ÇİFTÇİLER YEMEKTE BULUŞTU

İnegöl Ziraat Odas, 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü nedeni ile düzenlediği programla İnegöllü çiftçileri yemekte buluşturdu.

Yayınlama: 16.05.2016
615
A+
A-

Geçtiğimiz Cuma akşamı Zeynel İnegöl Köftecisi’nde düzenlenen yemeğe Kaymakam Ali Akça, Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Abdülkadir Karlık, İnegöl Belediye Başkan Yardımcısı Alper Taban, İlçe Jandarma Komutanı Binbaşı Uğur Baş, İTSO Başkanı Metin Anıl, siyasi parti temsilcileri, oda ve dernek başkanları, STK temsilcileri, kurum ve kuruluş temsilcileri ve muhtarlar katılım gösterdiler.

 

ÇİFTÇİLER DEĞİL ŞİRKETLER KAZANÇLI ÇIKIYOR






Programın açılış konuşmasını yapan Ziraat Odası Mühendislerinden Nagihan Emer, “İnegöl Ziraat Odası olarak balı bulunduğumuz Türkiye Ziraat Odaları Birliğimiz kısa adı İFAP olan Uluslararası Tarım Üreticileri Federasyonuna üyedir. İFAP aldığı kararla her yıl 14 Mayıs tarihinin ‘Dünya Çiftçiler Günü’ olarak kutlanması kararlaştırılmıştır. Bu karar doğrultusunda federasyon üyesi olan bütün ülkelerde olduğu gibi ülkemizde de 1985 yılından beri ‘Dünya Çiftçiler Günü’nü çeşitli etkinliklerle kutlamaktayız. Son yıllarda tarımsal üretim ve gıda güvenliği dünyanın en önemli sorunlarından biri olarak karşımıza çıkıyor. Özellikle son dönemlerde gelişmekte olan birçok ülkede yaşanan gıda yetersizliği tarımsal üretimin hayati önemini bir kez daha ortaya koyuyor. Yaşanan küresel mali krizler bu sorunu daha şiddetlendiriyor. Bazı ülkelerde gıdaya talebin artmasıyla fiyatlar yükseliyor. Son 15 yılda dünyada açlık ve yetersiz beslenmeden etkilenen insan sayısı azalma bir yana 850 milyondan 925 milyona yükselmiş durumda. Durum böyleyken dünyada artan gıda fiyatlarından hali hazırda çiftçilerin değil pazara hâkim olan uluslararası büyük şirketlerin kazançlı çıktığı bir gerçektir. Küresel sermayenin Rusya, Ukrayna, Brezilya, Arjantin, Sudan gibi ülkelerde önemli miktarda tarım arazilerini ele geçirdikleri bilinmektedir. Bu süreçte ülkenin çiftçileri kaybediyor. Küresel sermaye kazançlı çıkıyor. Küresel sermayenin dünyadaki verimli tarım arazilerini ele geçirme gayretleri sürüyor. Birçok bilim adamı ve siyasetçi gıda ve suyun gelecekte petrolden bile önemli olacağı ve ülkelerin bağımsızlıklarını dahi etkileyecek olduğu konusunda hemfikir.”

 

