“Daha yolun başındayız”

İMOS Başkanı Mustafa Akyol ve Mobiliyum Başkanı Haluk Özbek’in sektöre ilişkin yaptığı değerlendirmelerin ardından bir değerlendirme de MOSDER Başkanı Ahmet Güleç’ten geldi. Güleç, “Biz daha işin başındayız. 25 milyon dolardan 320 milyon dolara çıkan ihracattan bahsediyoruz. Niçin duracağız? Tabi ki devam etmemiz lazım” diye konuştu.

Yayınlama: 22.07.2014
889
A+
A-

İnegöl’de mobilya sektör temsilcilerinin son dönemde yaptığı açıklamaları değerlendiren MOSDER Başkanı, aynı zamanda Ağaç Mamulleri ve Orman Ürünleri İhracatçılar Birliği Başkanı ve Türkiye Mobilya Sanayicileri ile İşadamı Dernekleri Federasyonu Başkanı Ahmet Güleç, İnegöl mobilya sektörünün geleceğini değerlendirdi.

 

NİÇİN DURACAĞIZ?






İnegöl’ün bir mobilya şehri olduğunu vurgulayarak konuşmasına başlayan Ahmet Güleç şunları kaydetti: Zaten İnegöl bir mobilya şehri olacaksa kurumlarının daha güçlü olması lazım. Bu kurumsallıkla ilgili. Dünyadaki zengin ülkelere de baktığımız zaman, hep kurumsal olarak hareket eden ülkeler. İngiltere neden zengin, İsveç neden zengin, Angola neden fakir. Angola’nın Irak’ın kaynakları mı yok. İnegöl’de ne kadar çok kurum oluşur da bunlar olaya sistemli şekilde bakarsa yol haritasını buluruz. Bir şeyi tartışabiliyorsak sonucu buluruz. Tartışamayan fikir üretemez. İnegöl’de mobilyayı tartışıyor. Ama bir araya geldiğimizde şunu görüyoruz, biz daha işin başındayız. Dünyada 450 milyar dolar mobilya üretimi var, biz Türkiye’de daha 6 milyar dolar üretimden bahsediyoruz. Dünyada uluslar arası mobilya ticareti 150 milyar dolarlardan bahsediliyor, biz 2 milyar dolarlardan bahsediyoruz. Onun için biz daha işin başındayız. Ama Türkiye’de bir mobilya ülkesi olma potansiyeli var. 25 milyon dolardan 320 milyon dolara çıkan ihracattan bahsediyoruz. Niçin duracağız? Ne yaptık ki neden duracağız. Tabi ki devam etmemiz lazım. Ancak yol planını da hazırlamak lazım.

 

SADECE FUAR ALANI DEĞİL KOMPLEKS BİR YAPI

Yapımı ertelenen fuar alanı hakkında da değerlendirmelerde bulunan Güleç, “İnegöl Mobilyasının bu noktaya gelmesinde İnegöl fuarının çok büyük katkısı oldu. Çok faktör vardır, faktörlerden biri de İnegöl’de yaptığımız fuardır. Bu fuarı artık biz İnegöl Mobilyasını pazarlama şekli olarak görüyoruz. Fuar olarak görmüyoruz biz bunu. Bazı arkadaşlar diyor efendim işte bina kurtarır mı? Böyle düşünürsen stadyumu nasıl ifade edersin. Şuanda yapılan stadyumları, bu kadar değerli mülkleri haftada bir yapılan maçla nasıl izah edeceksin. Ben İnegöl’e şunu tavsiye ediyorum; en iyi yerde senede bir kez de yapsan bu fuarı yapmak zorundayız. Bu yeni fuar alanını yaparken şöyle de projelendirebiliriz; İnegöl Mobilya Kongresi, İnegöl Mobilya İnovasyon Merkezi gibi… Bunu bir komplekse dönüştürmek lazım. Fuarı da orada yapalım, ama biz diyoruz ya mobilyanın başkenti olacağı sektörü biz yönlendireceğiz, sonra da efendim bina kurtarır mı? 50 milyona da mal etsen kurtarıyor. Hikmet Başkanımız bu binayı yaptı, sonra da Alinur Başkanımız buna ilave etti. Daha iyisini de yapmamız lazım. Bunun nasıl yapılması gerektiği ile ilgili herkese görev düşüyor.

 

FUARI BURADAN ALIP ORAYA GÖTÜREMEYİZ

Bursa’nın “Destek verin fuarı burada birlikte yapalım” teklifini de değerlendiren Güleç, “Biz İnegöl mobilyacıları olarak dünyanın her yerindeki fuara gidiyoruz. Gideriz de… İtalya’ya gidiyoruz, Çin’e gidiyoruz, İstanbul’a gidiyoruz, Bursa’ya da gideriz. Ama İnegöl Mobilya fuarı İnegöl’de olmalı. Biz İnegöl Mobilyası markalı fuarı her yerde yaparız. Her yere bu markayla gideriz. Ama İnegöl Mobilya Fuarı İnegöl’de olmalı. Bursa’da da bir fuar yapalım, daha büyütelim. İstanbul’a rakip bir şey olabilir. Büyükşehir Belediye Başkanımız, Valimiz ve BTSO Başkanımız İtalya’da bizi ziyaret ettiğinde bize destek ver fuarı Bursa’da yapılım dediler. Tamam dedim yapalım. Ama ben onlara şunu söyledim, Bursa tekstil merkezi hadi bir tekstil fuarı yapın önce. Neden tekstil yok? Demek ki arkadaş biz o zaman bu fuarı buradan alıp oraya götüremeyiz.

 

SAHİP ÇIKMAYANLAR TARİH ÖNÜNDE HESAP VERECEKTİR

Konuşmasında İsrail’i de kınayan Ahmet Güleç konuşmasında şu ifadelere yer verdi: Aslında söylenecek her şey söyledi. Ancak diğer Müslüman ülkelerde halk ciddi anlamda feryat ederken, yönetimler susuyor. Türkiye birlikte beraberlik haricinde konuyu gündeme taşımaya devam ediyoruz. Müslümanların sorunlarına sahip çıkmayanlar da tarih önünde hesap verecektir. İsrail, ben istediğim zaman öldürürüm, katliam yaparım düşüncesinde. Görüyoruz Avrupa’yı, hani insan hakları. Ama şunu biliyoruz; küfür devam eder, zulüm devam etmez. Bu zulmün de biteceğini biliyoruz. Buna destek verenlerin tersine döneceğini göreceğiz.

 



Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.

betnis giriş
betnis
yakabet giriş