“Genç futbolcu üretmek, her takımın felsefesi olmalı”

İLK GELDİĞİNİZ GÜNLERİ ANLATABİLİR MİSİNİZ?

“İlk geldiğimiz günler, farklıydı tabi. Bayrampaşa ile İnegölspor aynı ligdeydi. O zamandan beri gelen dostluğumuz vardı Belediye Başkanımız Alinur Aktaş ile. Sonra Başkanımız bana, “Hocam gel bizi kulüp yap” demişti, alt yapısı ile üst yapısı ile. Biz o zaman tesislerimizde düzeltmeler yaptık. Alt yapı için okullarla bazı çalışmalar yaptık. Tabi o zaman 2 yıllık bir planlama vardı. Öyle başlamıştık. Coşkuyla işimize başlamıştık. Tabi 3-4 yıl geçti aradan. Şimdiki gelişimiz daha farklı oldu. Sezon başını geçmişte kendimiz yapmıştık ama bana göre yarım kalan bir yapılanmaydı. İleriye dönük çalışmaların devam etmesi gerekiyordu. Şampiyonluk zannediyorum son duraktı. Ayrılmak zorunda kaldık”

İNEGÖLSPOR TARAFTARI İÇİ NELER SÖYLERSİNİZ?

“İnegöl taraftarı farklı bir taraftar gurubu. Türkiye’nin ender futbolu bilen bir grubu. Spor şehri derim İnegöl için. Sportif faaliyetlerin hat safhada olduğunu görüyoruz İnegöl’de. Burada yaşayan ailelerin sporu ne kadar farkında olduklarını gösteriyor. Bütün altyapılara bakın, spor yapan ailelerin çocukları her yerde var. Yani sporun dışında kalmıyorlar. Bize olan inançlarını biliyorum. Onların umutlu olmalarını çok istiyorum. Biz başarırsak onların neler yapacağını da biliyorum ama bizi bu süreçte desteklemeleri onların ne kadar büyük bir taraftar olduğunu gösteriyor. Onlarla çok güzel günler göreceğimize inanıyorum. Bunun için çok sabırlı olmak ana madde. Taraftarlarımız sağolsunlar çok hoşgörülü ve çok sabırlı davranıyorlar. Çünkü onların da bizim de çalışmaktan başka, sabırlı olmaktan başka, birbirine sarılmaktan başak yapacağımız ikinci bir hamle yok. O nedenle gelişmeye ve üretmeye devam etme zorundayız”

DEVRE ARASI TAKVİYE VAR MI?

“Yeni geldiğini bir takımda sporcu grubu hakkında izlenim sahibi olmaya çalışırsınız. Farklı yerlerde eksiklik hissedersiniz ama süreç geçer, o eksik gördüğünüz yerdeki sporcularda müthiş gelişme olur, farklı bir şey ortaya çıkar. Kesin söylüyorum; Türkiye’de ara transferde tutturmanız çok düşük. En iyi transfer içerideki transferdir. Yani mutlaka bir iki takviye olabilir. Bizim içindeki en önemli şey sporcu grubunun gelişimidir. Bu konuda da gayet olumlu bir görüntü veriyor sporcularımız. Bizim doğru olacak felsefemiz, takımın genel yapısının korunması olması gerekiyor. Önemli olan bu takımı geliştirmek. Bunu da çalışarak yapmamız gerekiyor. Ara transfer çok zordur. O nedenle alınan sporcunun takıma uyumunun olup olmayacağını da bilmiyorsunuz. Çok büyük risk taşır. Mutlaka transfer olacak ama o sayının minimum olmasında her zaman fayda vardır”

TAKIM İÇERİSİNDE EN İYİ ANLAŞTIĞINIZ FUTBOLCULAR KİMLER?

“Ben hiç sorunuz gibi olaya bakmadım ama genelde takım içerisindeki genç futbolculara sempati duyarım. Onlara daha fazla ilgi gösteririm. Çünkü onları korumaya ve geleceğimiz olarak bakarım. Tabi mutlak süreçle hepsi bizim futbolcularımız. Hiç birinin bireysel takımı sırtlayacak hali yok. Takım oyunu birlikte olur. O ayrımı yapacak durumum yok. Ama örneğin, Mahmut, Ömürcan, bunlar biraz daha sempati duyduğumuz yaş grubundalar. Nihayetinde hepsi profesyonel takımımızın sporcuları. Bu konuda çok fazla düşünmedim aslında. Böyle bir konunun içerisine de girmedim aslında”

ŞUAN TAKIM OLARAK HEDEFİNİZ NEDİR?

“Herkes ligi zirvede bitirmek ister. İkinciliği kimse istemez ve herkesin de birinci olması gibi bir durum yok. Ama gerçek olan şeyler var ki, hayalleriniz çok farklı olabilir ama gerçeklerle yüzleşmek zorundayız. Bugün biz bulunduğumuz yerin nasıl üzerine çıkarız onu düşünüyoruz. Bugün aşağılarda bir yerdeysek, nasıl orta sıralara çıkarız onu kovalayacağız. Ortaya geldiğimizde de, imkanımız varsa daha yukarıları kovalayacağız. O nedenle şurada, burada bir yer söylemeye gerek yok ama imkanımız varsa zirvede bitirmek isteriz”

İNEGÖLSPOR ALTYAPISININ PARLADIĞI DÖNEMLER ARTIK GERİDE KALDI. NELER SÖYLEYECESİNİZ?

“Bunlar gerçekten çok üzücü. Gerçekten İnegöl yıllar öncesinde bende biliyorum genç futbolcu üreten bir kulüptü. Genç oyuncular üreten ve takımların gelip yetenekli futbolcuları takip ettikleri bir kulüptü. Hatta biz de ilk senemizde hatırlayalım Kaleci Fatih, Ömer Faruk, Furkan, Caner, Okan, Şenol…. Bunlar bizle beraber çalışmıştı. Hatta onların arasında biliyorsunuz Caner inanılmaz bir şekilde performans göstererek, Milli Takım’a seçilmişti. Ama talihsiz sakatlıklar, maalesef Caner bugün gelmesi gereken yere gelemedi. Genç futbolcu üretmek bence her takımın felsefesi haline gelmesi gerekiyor. Yani 2. lig üretmezse, 3. lig üretmezse, nereden gelecek sporcu? Ama maalesef toplum da kendi altyapısından gelen gençlere hoşgörülü davranmıyor. Sabırla beklemiyor, hemen alttan gelen futbolcunun bir anda yukarı sıçramasını bekliyorlar. Bu düşünce doğal olarak o yaş grubunu yıpratıyor. Futbolcular o baskının altında kalıyor ve kaybolup gidiyor. Anormal bir yük veriliyor onlara, o yükü o sporcuların kaldırması mümkün değil”