M-Muzaffer Samda İlk ve Ortaokulu, okul velileri için İnegöl Halk Eğitim Merkezi işbirliği ile 7-19 yaş aile eğitimi kursu düzenledi. Müşerref Muzaffer Samda İlk ve Ortaokulu Rehber Öğretmeni Yusuf Kavun tarafından 2 ayrı grup halinde gerçekleştirilen ve 4 ay süren eğitimlere katılarak kursu başarıyla tamamlayan 33 veli, dün okulda düzenlenen törenle sertifikalarını aldı.
Sertifika törenine; Milli Eğitim Müdürü Mehmet Baştürk, Şube Müdürleri Ali Doğru, Özer Yılmaz, Hacı Muzaffer Samda, Halk Eğitim Merkezi Müdürü Burhanettin Özdemir, Müşerref Muzaffer Samda İlkokulu Müdürü Ömer Göktürk, Müşerref Muzaffer Samda Ortaokulu Müdürü Semih Evren, öğretmenler ve veliler katıldı.
BU TÜR ETKİNLİKLERİN YAYGINLAŞMASINI ÖNEMSİYORUZ
Sertifika töreninin açış konuşmasını yapan Müşerref Muzaffer Samda İlkokulu Müdürü Ömer Göktürk şunları söyledi: Biz şuna inanıyoruz ki; temiz toplumlar iyi bir aile bağıyla oluşur. Eğer çocuklar aile içinde mutluysa, aile içerisinde huzurluysa, o bireylerin meydana getirmiş olduğu toplumlarda daha sağlıklı ve daha güzel olur. Bu da tabi ki toplumsal yaşayışa da yansır. Bizler Müşerref Muzaffer Samda İlk ve Ortaokulu yönetimi olarak, bu tür etkinliklerin yaygınlaşmasını önemsiyoruz. Bu tür etkinliklerin daha da fazla gerçekleşmesi yönünde adımlar atmaktayız. Sizlerde bu eğitime katıldığınız ve bugün sertifikalarınızı alacaksınız.
ÇOCUĞUNUZU TAKİP EDİN
Milli Eğitim Müdürü Mehmet Baştürk ise yaptığı konuşmasında şunları kaydetti: Bu eğitimlere katılarak muhakkak birçok güzellik öğrenmişsinizdir. Çünkü burada verilen eğitim hem bir anne-baba olmanın özelliğini ve güzelliğini anlatan bir eğitim hem de çocuğunuza karşı davranışlarınızı, aile bireylerine karşı davranışlarını, okulla olan diyaloglarını sizlere gösterdiler. Ve belki de geriye doğru baktığınız zaman biz şu konularda hata yapıyormuşuz, şimdi o hatayı düzeltiyoruz anlamın da mutlaka kendiniz daha güzel, hem eğitime hem okula hem de çocuğunuza yakın hissediyor olmanız lazım. Hep diyoruz; biz çocuklarımız için çalışıyoruz. Her şey çocuklarımız için ama düşündüğümüz zaman çocuklarımız için neler yapıyoruz? Hangi fedakârlıkları yapıyoruz? Onu bir süzgeçten geçirmek gerekiyor. Yani çocuğumuzu sabahleyin giydirip, kahvaltısını yaptırıp okula göndermekten ibaret değil, çocuğumuzun 24 saatinin nasıl geçtiğini, nereler de geçtiğini, hangi eğitimi aldığını, hangisini almadığı konusunda iyi takip etmek gerekir. Eğer çocuğumuzu iyi takip edersek, hem okul içinde hem okul dışında hem aile içerisinde mutlaka çocuğumuz kişilikli, karakterli olacak. Ne yaptığını, ne yapacağını iyi bilen bir çocuk olacak.
ÖNEMLİ OLAN KİŞİLİKLİ BİR ÇOCUK
Tabi ki biz çocuklarımızı okula gönderirken hepimizin kafasında çocuğumuz başarılı olsun, okulun, sınıfının, İnegöl’ün en başarılı öğrencisi benim çocuğum olsun arzularız. Ama bana göre çok başarılı çocuk olmaktansa, görevlerini iyi yapan, görevlerini iyi bilen, annesine, babasına, saygılı, büyüklerine sayan, küçüklerini seven, nasıl koşulacağını, nasıl konuşulmayacağını, nasıl oturulup kalkılacağını, neyi, nerede, nasıl yapacağını bilen bir öğrenci mi daha iyi acaba? Çok başarılı ama anne-baba sevgisinden çok uzak, toplum içerisinde önemli yeri yok ama çok başarılı. Öbür tarafta başarısı o kadar iyi değil ama belli bir kural içerisinde yetişmiş, saygın, efendi, kendi işini kendisi görebilen, hür düşünebilen, kendi başına karar verebilen ama bununla beraber çevresine zarar veren değil de, çevresine fayda veren bir kişi. Bana göre ikincisi daha çok önemli. Çünkü iyi kişilikli bir çocuğumuz istediği bilgileri daha sonra öğrenebilir.
Konuşmaların ardından 33 veliye sertifikaları takdim edildi.