İnegöl Okur Gazetesi olarak İnegöl tarımına sürekli katkı koyan ve bu çalışmaları ile tanınan Ziraat Odası Başkanı Sezai Çelik ile bir araya geldik. İlçemizin sevilen simalarından ve çiftçilerle iyi iletişim içerisinde olan Çelik, sorularımızı cevaplandırdı.
SEZAİ ÇELİK KİMDİR?
“1963 İnegöl doğumlu, Osmaniye köyünden lise terk, 3 çocuk babasıyım. 1994 Yılında 28 yaşında köyümde muhtar seçildim. 3 Yıl sonra 1997 yılında Ziraat Odası yönetimine girdim, hemen akabinde 2 yılda İnegölspor’da genel kaptan olarak yöneticilik yaptım. Baktığınız zaman çok sosyal bir yapım var. Orhaniyespor da yöneticilik yaptım. Çerkez kültür derneğinde, Abhaz kültür derneklerinde yöneticilik yaptım. Yine inegöl-Bursa taraftarlar Derneği Kurucu yönetiminde başkanlık yaptım. Bu bölgede yaşayan herkesi tanıyoruz. Hayatımız dolu dolu akıp gidiyor”
İNEGÖL ZİRAAT ODASI SİZİNLE BİRLİKTE BİR İVME KAZANDI VE ÇİFTÇİLER GENEL OLARAK SİZİ BENİMSİYOR. BU KONU HAKKINDA NELER SÖYLERSİNİZ?
“Ziraat Odası Başkanı olduktan sonra kardeşlerimle beraber yapmış olduğumuz tarım ve mobilyacılık alanlarından uzak kaldım. Zamanımın hepsini Ziraat Odasına, çiftçilerle geçirmekteyim. Öncelikle göreve geçtiğimiz andan itibaren, 1 hafta boyunca yaptığımız faaliyetleri ve oluşursa bazı sorunları Pazartesi Günleri yaptığımız haftalık toplantıda yönetici arkadaşlarla paylaşıyoruz. Yönetim kurulu toplantılarında 4 hafta boyunca yapmış olduğumuz faaliyetler ve yapılması yönünde düşündüğümüz faaliyetleri, aylık meclis toplantısında dile getiriyoruz. 21 Meclis üyesinin almış olduğu kararlar hangi yönde çıkarsa çıksın, uygulamaya sokuyoruz. Söylemek istediğimiz şudur ki, şeffaf bir yönetim modelimiz var. Meclis kararı olmadan bir çivi dahi ne alıyor ne de satıyoruz. Öncelikle çiftçilerimizin beni benimsemesinin sebebi makam odamın kapısı hiçbir zaman kapalı olmamış ve olmayacak olmasıdır. Ayrıca makam odamda oturmak yerine daha çok alt katta ilaç satış yerinde oturmakta ve çiftçilerle sohbet etmekteyim. Havaların durumuna göre kapı önünde masa sandalye koyarak dışarıda oturuyoruz. Burada ki amacımız odaya giren çiftçilerin bizi görmeden gitmemesini sağlamaktır. 7 yıldır Ziraat Odasında Başkanlık yapmaktayım. İnegöl’ümüzde bulunan köylerin hepsine gidip, burada bulunan çiftçi dostlarımızın soru ve sorunlarını dinledim ve tüm bu soru ve sorunlar için hiçbir köyü birbirinden ayırmadan yardımcı olmaya çalıştım. Zengin fakir ayırmadım herkese eşit mesafede davrandım ve davranacağım. Çiftçilerin bizden bir talebi bulunduğu zaman kesinlikle onları göz ardı etmedim. Nerede hangi konuda işleri olduysa, bizzat yanlarına gitmek suretiyle eşlik ettim. Duymuş olduğumuz her cenazeye ve davet gelen her cemiyete iştirak ettik ve her zaman onların yanında olduk.
ZİRAAT ODASI, İLÇE GIDA TARIM VE HAYVANCILIK MÜDÜRLÜĞÜ VE İNEGÖL BELEDİYESİ SÜREKLİ ÇİFTÇİLER İÇİN ORTAK PROJELER GERÇEKLEŞTİRİYOR. BU KONUDAKİ GÖRÜŞLERİNİZ NELERDİR?
