CHP’de vekillik istifaları

2015 yılı Haziran ayı içerisinde gerçekleştirilmesi planlanan Genel Seçimler öncesi CHP İlçe Teşkilatı’nda Milletvekili Aday adaylıkları açıklandı. CHP İlçe Başkanı Turhan Neşe, Başkan Yardımcısı Zemci Şahin ve CHP İl Yöneticisi Abdullah Büyükışıklar, önceki akşam parti binasında gerçekleştirilen basın toplantısında istifa dilekçelerini CHP Bursa İl Başkanı Metin Çelik’e teslim ederek aday adaylıklarını açıkladılar.

NEŞE’DEN KATLİAMA TEPKİ

Kahramanmaraş Katliamının yıldönümü olması dolayısı ile o dönemlerin bir daha yaşanmamasını temenni ederek konuşmasına başlayan CHP İlçe Başkanı Turhan Neşe, “Önümüzdeki 2015 genel seçimlerinin takvimi belirlendi. Bu anlamda biz genişletilmiş bir örgüt toplantısından sonra süreç ile ilgili yönetici konumundaki arkadaşlarımızın 25 Aralık’a kadar görevlerini boşaltmaları gerekmektedir. Bu anlamda biz de örgütümüz ile paylaşarak İnegöl’den yönetimden Zemci Şahin arkadaşımız, İnegöl’den Bursa İl Yönetimine görevlendirilen İnegöllü kardeşimiz Abdullah Büyükışıklar görevlerini boşaltıp yeni arkadaşlara devredecekler. Bu akşam biz aday adaylıklarımızı açıklamak üzere toplandık. Sözü, kendilerini tanıtmak ve düşüncelerini paylaşmak adına aday adaylarımıza veriyorum” dedi.

“CHP, TÜRKİYE’NİN BİRLEŞTİRİCİ GÜCÜ”

Söz alarak kendisini tanıtan Milletvekili Aday Adayı Zemci Şahin, “1996’dan bu yana Gençlik Kolları’nda İlçe yönetiminde yer aldım. Bursa gençlerinin adayı olarak daha önceki dönemlerde Parti Meclis Adayı oldum. Gençlik olarak başarılı işler yapmıştık. 2 dönemdir de İlçe Başkan Yardımcılığı görevinde bulundum. 2015 seçimlerinde aday olmak için yola çıktım. Aday adayıyım. Aday adaylığının birinci olmazsa olmazlarından birisi de önseçimdir. Önseçim olmadığı takdirde aday olmayacağımı açıklamıştım. Ümit ediyorum ki genel merkezimiz de tabandan gelen bu sese kulak verecektir ve gerçekten örgütü şahlandıracak önseçim yapılacaktır. Önseçim yapıldığında da 2015’te CHP, Türkiye’yi yeniden inşa etmek için iktidar olacaktır. Yıkılmış, bitmiş, bölünmüş, parçalanmış bir Türkiye vardır. Her ne kadar kamufle etseler de içimiz kan ağlıyor, Türkiye Cumhuriyeti parçalanmış durumdadır. CHP’nin şu sloganı çok önemlidir; CHP Türkiye’nin birleştirici gücü. Bu birleştirici gücü 2015 genel seçimlerinde iktidara taşıyacağız ve gerçekten Türkiye’de sosyal demokrasinin insanımıza, halkımıza nasıl hizmet ettiğini dosta, düşmana göstereceğiz. Her ne olursa olsun birlik ve beraber içinde olalım. 10 tane 100 tane aday olur, ben aday olmayabilirim ama ben yine köy köy, kapı kapı dolaşmak zorundayız. CHP’liyim. Bunu başka bir şey ile izah etmek mümkün değil. Biz bu partiye gönül vermişiz, gidecek başka bir yerimiz yok. Solcuyum, sosyal demokratım, Atatürkçüyüm ve öldüğümde de bu böyle bilinecektir” şeklinde konuştu.

“TÜRKİYE İÇİN CHP, CHP İÇİN İNEGÖL”

