Kent Konseyi tarafından Bursa’nın fethinin 691. yıldönümü kutlandı.
Kent Konseyi Çekirge Çalışma Grubu ve Ressamlar Çalışma Grubu tarafından Bursa’nın fethinin 691. yıldönümü münasebetiyle konferans ve resim sergisi düzenlendi. Yrd. Doç. Dr. Sezai Sevim, Bursa’nın fethiyle nelerin kazanıldığı konusunda bilgiler verdi. 1299’da Osmangazi’nin devletini kurmasıyla beraber ilk etapta İznik’in hedefte olduğunu, İstanbul’dan gelen Bizans ordusunu, daha sonra üzerine gelen tekfurlar ordusunu bozguna uğrattığını anlatan Sezai Sevim, Kestel’i aldıktan sonra 1302’den 1326’ya kadar Bursa’yı kuşattığını, Osmangazi’nin ömrünün Bursa’nın fethini görmeye yetmediğini belirtti. Bursa’nın 1326’da, İznik’in 1331 fethedildiğini belirten Sevim, Bursa tekfurunun kaleyi teslim edeceğini söylemesiyle Orhangazi’nin Pınarbaşı Mezarlığı önünde otağını kurarak şehri teslim aldığını anlattı. Bursa’yı yönetimin merkezi yaptığını dile getiren Sevim, “Fethin bir nişanesi olarak bugün türbelerinin bulunduğu kiliseyi camiye çevirdi. Osmangazi vefat edince vasiyeti üzerine kilisenin şapel tarafına defnedildi. İbni Batuta 1333’te Bursa’ya gelmiş. ‘O camide cuma namazı kıldım’ diyor. 1. Murad, vefat eden babası Orhangazi’yi de kiliseden camiye çevrilen binanın ana kubbesinin altına defnetti. Bu yüzden yeni bir cami ihtiyaç olunca Şahadet Camii’ni inşa ettirdi. Bir süre sonra nüfusa bu cami yetersiz kalınca Yıldırım Beyazıd da Ulu Cami’yi inşa ettirdi. Böylece şehir surların dışına taşınmış oldu” dedi.
Devletin ekonomik hayatının da insanların yoğun olduğu Ulu Cami çevresinde oluştuğunu ifade eden Sevim, bedestenin bu yüzden camiye yakın inşa edildiğini söyleyerek, bu ekonomik hayatın devlet etkisiyle değil halk eliyle oluştuğunu belirtti. O dönemde Ulu Cami, Bedesten ve Kapan Han’ın önemli olduğunu ifade eden Sevim, fotoğrafla yaptığı sunumda o dönemde şehrin yapısını, iktisadi hayatını, önemli yapıları anlattı.
Bursa’nın Osmanlı Devleti’ne başkentlik yapmasına rağmen başkentliğin en önemli işareti olan saraydan gösterebilecek en ufak bir işaret olmadığına dikkat çeken Sevim, “Dünyanın en önemli devletlerinden Osmanlı’ya başkentlik yaptığınızı yabancı birine anlatsanız inandırıcı olmanız zor. Hala Bursa’da sarayı ortaya çıkarmak için uğraşıyoruz. Ancak mümkün olmadı. Bugün bizim bildiğimiz yeni sarayı 1. Murad yaptırdı. Bugünkü Şahadet Cami’sinin karşısındaki Orduevi’nin olduğu yerdedir. Kayıtlara göre Orhangazi yeni bir saray yaptırmamış. O zaman Orhangazi’nin Bizans’tan kalma saray niyetiyle kullandığı binalar neredeydi? Tek seçenek tekfurların kullandığı konaklar kalıyor. Bu konakların olabileceği en uygun yer de bugünkü Devlet Hastanesi’nin olduğu alan ve önündeki çamlık bölge gibi görünüyor” diye konuştu.
Daha sonra davetliler Ressamlar Çalışma Grubu tarafından açılan resim sergisini gezdi.