Bizim dönemimizde İnegöl Belediyesi ile çok iyi ilişkiler içerinde olduk. Birlikte İnegöl Tarım Fuarını başlatarak bu konuda İnegöl’e bir hibe kazandırdık. Belediyemizle, Ticaret Odamızla, İlçe Tarım Müdürlüğümüzle İnegöl Ayçekirdeğinin patentini alarak, Türkiye de bir marka olduk. Daha sonrada yine Belediyemizle, Gıda Tarım Müdürlüğümüzle, Halk Eğitim Müdürülüğümüzle ortaklaşa çiftçi eğitimleri vermekteyiz. Bu süreçte bu konuda bizden talepte bulunan 15 köyümüze eğitim verdik. Ardında da sertifika verdik. İPART (kırsal kalkınma) Müdürlüğünü sık sık İnegöl’e davet ederek, bu konuda bilgilendirme toplantısı düzenledik. Yine odamız olarak denetimli serbestlikten yararlanan 50 mahkum arkadaşa, 5 bölümden oluşan tarım kategorilerden eğitim veriyoruz. Eğitim bittikten sonra sertifikalarını veriyoruz. Yine Türkiye’nin en büyük fuarı olan (TÜYAP) Bursa Tarım Fuarında İnegöl Ziraat Odası olarak stant açıyoruz. İnegöl’ün tüm ürünlerini sergiliyoruz. Fuarın bir gününde sayın Alinur Aktaş’ın katılımı ile ambalajlı, logolu 5 bin paket İnegöl Ayçekirdek’i katımcılara dağıtıyoruz.
ZİRAAT ODASI’NDA HER TÜRLÜ SİYASİ GÖRÜŞ MEVCUT. BU BAZEN SORUN OLUYOR MU?
Ziraat Odasında 4 çeşit siyasi görüşe mensup arkadaşlarımız var. İnanın ne odamızın ne de meclis toplantısında hiçbir zaman siyasi görüşmeler ile ilgili tartışmamız olmamıştır. Buradaki görev yapan arkadaşlar çok akıllı insanlardır. Bir yandan iktidarın yanında durarak her türlü hizmetleri almak sorunlara çözüm bulmak için iktidarla beraber olmak gerektiğinin farkındalar. Diğer taraftan çiftçilerimizin sorunlarını muhalefetten istişare yaprak nasıl gündeme getireceğini çok iyi bilmekteyiz. Bu nedenle burada herkese eşit mesafede durmakta ve yaklaşmaktayız
ZİRAAT ODASI OLARAK BİR ÇOK PROJE GERÇEKLEŞTİRDİNİZ. SİZCE BU PROJELERİN EN ÖNEMLİSİ HANGİSİ?
Göreve geldiğimiz andan bu yana çiftçilerimize daha kaliteli bir hizmet sunmak adına birçok proje gerçekleştirdik. Bunların en önemlilerinden bahsedecek olursak; toprak, su, bitki analiz laboratuarını Ziraat Odamıza kazandırdık. İnegöl tarım lisesi bölümlerinin açılmasının sağlanması. Fenni muayenesi en az 10 sene ile 20 sene arasında yapılmamış 3 bin traktörümüzün, bizzat köylerde mobil istasyonunu çiftçimizin ayağına götürdük. Bu çalışma sayesinde örnek çiftçimiz Fenni muayeneden geçebilmesi için 1-5 TL arasında traktörde masraf etmesi gerekiyordu. Ayrıca mobil istasyona girip bir gün orada zamanını geçiriyorlardı. Ayrıca bu çalışmayı yıllardır Fenni muayenesi yaptırmayan traktörleri torba yasasına denk getirerek yaklaşık 3 milyon TL’nin çiftçinin cebinde kalmasını sağladı.
ŞUANDA YAPMAYI DÜŞÜNDÜĞÜNÜZ PROJELERİNİZ NELERDİR?
Şu anda yapmayı düşündüğümüz projelerin başında bizim için önemli bir proje var. İnegöl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğümüzle aynı çatı altında çalışmalarımız var. Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğüne yeni bir bina kazandırılacak. Biz de o binanın içinde olarak çiftçilerimizin yazın sıcak, kışın soğuktan korunması adına bu binanın yapılmasının büyük önem arz ettiğini düşünüyoruz. Ziraat Odası ile İnegöl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü arasında bir çıkış olabilmeleri, ayrıca ürün sevkiyatı yapabilmeleri için en az 4 defa gitmek zorunda kalıyorlardı. Bunu ortadan kaldırmak için çalışmalarımız sürmektedir. Bu konuda siyasetçilerin desteklerini bekliyoruz. Ayrıca Hacı Sevim Yıldız Meslek eğitim Kampüsünde açılmış olan tarım bölümleri için öğrencileri tarımı sevme ve kazanma çalışmalarımız devam ediyoruz.
