YöNTEM AYNI OLMALI

Konu ile ilgili açıklamalarda bulunan Sütcü, “Ülke gündemi son iki haftadır yoğun bir şekilde bazı belediye başkanları ile ilgili istifa sürecine kilitlenmiş durumda. Bunlardan öne çıkan en önemlileri ise Ankara, Bursa ve Balıkesir. Ve dün itibariyle Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe bu üç belediyeden istifasını açıklayan ilk isim oldu. Yaşanan somut olayları özetledikten sonra şu hususlarda görüşlerimizi sizlerle paylaşmak isteriz. Her ne kadar belediye başkanları partileri tarafından aday gösterilseler de netice olarak halk oylaması ile iş başına gelmişlerdir. Onun için eğer ki ortada hukuka aykırı bir durum yoksa aynı yöntem ile işbaşından uzaklaştırılmaları gerekir. Yoksa bu şekilde muamele eden muhtemel ki aynı muamele ile bir gün karşı karşıya kalacaktır. İstifa etmede tereddüt yaşayanlara hükümetin kayyum ataması ve soruşturma iması ise tam bir tezatlıktır. Eğer ki gerçekten soruşturma gerektiren bir hukuksuzluk var ise bunun istifa ile örtülmesi ayrı bir hukuksuzluktur. Eğer ki ortada bir hukuksuz durum yok ise, o zaman bu şekilde yapılacak soruşturmalar zaten sarsılan hukuka güveni yerle bir eder”

“Bu istifa sürecini AK Parti her ne kadar metal yorgunluğu sebebine bağlı tutsa da, arka planında yatan durum öyle değildir. Büyükşehir yasası gündemde iken özellikle yerel seçim çalışmalarında Saadet Partisi olarak bu yasanın İnegöl’e de, Bursa’ya da hayır getirmeyeceğini hep ifade ettik. Büyükşehir yasasının amacının; İnegöl gibi büyük ilçelerden nemalanmak olduğunu ve bu şekilde ihale ve taşeronluk sistemi ile çok daha büyük rant kapılarını açmak olduğunu belirttik. Götürdüğünün yarısı kadar getirisi olmayacağını hep ifade ettik. Ancak tüm bu ikazlarımıza rağmen tüm AK Partili yöneticiler, çarkların uyumlu olacağından bahisle hep ‘iyi olacak, iyi olacak’ şeklinde ifadelerde bulundular. Geldiğimiz noktada giden bir çok gelir kaleminin karşılığında elimizde sadece birkaç köyde asfaltlama hizmeti, oturma bankları ile heykel meydanına dikilen ucube baz istasyonu kulesi kalmış durumda”

“İnegöl’ün potansiyelinin il olmayı hak ettiği yıllardan beri ortadadır. Ancak bu konuyu başından beri mevcut iktidarın rafa kaldırdığı da ortadadır. İnegöl’ün il olma potansiyeli ile ilçe statüsünde yönetilmeye devam etmesi büyükşehir belediyesinin başında kimin olduğu ile ilgili bir sorun değildir. Sonuç itibariyle AK Parti Belediyelerinde taşeron, adam kayırmaca, rant üçgeninde oluşan bir sistem vardır. Onun için bu sistemi işleten çarkları metal yorgunluğu gerekçesiyle değiştirmek bırakın müsbet gelişmeyi, tam tersine rant sisteminin ömrünü daha da uzatacaktır. Milletimizin ve idarecilerimizin artık bu sistem ile bir yere varılmayacağını görmesi gerekir. Onun için sayın Recep Altepe’nin istifasını doğru veya yanlış değerlendirmekten öteye, bizim anlatmak istediğimiz mevcut sistemin yapısal olarak devam etmesi durumunda yerine konulacak kişinin de bireysel olarak çok iyi birisi de olsa halka hizmet anlamında bir şey sağlamayacağıdır. Sonuç olarak halkımızın bu istifa süreçleri ile birlikte gelen durumu iyi analiz etmesi ve kırk iki yıldır fikir, eylem ve söylemlerinden sapmayan Milli Görüş’e ve onun tek temsilcisi olan Saadet Partisi’ne hizmet etme sorumluluğunu vermesi gereklidir” dedi.