Milletvekili Aday Adayı Abdullah Büyükışıklar, “Yunus Emre Mahallesi delegeliğinden başlayarak sırasıyla İlçe Delegeliği, İl Delegeliği ve son 30 aydır da İl Yönetim Kurulu Üyeliği görevimden bu akşam istifa ediyorum. Daha önce de İnegöl’den Milletvekili adayı oldum. O sırada da neler yapmaya çalıştığımızı herkese anlatmaya çalıştık. İnegöl’ün çok meselesi var. İnegöl’e her geldiğimiz arkadaş ‘Neden burası kömür kokuyor’ diyor. Hava kirliliği bir türlü bitmedi. Her platformda bunu deklare ettik ama 80 sonrasında hep İnegöl’ün bir milletvekili olmasına rağmen hava kirliliği İnegöl’de bitmedi. Daha önce başka platformlarda deklare ettik, İnegöl’e devlet yatırımları gelmez diyerek. Onun koşullarını da herkes biliyor, bu koşullarda yine gelmeyecek. Aynı yöntem devam ederse gelmeyeceğini biliyorsunuz. Üniversite gelmiyor. Hızlı tren geliyor gelmiyor zar atıyoruz. Ankara otoyolu geliyor gelmiyor bununla ilgili acaba diye her yerde konuşmaya çalışıyoruz. İnegöl’de Bursa’nın 2. büyük OSB’si var ama planlı sanayicilik yok. Bir takım tekstil fabrikaları İnegöl’den gittiler, hiç kimse nereye gidiyorsunuz demedi. Buranın suyu, çevresi her şeyi kullanıldı. Bizi yöneten arkadaşlara bunu söylediğimizde; biz bu işten anlamayız, patronların işine karışılmaz dediler. 80 sonrası gelen fabrikalar İnegöl’ün etinden, sütünden her şeyinden faydalandılar, asgari ücret Türkiye’de 400-500 dolara çıkınca başka ülkelere giderken hiç kimse bir şey demedi, diyemedi. Neden diyemedi bunu da sorgulamak istiyoruz. Bu dönem kendime bir slogan ürettim. CHP’nin artık İnegöl’e bir şans tanıması gerekiyor. Türkiye’nin de birçok meselesi var. Nükleer Santral yapılıyor ne kamuoyu oluşuyor ne kimse bir şey diyor. 71 milyar dolar gibi bir para Rusya’nın şu anki hali ortadayken Rusya’ya verilmek için bir takım anlaşmalar yapılıyor. İnanın eğer CHP iktidar olursa o sözleşmeler de iptal edilecek. Yenilenebilen enerji kaynakları ile ilgili hiç kimeyse hiçbir destek yok. Nükleere 71 milyar dolar veriyoruz ama Türkiye’nin güneşine, rüzgârına, suyuna hiç sesimiz çıkmıyor. HES’ler için de halkı birbirine sokup kavga ettirmeye çalışıyoruz. Olmalı mı olmamalı mı konusunda kimsenin politika ürettiği yok. Bunun üzerine 1 Ekim’de elektriğe yüzde 9 zam geldi. Doğalgaz, petrol dünyada tavan yapmış vaziyette. Biz bütün bu koşulların arkasında bir de pahalı elektrik kullanıyoruz. Bunlara da çözüm üretme konusunda katkı koymak istiyoruz. Türkiye’nin de CHP’ye bir şans vermesi lazım. Türkiye’nin artık gidecek bir yeri kalmadı. Türkiye’de bir şeylerin doğru gitmesini istiyorsak ‘Türkiye için CHP, CHP için İnegöl’ sloganı ile ben adaylık sürecimi başlatıyorum. İstifa dilekçemi sunuyorum, herkese teşekkür ediyorum” diye konuştu.

“BU AİLE İÇİ BİR YARIŞTIR”

CHP İnegöl eski İlçe Başkanı ve Milletvekili Aday Adayı Turhan Neşe ise, kendisinden boşalan İlçe Başkanlığı koltuğuna Engin Başar’ın geldiğini belirterek; “Ben 1970 yılından beri CHP’nin üyesiyim. Bugüne kadar afiş asmaktan başlayarak 40 yıldır bu partinin sadece neferi oldum, hiçbir yere aday olmadım. SHP döneminde ilçe sekreterliği yaptım, önseçimin ne kadar önemli ve değerli olduğunu biliyorum. İnegöl örgütü olarak ilçe başkanımızı 17 ilçe içerisinde 2. sıraya getirdik. Bu demokratik bir yarış. Bu yarışta bütün arkadaşlarıma başarılar diliyorum. Bu aile içi bir yarıştır ve buradan CHP kazançlı çıkacaktır. Bu süreçte kurultay delegeliğinde tercihi düşünen arkadaşlarımızda siz de yer alabilirsiniz. Tüm arkadaşlarımıza bütün demokrasi kanallarını açtık. Bugün de aynı duygular ve inançla diyoruz ki; biz burada 3 arkadaşız ama aday olmak isteyen kim varsa önümüzdeki 9 Şubat’a kadar süreçleri var ve bu partinin kapıları tüm adaylarımıza sonuna kadar açık, kendilerini bekliyoruz. Bu bizim zenginliğimiz olur” ifadelerini kullandı.