TARIM POLİTİKALARIMIZ YETERSİZ KALIYOR

“Ülkemizde geçmişten günümüze tarıma iyi niyetle ve devletin imkânları ölçütünde önem verildi ve veriliyor. Sektörümüzde küçümsenmeyecek birçok gelişmeye rağmen tarımımızı gelişmiş ülkelerin tarımıyla kıyasladığımızda bir yerlerde bazı yanlışlarımız olduğunu ve tarım politikalarımızın da yetersiz kaldığını görüyoruz. Yetersizlikleri aşmak için yapmamız gereken tarımımıza stratejik bir önem atfetmektir. Bulunduğumuz coğrafyadan kaynaklanan avantajlarımızı ve çevremizdeki ülkelerin gıda üretimi konusunda bizim kadar şanslı olmadıkları hususunu çok iyi değerlendirmeliyiz. Ancak bir yandan Türkiye’nin tarımsal üretimde dünya ile rekabetini engelleyen yapısal sorunları devam etmekte. Bunları kısaca özetleyecek olursak; tarımsal işletmelerin küçük, arazilerin çok parçalı olması, sulamadaki yetersizlik, örgütlenmedeki yetersizlik, kırsaldan şehre göç, yaşanan tarım nüfusu, işletme, depolama, pazarlama ve finansman yetersizliği olarak sıralayabiliriz. Yapısal sorunlarımızın yanı sıra verilen desteklere rağmen gübre, mazot, tohum, ilaç ve elektrik gibi girdi fiyatlarının yüksekliği çiftçimizi zorlamaktadır. Bazı olumsuzluklara rağmen ülkemizde tarım çok önemli bir potansiyel barındırmaktadır. Türk çiftçisi 80 milyon nüfusunun yanında 30 milyon turisti beslemekle kalmayıp sınırlarımızda yaşanan savaşlardan dolayı ülkemizde bulunan mültecileri de beslemekte. Ayrıca ülkemizde yetiştirilen tarım ürünleri ihracatı ile ülkemize 20 milyar dolar kazanç sağlamaktayız. Bütün bunların yanında Türk çiftçimizin şanslı olduğu bir nokta Sayın Faruk Çelik’in Tarım Bakanı olmasıdır. Çalışma Bakanı olarak büyük hizmetler gerçekleştiren bakanımızın, son dönemlerde gerek tarım gerek hayvancılık için yaptığı çalışmaları ve gerektiğinde üreticilerimiz için büyük firmaları karşısına almasını takdirle karşılıyoruz. Mustafa Kemal Atatürk şöyle diyor; ‘Dünyada zaferlerin iki vasıtası vardır. Biri kılıç, diğeri saban… Hakiki zafer kılıçla değil, sabanla yapılandır. Türk çiftçisi bir eliyle kılıcını kullanırken diğer elindeki sabanı topraktan ayrılmadı. Eğer milletimizin çoğunluğu çiftçi olmasaydı biz bugün dünya yüzünde bulunmayacaktık.’ Değerli misafirler. Böyle anlamlı bir günde vermiş olduğumuz yemeğimize katılarak bizleri onurlandırdınız. Sizlere katılımınızdan dolayı teşekkür ediyoruz. Şartlar ne olursa olsun üretimden vazgeçmeyen, tarlasını, bahçesini, ağılını, ahırını terk etmeyen fedakâr, cefakâr, vefakâr, kadın ve erkek bütün çiftçilerimizin Dünya Çiftçiler Gününü kutluyorum. Doğal afetlerden uzak, hasadı, bereketi, kazancı bol günler diliyorum” dedi.

 

