Demirel’in demiryolu ısrarı sürüyor

22. ve 23. dönem CHP Bursa Milletvekili ve 25. dönem CHP Bursa Milletvekili aday adayı Kemal Demirel, tanıtım çalışmaları kapsamında dün saat 15.30’da CHP İlçe Başkanlığını ziyaret ederek kendisi ve projeleri hakkında bilgilendirmelerde bulundu.

YILLARIN MÜCADELESİNDE BAŞARIYA ULAŞTI

Ziyaret esnasında bir konuşma yapan CHP İlçe Başkanı Engin Başar, “Eski milletvekilimiz, eğitimci Kemal Demirel bizleri ziyarete geldiler. Daha önce tren yolu konusunda tek başına mücadele veren tek arkadaşımızdır. Uzun yıllar mücadele etti ama sonunda başarıya ulaştı. Eğitimci olduğu için kapanan köy okullarının son halini gün yüzüne çıkardı. Bizlere kendisini tanıtmaya geldiler. Tekrar milletvekili aday adayımız. Kendilerine bu yolda başarılar diliyorum, yolunuz açık olsun” dedi.

MECLİSTE REKOR SAHİBİ

22. ve 23. dönem CHP Bursa Milletvekili olarak görev yaptığını hatırlatarak konuşmasına başlayan CHP Bursa Milletvekili aday adayı Kemal Demirel, “. Görev yaptığım süre içerisinde yazılı soru önergesi verme noktasında rekortmen oldum. Türkiye’de şimdiye kadar mecliste en fazla soruyu ben sordum. Basın mensupları; ‘Birinci oldun mutlu musun?’ dediler. Mutlu değilim dedim. Keşke sorunlar olmasaydı da biz o soruları sormasaydık. O sorular sorunlar olduğu için sıkıntılar olduğu için dertler olduğu için soruluyor. Çözülmesi gereken sorunlar ötelendiği için o sorunların çözülmesi noktasında sorular soruyoruz. O noktada parlamentoda 9 yılda gerçekten en fazla yazılı soru önergesi vererek bu konuda birinci oldum” dedi.

“TÜRKİYE’Yİ DEMİR AĞLARLA ÖRENE KADAR MÜCADELE EDECEĞİM”

Bursa’ya ve Türkiye’ye demiryolu getirebilmek için tren kampanyaları başlattığını belirten Demirel, “Trafik terörüne ve trafik canavarına karşı demiryolunu hayata geçirebilmek, hak ettiği yere getirebilmek ve unutulan bu ulaşım aracını gündeme getirebilmeyi amaçladım. Bursa’ya ve Türkiye’ye hızlı tren gelmesi için yapmış olduğum çalışma 19 Ocak 1997 tarihine dayanıyor. Tam 18 yıl evvel ben Bursa ve Türkiye’ye demiryolu gelmesi için mücadele başlattım. Bugün iktidarda olanlar o gün var mıydı? O yüzden bu projenin sahibi buradaki belgelerdir. Ben bu çalışmayı yaparken bütün Bursa’yı dolaştığım gibi Türkiye’yi dolaştım. Tam 39 tane il gezdim, ilçeler gezdim, yüz binlerce imzalar topladım, yürüyüşler yaptım. Bilecik’ten Bursa’ya yürüyüşler yaptım. Hatta milletvekiliyken demiryolu için dünyada yürüyen tek vekilim. Bir işi allıyorsam o işi başarana kadar mücadele ederim. Öyle basın toplantısı, etkinlik diyerek iş yürüsün kendi kendine gitsin demedim. Hala şunu söylüyorum; o tren Bursa’ya gelene kadar, Bursalılar o trene binene kadar, Türkiye’yi demir ağlarla örene kadar mücadele etmeye devam edeceğim. Kendimi bu konuda görevlendirilmiş hissediyorum. İnşallah bunu başaracağız. Trafik terörü ile bu ülkede insanların hayatlarını kaybetmeleri, maddi manevi büyük zarara uğramaları asla kabul edilir bir tablo değildir. Kaldı ki dışa bağımlı olma noktasında demiryolu ulaşımını hak ettiği noktaya getirirsek bu kadar dövizimiz petrole gitmeyecek. En çok petrole giden para tabi ki ulaşımda gidiyor. O yüzden demiryollarının hak ettiği noktaya gelmesi için mücadelemi sürdürmeye devam edeceğim. İnşallah hep beraber Bursa’dan hızlı trene bineceğiz ve Bursalılar o trenin nimetlerinden en iyi şekilde faydalanacaklar. 2 yıl evvel temel atma töreninde Bülent Arınç, Binali Yıldırım ve Faruk Çelik ne dediler? Bursa’ya trenin gelmesi noktasında Kemal Demirel’e teşekkür ediyoruz dediler. Yapmış olduğumuz çalışmanın karşılığı olarak bu teşekkürü tüm Türkiye’nin görebileceği şekilde söylediler” şeklinde konuştu.