SİZCE İNEGÖL TARIMININ AVANTAJ VE DEZAVANTAJLARI NELERDİR?
İnegöl tarımının avantajları Türkiye de belki hiçbir coğrafyada yok. Bereketli ve verimli topraklara sahip İnegöl’ümüzde hepsini saysak 120 desen ürün çıkar. Ama gelir getiren, gelir amaçlı üretim yapan ürün sayısı 80 civarındadır. Tabi bunların içinde lokomotif ürünlerde var. Ürün verimi ve kalitesi bakımından hem meyvecilik hem de sebzecilik ön plana çıkmaktadır. Yine avantajlarımızdan bazıları İstanbul, Ankara ve İzmir gibi metropol kentlerinin çok yakın olması. Yine bu yönden nakliyeciliğin gelişmiş olması ve Gemlik’te baraj ve göllerimizin hızla çoğalması. İnegöl’ümüzün coğrafi ve fiziksel durumunun baraj ve göllere uygun olması nedeniyle, devletimizin sulama yatırımlarına vermiş olduğu destekleri boşa çıkarmamaktadır. Diğer avantajımızda şudur; Yenişehir havalimanının çok yakınımızda bulunması ancak kargo uçaklarının özellikle ileriki günlerde nakliye amaçlı taşımacılığa kazandırılması, bununda avantaja dönüştürülmesi en büyük temennilerimizden birisidir. İnegöl tarımının dezavantajları, Uludağ İnegöl Ovası haziran aylarının başlarında çok yağmur çekmektedir. O mevsimlerde sıcakların başlamasından dolayı dolu yağma riski oldukça fazladır. O sebepten her sene dolu yağışı çiftçilerimize zarar vermektedir. Mümkün olduğunca çiftçilerimizin ürünlerini sigortalatmalarını oda olarak önemsiyor ve öneriyoruz. İnegöl olarak bunun dışında herhangi bir dezavantajımız görülmemektedir. Çiftçilerimiz en azından kendi ürünlerinde verim ve kalite artışını sağlamak adına çocuklarını Hacı Sevim Yıldız Mesleki Eğitim Kampüsünde açılmış olan tarım bölümlerine yönlendirerek, bu işin bilimi almalarını sağlayabilirler. Böylelikle birim alandan alacakları verimi arttırmalarının yanı sıra, zirai ilaç kullanımında da bilgi sahibi olacakları için ekonomik anlamada daha çok kazanç sağlama fırsatı bulacaklardır. Bu eğitimi alan kardeşlerimiz isterlerse ziraat yapan bir firmada çalışabilir, isterlerse de kendi bağ-bahçelerini daha kaliteli hale getirebilirler. Tabi ki bunun ikisini de aynı anda yapmakta mümkün.
SON OLARAK VATANDAŞLARIMIZA MESAJINIZ NEDİR?
Çiftçilerimiz için yapmış olduğumuz 3 bin TL maliyetli laboratuarımıza gelip toprak analizi yaptırmalarını öneriyoruz. Yine çiftçilerimizin, muhtar ve delegelerimizin bizlerden köylerde eğitim verebilmemiz için talepte bulunmasını istiyoruz. Odamız, İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü, Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü ile birlikte verdiğimiz seminerlerden faydalanmalarını istiyoruz. Çiftçilerimize söyleyeceğimiz şudur ki; bizlere gerek benim kişisel telefonumdan, gerekse odamızın numarasından, gerekse odamızın sitesinden 7/24 ulaşabilirler. Odamızın ve makam odamın kapısı herkese sonuna kadar açıktır. Odamızın kamu kuruluşları ile işbirlikleri sayesinde çiftçilerimize daha iyi, daha kaliteli iş yapmaktayız. İnegöl Kaymakamımız Sayın Ali Akça, BURSA Milletvekilimiz sayın Hüseyin Şahin ve İnegöl Belediye Başkanımız sayın Alinur Aktaş’ın İnegöl ilçemiz için bir şans olduğu gibi İnegöl tarımının gelişmesi ve ilerlemesi için de büyük bir fırsattır. İnegöl Ziraat Odası Adına buradan üç saygıdeğer kişiye teşekkürlerimi sunuyorum”