ZİHİNLERİ YENİLEMEMİZ GEREKİYOR

Ziraat Odası Başkanı Sezai Çelik’in kısa selamlama konuşmasının ardından kürsüye çıkan Belediye Başkan Yardımcısı Alper Taban, “Dünya Çiftçiler Günü vesilesi ile bir araya geldik. Tarım sektöründe hükümetimizin uygulamış olduğu birçok iyileştirme, düzenleme yapılıyor. Yapısal bazı sorunlardan bahsedildi. Tarım arazilerimizin küçük olmasıyla ilgili yapılan bazı çalışmalar vardı, çiftçimize yapılan desteklemeler vardı. Bunlar yeterli değil. Elimizde olmayan ve bir şekilde çözmeye gayret ettiğimiz konular var. İnegöl üzerinde konuşmak gerekirse Büyükşehir Yasası ile beraber belediyelerimizin de tarım hususunda kaynak sağlama, destekleme imkânları doğdu. Hem Büyükşehir hem İnegöl Belediyesi olarak bu konuda ciddi destekler sağlamaya çalışıyoruz. Özellikle İnegöl’de Kırsal Kalkınma Müdürlüğümüz kuruldu ve bundan sorumlu bir başkan yardımcımız var. Yine tüm muhtarlarımızın kendilerine çok rahat bir şekilde irtibat kurabilecekleri bir alan hazırladılar. Bu sadece köyün problemi değil, tarımla ilgili problemleri de ilgili arkadaşlara aktarabiliyorlar. Çok yakın zamanda çiftçimize destek olabilmek adına arı kovanı dağıtımı vardı, ceviz kırma makinesi, salça makinesi gibi desteklemeler de yapılmıştı. Bunlar yeterli mi? Değil. Muhakkak suretle daha iyisini yapmak mecburiyetindeyiz. Her sektörde olduğu gibi tarımda da zihinleri yenilememiz gerekiyor. Babadan oğula yapılan bir tarım vardı ama artık yeni nesil tarım, teknolojik tarım denilen tarımı da uygulamak zorundayız. Yurtdışında bunun örneklerini çokça görüyoruz. Tarım alanları çok daha az ama tarım gelirleri çok daha fazla olan ülkeler var. Çok kısıtlı alan ve imkânlarla teknolojik tarım gerçekleştirerek çok iyi ve güzel gelirler elde ediyorlar. Çiftçilerimizin hayırlı kazançlar elde etmelerini dileyerek organizasyonda emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.

 

AKIL VE ALIN TERİNİ BİR ARAYA GETİRMEMİZ LAZIM

Programda son olarak açıklamalarda bulunan Kaymakam Akça, “Tüm çiftçilerimizim Dünya Çiftçiler Gününü kutluyorum. İnsanlar eskiden de yerlerdi. İlk insanlardan beri yeme-içme ihtiyacının karşılandığı ana sektörün adı çiftçiliktir. İnsanoğlunun hayatiyetini, canlılığını devam ettirebilmek için fizyolojik ihtiyaç dediğimiz nefes almaya ihtiyaç duyar, su içmeye ihtiyaç duyar ve yemeye ihtiyaç duyar. Çiftçilerimiz insanlığın ve insanların hayatiyetinin devam ettirilmesi gereken en önemli faaliyet dalıyla ilgilenen değerli insanlardır. Çiftçilerimiz üreten insanlardır. Tıpkı fabrikalarda çalışan işçilerimiz gibi… Hem işçilerimiz hem çiftçilerimiz alın teri dökerler. Okullarda öğretmenlerimiz alın teri döker çiftçilerin ya da işçilerin aksine akıl teri döker. Biz alın teri ile akıl terini bir araya getirdiğimizde dünyadaki değişimi ve gelişimi yakaladığımızda çiftçimizin de işçimizin de üretimini katlayarak insanlarımızın refahına, mutluluğuna sunar hale geliriz. Artık anadan babadan kalan usullerle üretim yapılmıyor. Çiftçilerimiz de dünyadaki kendi alanlarındaki gelişmeleri ve değişmeleri yakından takip etmek durumundalar. Bireysel olarak bu konuda yetersiz kaldıklarında sivil toplum örgütlenmeleri devreye giriyor. Ziraat Odaları bunun için var. Yine kurumsal yapılar devreye giriyor. İl ve ilçe teşkilatları tarımsal anlamda bunun için varlar. Bakanlıklarımız devreye giriyor, Tarım Bakanlığı bunun için var. Hepimizin gayreti ve gayesi bu anlamda maddi üretimi artırarak insanlarımızın toplam refahına katkı sağlamaktır. Bu yüzden gelişmeleri ve değişmeleri yakından takip etmek mecburiyetindeyiz. Afetlerden uzak, bereketli bir yıl diliyorum. Çiftçi kardeşlerimizin ürünlerinin bol olmasını temenni ediyor, yarınlarımızın daha müreffeh olmasını arzu ediyorum” ifadelerini kullandı.

 

HABER: Serhat ÇİÇEK



Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.

betnis giriş
betnis
yakabet giriş