama benim ürettiğimi asla. Niye? Çünkü benim mantalitemde iyi iyi, daha iyi daha iyi. Siz daha iyiyi ürettiğiniz zaman ve bu ürettiğinize gerçek manada değer kattığınız zaman insanların sizin peşinizden gelme durumu oluyor. O yüzden bu mantığı kavradığım günden bu yana hiçbir günün benim diğerine eşit olmadı” dedi.

ÜRÜNLERİNİZ AYNI

İnegöl’de mobilya mağazalarını gezdiğini ifade eden ve mobilyacıları eleştiren Malkoç, “Çok güzel üretim alanlarınız, mağazalarınız var ama ürünleriniz birbirinizin aynısı. Farklı bir şey ortaya koyamamışsınız. 2 bine yakın üreticinin olduğu söylendi. Ama bir marka oluşturamamışsınız. Üretim yerleriniz, sanayiniz var ama katma değeri yüksek ürün üretememişsiniz. Katma değeriniz 2 dolar. Benim ise minimum 250 dolar. Bir marka oluşturmadığınız sürece katma değer üretmezsiniz ve fason üretimden öteye geçemezsiniz. Öncelikle ar-geye önem vermelisiniz. Firmanızda ki çalışanlarınızın en azından yüzde 10’nu ürün geliştirmeye yönlendirmelisiniz. Bir başkasının ürününü değil, kendi mobilyalarınızı üretmeye başlamalısınız” ifadelerini kullanarak konuşmasını sonlandırdı.