EĞİTİMDE TASARRUF OLMAZ

İkinci projesinin taşımalı eğitim ile alakalı olduğunu dile getiren Demirel, “Meclisteyken bu konuda araştırma önergesi verdim. Taşımalı eğitimin tekrar gözden geçirilmesi, tekrar sorgulanması, bu taşımalı eğitimin çocukların daha iyi eğitim öğretim alması amacıyla çıkarıldığı ama zaman içerisinde ortaya çıkan sıkıntıların neler olduğu, çocukların ve ailelerin yaşadıkları sosyal, psikolojik ve ruhsal durumları konusunda araştırma yapılmasını istiyorum dedim. Çünkü bu işin odak noktasında çocuklar var. Çocuklara sordunuz mu? Bugün 830 bin öğrenci taşınıyor ama bir Allah’ın kuluna kalkıp da soru sorulmuyor. Taşıyoruz taşıyoruz… O çocukların yaşadıklarını acaba araştırdılar mı? Bununla ilgili araştırma önerisi verdim ve en azından 1, 2 ve 3. sınıfa giden öğrencilerin kendi köylerinde okumalarını istedim. Çocuklar bizim geleceğimizdir, umudumuzdur, her şeyimizdir, canımızdır. Bu çocuklar ha köyde olmuş ha şehirde olmuş bir şey değişmez. Hepsinin en iyi eğitimi alması şart. Bu anlamda köylerde okullar kapatıldığı için artık köylerde ulusal bayramlar kutlanmıyor. 23 Nisan Çocuk Bayramımız, 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramımız, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız kutlanmıyor. Bu anlamda tam 21 vilayet gezdim, 420 köy dolaştım. O konuda çalışmamı yaptıktan sonra Adalet başvurusu yaptım Kırşehir ve Nevşehir’e gittim. Orada da okulları dolaştım ve maalesef orada da okulların aynı şekilde olduğunu gördüm. 3 tane sınıf var, sınıfın 1 tanesini çay ocağı yapmışlar bir tanesini ambar yapmışlar bir tanesine de motosikletleri koymuşlar. Peki, çocuklar nerede dedim ‘taşıyoruz’ dediler. Niye kapattınız dedim, ‘Kapat dediler’ dediler. Her köyde bir öğretmen olmalıdır. Çünkü öğretmen; eğitendir, öğretendir, yol gösterendir. Her köyde bir öğretmenin olması için mecliste başlattığım çalışmayı parlamentoda olmadan da devam ettirdim, 10 tane sergi açtım. En son sergim FOX TV’de İsmail Küçükkaya anlattı; ‘Kemal Demirel’in sergisine gidin, ağlayacaksınız’ dedi. Maalesef Türkiye’nin acı bir gerçeği. Okulların kapatılmasında gerekçe tasarrufmuş. 3 şeyde tasarruf yapamazsınız. Sağlıkta tasarruf olmaz, savunmada tasarruf olmaz, eğitimde tasarruf olmaz. Çocukların en iyi eğitimi alması noktasında devletin asli görevidir bu. Eğitimsiz toplum olmaz. O yüzden toplum mutlaka eğitilmelidir. Öğretmen sadece çocuk eğitmez aynı zamanda köyün ışığıdır, yol gösterenidir ve orada olması gerekendir. Şu anda 15 bine yakın okul kapalı. Yaklaşık 820 bini aşkın da öğrenci taşınıyor ve maalesef trafik kazalarında yaşamını yitiren öğrenci sayısı da azımsanacak seviyede değil” ifadelerini kullandı.