CHP’NİN DEMOKRASİ ANLAYIŞI DİĞER PARTİLERE DE ÖRNEK OLSUN

İlçe Başkanı olarak görev aldığı süreçte 2 seçim geçirdiğini belirten Neşe, “Göreve veda ederken İnegöl adına bize verdikleri destekten dolayı teşekkür ediyorum. Burası bir sanayi şehri, tarım şehri, turizm şehri ama gelin görün ki İnegöl hak ettiği yerde değil. Biz bir üniversite istedik, İnegöl il olsun istedik, 60 sivil toplum örgütünü bir araya getirdik ama bizim buradaki AKP’li temsilcileri, Başbakanlarına, Genel Başkanlarına bir telefon dahi açamadılar. Oysa hepiniz biliyorsunuz biz İl Başkanımız ile İlçe Başkanımız ile Genel Başkanımıza; ‘Biz Bursa’da önseçim istiyoruz’ diye deklarasyon götürdük. İşte CHP’deki bu adalet duygusu, demokrasi anlayışının diğer partilere de örnek olması ve bir an önce siyasi partiler yasasının ve seçim yasasının değişmesi gerekiyor. Partimizin genel merkezinde verilen kararla yüzde 3’e bile inebilir baraj. Herkes bu ülkede kendini ifade etme ve temsil edilme hakkını elde etmeli inancında olan bir ilçe başkanıyım. Bu inanç ve duygularla İnegöl adına bize katkı sağlayan herkese çok teşekkür ediyorum. İnegöl mobilyanın başkenti, 45 ilden büyük, demokratik zenginlik içerisinde her türlü ilden buraya göç eden, ekmeğini, aşını buradan çıkarak insanlarımız var. Türkiye’nin neresinden gelirse gelsin İnegöl’de yaşayan herkes bizim hemşerimizdir diyor, hiç kimseyi dini, dili, rengi, mezhebi ve ırkıyla konuşmuyoruz ve önce insan diyor bu inançla bugüne kadar İnegöl’de ANAP’lısı Doğru Yol’cusu, AKP’lisi, Refah’lısı hepsini bir araya getirip esnaf odaları, akademik teknik odalar, MÜSİAD, Ticaret Odası ve bunların MHP’li Belediye Başkanları ile birlikte İnegöl’ün il olması sürecinde CHP olarak İnegöl’ün il olmasına başkanlık ettik ama maalesef İnegöl’ü il yapamadık. Ama inanın CHP 15 ya da 7 Haziran’da yapılacak genel seçimlerde iktidara geldiğinde İnegöl il olacak, kapatılan beldeler de levhalarını tekrar yerine asacak. Bu inançla genel seçimleri alacağız. CHP gümbür gümbür geliyor, ilk önce de İnegöl’ü değiştireceğiz ve İnegöl’ü alacağız” ifadelerini kullandı” dedi.

“KORKU İMPARATORLUĞU YARATILDI”

CHP Bursa İl Başkanı Metin Çelik de, 17 ilçeyi masaya yatırıldığında İnegöl’ün çok farklı bir yer olduğunu belirterek, “İnegöl’de şu var; 10 bin, 5 bin, 25 bin de oy alsak, örgüt her seçimde elinden geldiği kadar sahada mücadele etti. Turhan Neşe çok hareketli bir başkan. Zaman zaman eski Fenerbahçeli futbolcu Rıdvan Dilmen benzetmesi yapardım. Gençlere taş çıkartacak ilçe başkanlığı yaptı. Türkiye çok farklı noktalara götürülüyor. Türkiye’de asgari ücretle çalışanın bir ay içinde aldığı ekmeğin ücreti, asgari ücrete denk geliyor. Zeytine, peynire para kalmıyor. Bu gün insanlar telefonlarla görüşmeye korkuyorlar. Ben de bunla alakalı savcıya ifade verdim. Attığımız her adım takip ediliyor. Adeta korku imparatorluğu yaratıldı. Yarattıkları korku imparatorluğundan maalesef şu anda kendileri korkar hale geldiler. Korkmasalar bin 500 korumayla gezmezler. Korkmasalar 6 bin emniyet görevlisinin yerini değiştirmezler. Neymiş efendim paralelciymiş. Siz geçmiş döneme kadar paralel dediğiniz bu yapıyla kol kola yol yürümediniz mi? 2015 seçimleri çok önemli. Barajın sıfırlanması söz konusu. Anayasa mahkemesinin kuralı ihlal noktasında barajı sıfırlama yetkisi var. Aba altından adeta sopa gösteriyorlar. Dolayısıyla bu seçimler çok önemli. Engin Ekinci Başar ilçe başkanlığı görevine getirildi. 17 ilçe içerisinde şu anda 3 tane kadın ilçe başkanımız var. İnegöl Belediye Başkanlığının, CHP’nin ortaya koyduğu projelerin bazılarını hayata geçirdiğini duydum. Güzel bir şey. Aday adaylarımıza başarılar diliyorum. Yandaş değil vatandaş mantığıyla hareket edecekler” açıklamalarında bulundu.